Selefilere Karşı İhvan-Kıpti Dengesi

Selefi grupların Mursi'den desteğini çekerek solcu, laik ve liberallerin oluşturduğu bloğa katılması üzerine İhvan, Selefilere karşı Kıpti kozunu oynayarak siyasi boşluğu dolduruyor.

Devamı
Selefilere Karşı İhvan-Kıpti Dengesi
Görev Tamam ' Irak'ın İşgalinin 10 Yıldönümü

‘Görev Tamam?': Irak'ın İşgalinin 10. Yıldönümü

ABD'nin Irak'ı işgalinin 10. yıldönümünde de ülke aradığı huzur ve istikrar ortamına kavuşabilmiş değil. 2014 yılında genel seçimlere gidecek ülkede 10 yılın ardından dengeler hâlâ fazlasıyla hassas görünüyor.

Devamı

Libya'nın başkenti Trablus'ta SETA tarafından düzenlenen panelde, Türkiye ve Libya'da “siyasal ve toplumsal dönüşüm” ile “dış politika ve anayasa yapımı” konuları iki ayrı oturumda masaya yatırıldı.

ABD'nin Türkiye-İsrail'in ilişkilerinin normalleşmesi konusundaki çabalarını ABD'nin Suriye politikasında ciddi bir değişikliğe gideceğine yormak isabetli olmayacaktır.

Özkan: Libya'da bugün yaşanan saldırı Fransa'nın bölgesel politikalarından bağımsız okunamaz. Özellikle de Ocak ayından beri Fransa'nın Mali'ye yaptığı müdahalenin bir yansıması olarak görmek lazım bu olayı.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Merkezi (SETA) Başkanı Taha Özhan, Kerkük'te son günlerde meydana gelen şiddet olaylarının kökeninde ABD işgalinin bulunduğunu söyledi.

Mısır'ın Nükleer Güç Olma Arayışı

Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin Nisan ayında yaptığı Rusya gezisi sonrasında ortaya çıkan bilgiler, devrim sonrası süreçte bir süredir dondurulmuş olan nükleer enerjiden yararlanma çalışmalarının Rusya'nın yardımı ile tekrardan başlatılmak istediğini ortaya koydu. Bu durum, bölgedeki gücünü tanzim etmek isteyen Mısır için nükleer güç olma arzusunun dönemsel olmadığını, bir devlet politikası niteliği taşıdığını gösteriyor. Mısır, 1986 yılında yaşanan Çernobil felaketinden sonra nükleer programını askıya almıştı. 2006 yılında ise Hüsnü Mübarek döneminde yeniden çalışmalara başlandığı düşünülüyor. Şubat 2011'de hükümet, Akdeniz sahilindeki Deba bölgesinde ilk nükleer santralin kurulmasının planladığını kamuoyuna açıklanmıştı. Ancak bu konuda her hangi bir adım atılamamıştı.

Devamı
Mısır'ın Nükleer Güç Olma Arayışı
Çözüm Süreci ve Ekonomi

Çözüm Süreci ve Ekonomi

1980'li yılların başından beri ülkenin en can yakıcı meselesi olan Kürt meselesi ekonomik anlamda yalnızca Doğu ve Güneydoğu Bölgesi'ni değil tüm ülkeyi olumsuz etkilemiştir. Son 30 yılda, başta eğitim, sağlık ve bayındırlık yatırımları olmak üzere gerekli alanlara ayrılması gereken kaynakların askeri harcamalara aktarılması ülkeye çok büyük yük getirmiştir. Bu nedenle, özellikle de 1990'lı yıllarda gerçekleşen yüksek enflasyon, dış borç, yüksek bütçe açığı ve cari açık nedeniyle iç ve dış şoklara karşı dirençsiz hale gelen ekonomi kırılgan bir yapıya bürünmüştür.

Devamı

Kürt sorunu Türkiye'yi sadece bir iç sorun olarak meşgul etmemiş, yaratmış olduğu görece istikrarsızlaştırıcı etkisiyle küresel ve bölgesel ölçekte bir önem de kazanmıştır. Bugün içinde olduğumuz geçiş sürecinin en önemli nedenleri iç dinamiklerle ilgili olmakla birlikte, bütün resmi görebilmek için bu gelişmenin küresel ve bölgesel dinamiklerine de bakmak gerekmektedir. Suriye'deki durumun bölge ülkeleri arasındaki gerilim hatlarını ısındırdığı ve küresel bir bilek güreşine dönüştüğü bir dönemde, gerilim unsurlarından birinin soğutularak başka gerilim unsurları üzerinde olası bir olumlu etkinin yaratılması gerekmiştir. Bu nedenle de uluslararası arenada etkisi olacak şekilde güvenlik ve istikrar ortamını artırıcı şekilde bir adımın atılması zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Bu açıdan bakılınca Türkiye'de iç barışı artıracak şekilde atılan bu adımın dış boyutlarını incelemek gerekmektedir.

Abdullah Yegin: Ruhani'nin zaferi şunu gösteriyor: Halk, içeride de dışarıda da çatışmadan uzak duran, politik dengeleri gözeten bir cumhurbaşkanı istiyor.

Mısır'da muhalefet, 30 Haziran merkezli senaryolarını ekonomik gerekçeler üzerine bina etti. Ancak genel olarak ülkeyi bundan sonra bekleyen süreç için öngörüler üç senaryo üzerinde yoğunlaşılıyor.

Çin'in Doğu Türkistan'da her muhalif sesi ortadan kaldırma ve her farklılığı asimile etmeye çalışmasının altında hiç de barışçıl görünmeyen bölgesel plan ve stratejiler ve bunları hayata geçirmeye kararlı kasası dolmuş, gözü kararmış bir rejim bulunuyor.

Türkiye, kısa vadeli Kürt devleti tartışmalarından ziyade uzun vadeli Suriye'de kaosun sona erdirilmesi tartışmalarına yoğunlaşmalı ve Suriyeli Kürtler analizini sadece PYD üzerinden yapmamalıdır.

Kuzeydeki çatışmalara ilişkin üç ana sebebin altını çizen komutanlar, bunlardan ilkinin muhaliflerin gücünü coğrafi olarak bölme çabası olduğunu ifade ediyorlar.

Mısır devleti ile yaklaşık 30 yıldır kavga eden Sina bölgesi sakinlerinin İhvan'a destek vermesi gerekçe gösterilerek, İhvan bir anlamda, darbecilerin kullandıkları terör ve şiddet söylemlerinin kıskacına çekilmek istenirken, bu destek nedeniyle devlet ile Sina arasındaki makas daha da açılıyor.

PYD, bugünlerde yürüttüğü propaganda kampanyası gereği çatışmaları El-Kaide teröristlerine karşı laik PYD'lilerin kahramanca Kürt halkını savunması olarak göstermeye çalışsa da gerçek resim çok farklı.

Mısır darbesine desteğin Suudi dış politikası açısından anlamı aslında çok açık: Bölgenin Amerika müttefiki krallar ve diktatörler tarafından yönetilmesi, zenginlik ve iktidarın elitler arasında paylaşımı ve Amerikan ile İsrail çıkarlarının korunmasından müteşekkil olan statükonun devamını sağlamak.

Gülşah Neslihan Akkaya: Hiçbir Körfez ülkesinden Suriye'ye olası bir askeri müdahaleyi destekleyeceği yönünde resmi açıklama gelmemesine rağmen, Suriye muhalefetine en fazla silah yardımında bulunan Suudi Arabistan ve Katar'ın müdahaleye destek vereceği açık.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 18 Ekim'de 1 Ocak itibariyle üyelik süreleri sona erecek Azerbaycan, Guatemala, Fas, Pakistan ve Togo'nun yerine görev yapacak 5 ülke için oylamaya gitti ve oylama sonucunda Nijerya, Çad, Suudi Arabistan, Litvanya ve Şili BM Güvenlik Konseyi'nin iki yıllık geçici üyeliğine seçildi. Fakat BM tarihinde bir ilk yaşandı ve Suudi Arabistan, barış ve istikrarı sağlamada yetersiz kaldığı eleştirisiyle BMGK üyeliğini (henüz resmi bir adım atılmasa da) reddetti. Suudi Arabistan'ın, tarihinde ilk kez elde ettiği ve BM'nin yaptırım gücüne sahip tek siyasi organı olan Güvenlik Konseyi geçici üyeliğini neden reddettiği ise çelişkili cevaplar içeriyor.

Yeni Asya gazetesinin sorularını cevaplayan SETA Hukuk ve İnsan Hakları Araştırma Asistanı Yavuz Güçtürk, Türkiye'nin kendi insan hakları sorunlarını çözmeden, başka ülkelere model olmaktan söz etmesinin doğru olmayacağı değerlendirmesinde bulundu.