Rusya-İran-Esed Blokunun Pozisyonu

Suriye'nin geleceği konusunda önemli kararların alınması beklenen Cenevre görüşmeleri öncesinde Esed yönetimine destek veren Rusya-İran blokunun diğer aktörler gibi fikir ve politika ayrılığı içerisinde olmadığı görülüyor.

Devamı
Rusya-İran-Esed Blokunun Pozisyonu
Türkiye ve Suudi Arabistan İçin Müzakerelerin Anlamı

Türkiye ve Suudi Arabistan İçin Müzakerelerin Anlamı

Suriye muhalefetinin en büyük iki destekçisi Suudi Arabistan ile Türkiye olmadan Suriye'deki krizin çözüme kavuşturulma ihtimali oldukça zayıftır. Etkili bir duruş için de Ankara ile Riyad'ın birlikte hareket etmeleri çok önemlidir.

Devamı

Batı blokunun bütün bu strateji değişikliğinin arka planında DAİŞ'in Irak ve Suriye'de artan etkinliği ve Avrupa'da artan terör saldırıları bulunmaktadır.

ABD Yönetimi olabildiğince açık bir dille muhalefete “Cenevre’de masa sizin yüzünüzden devrilirse muhalefete zırnık yardımın ulaşmasına müsaade etmem” diyerek “Rusya’nın Suriye Özel Temsilcisi” Steffan De Mistura’nın Moskova’da hazırladığı muhalefeti tasfiye planını kabul etmeye de icbar ediyor.

Tarihin bu kritik evresinde, ülkesinin milli menfaatlerini gözeten herkes Türkiye'ye içeride ve dışarıda yürüttüğü bu mücadeleye destek vermek durumunda. Türkiye'nin daha iyi nasıl sonuç alabileceğine ilişkin elbette farklı yol ve yöntemler önerilebilir. Fakat Türkiye'nin köşeye sıkışmasından zevk almak, bunun için uğraşmak kabul edilemez.

Bu insanlar bugün Paris'te hocalık yapıp, "DAİŞ davasında haklı" vb. bir tane cümle kursalar, onları orada tutarlar mı?

PKK Manipülasyonlarını Ana Akım Medyaya Taşıma Kozu

İsmail Çağlar: “Ortada girilen bir güç mücadelesi var. Kendi pozisyonunu aşan bir güce sahip olmak isteyen bir medya var.”

Devamı
PKK Manipülasyonlarını Ana Akım Medyaya Taşıma Kozu
Sorun Arap Baharı'nda Değil Statüko Bekçilerinde

Sorun Arap Baharı'nda Değil; Statüko Bekçilerinde

Sorun öfkesini kendilerini on yıllardır baskı altında yaşamaya zorlayan Ortadoğu ve Kuzey Afrika halklarında değil; iktidarlarını ülkelerinin yıkımı pahasına korumaya çalışan diktatörlerde ve bölgesel ihtirasları ve statükoyu korumak için mezkûr diktatörlere tüm ikiyüzlülükle arka çıkan devletlerdedir.

Devamı

İki büyük gücün ana stratejisi, kendileri havadan bombalarken karadan da Esed güçleri, Peşmerge, Şii milisler ve PYD DAİŞ'i çevreleyecek. Böylece DAİŞ'in bu saldırılar sonunda içe çökmesi beklenecek.

Örgüt açık bir şekilde halkın değerlerini, mahremini, sosyal hayatını kendi dar hesaplarına kurban etti. Bu maksimalist ve irrasyonel çizgiden en çok olumsuz etkilenen kesim ise şüphesiz bölge halkı oldu.

Çatışmaların gittikçe yoğunlaştığı yerleşim yerlerinde halkın büyük çoğunluğu PKK'nın hendeklerle oluşturmaya çalıştığı çatışma süreçlerine destek vermedi.

PKK ile mücadele, PKK’nın şehirlerde “egemenlik” ve “özyönetim” kurma siyasetleri nedeniyle yeni bir aşamaya girdi. Daha önce ağırlıklı olarak kırsal alanda olan çatışmalar, şehir hayatını yoğun etkilemiyordu.

PKK eş zamanlı bazı imkanlar bulurken, aynı zamanda pozisyonlarını kaybediyor. O zaman iki değişim birlikte ele alınarak, toplam sonuca bakmak gerekir.

Teröristlerin sivil ölümlerine ihtiyaçları var. Zira bunlar üzerinden ulusal ve uluslararası alanda propaganda yapıyorlar.

Ufuk Ulutaş: “PKK ve DAEŞ, Suriye ve Irak’taki gelişmeler üzerinden kabuk değiştirip; transformasyon geçirip eylem alanını genişleten iki örgüt.”

Suriye’deki ve Irak’taki mevcut durum devam ettiği sürece PKK’nın silah bırakma sürecine girse bile bunu sahici olarak gerçekleştirmeyeceğine dikkat çeken Burhanettin Duran: “Aynı anda Rusya’dan, İran’dan, Amerika’dan destek alan bir örgüt niye Türkiye’deki savaşını bıraksın?”

“Şiddetin her türlüsüne karşıyız” söylemi, “önce istediklerimiz verilsin sonra şiddeti bitirelim” demenin kısa yolu.

Türkiye'nin İsrail yönetimine getirdiği eleştiri de ideolojik olamaz. Ankara ile Tel Aviv arasındaki ilişki değerler ile çıkarların sentezlendiği bir düzlemde yürütülmek durumunda.

Fahrettin Altun: “Rojava romantizmi HDP’yi siyasi bir varlık olarak bitirdi, PKK’nın tam anlamıyla ulusal ve uluslararası düzeyde PR’ını yapan bir ajansa dönüştürdü.”

İki şer şebekesi. KCK/PKK ve FETÖ/PDY. İkisi de tarihlerinde hiç olmadığı kadar köşeye sıkışmış durumdalar.

HDP, demokratik parti siyasetinin imkanlarını kullanmakta çok ileri gitti. Demokratik bir ülkede şiddeti, savaşı ve Türkiye karşıtı dış ittifakları bir araya getirerek "statü" elde etmek mümkün değil.