Mısır Darbe Rejiminin Bedelini Ödüyor

Mısır'da 2013’teki darbenin ardından iktidara gelen Sisi rejimi, ekonomik anlamda kötü gidişi engelleyemediği gibi yanlış dış politika tercihlerden dolayı ülkeyi bölgesel düzeyde pasif bir aktör haline getirdi.

Devamı
Mısır Darbe Rejiminin Bedelini Ödüyor
TANAP Küresel Enerji Denkleminde Yeni Dönem

TANAP: Küresel Enerji Denkleminde Yeni Dönem

Güney gaz koridorunun en önemli ayağını oluşturan TANAP ile Türkiye öncelikle kendisinin ve genel olarak da Avrupa kıtasının enerji arz güvenliğinin sağlanması bakımından kritik bir misyon üstleniyor.

Devamı

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ataman, ABD Başkanı Trump'ın İran ile nükleer anlaşmadan çekilmesine yönelik açıklamasının kendi kendini ispat etme çabası içerdiğini söyledi.

Başta Çin, Brezilya ve Rusya olmak üzere birçok gelişmekte olan ülke kredi derecelendirmelerinde negatif ayrımcılığa maruz kaldıklarını düşünüyorlar.

Lafarge şirketler grubu Suriye’de DEAŞ, YPG, Nusra ve diğer terör örgütleriyle neden anlaşma yaptı? Fransa, Lafarge’ın terör örgütleriyle yaptığı anlaşmalara ne derece müdahil oldu? Suriye’deki terör örgütleriyle yapılan anlaşmalar Lafarge ve Fransız hükümetine ne tür etkilerde bulundu?

Amerika bir savrulmanın içinde...

Hızlı Büyüyen Türkiye'ye Nükleer Enerji Desteği

Türkiye'nin milli menfaatleri gereği NGS gerek artan enerji talebini karşılanması gerekse yerlilik oranını artırarak cari açığın düşürülmesi açısından tarihi bir adımdır.

Devamı
Hızlı Büyüyen Türkiye'ye Nükleer Enerji Desteği
Rapor Küresel Enerji Piyasalarında Konvansiyonel Olmayan Üretimin Yükselişi ve Etkileri

Rapor: Küresel Enerji Piyasalarında Konvansiyonel Olmayan Üretimin Yükselişi ve Etkileri

Bu raporda kaya gazı ve petrolünün mevcut durumundan yola çıkarak dünya enerji piyasalarına etkileri, konvansiyonel olmayan yöntemlerle kaya gazı ve petrolü üretimini yapan ülkeler ile bu ülkelerin ekonomik yapılarına tesirleri analiz edilmiştir.

Devamı

Suudi Arabistan'da son dönemde yaşanan dönüşümün arkasındaki isim olarak bilinen Veliaht Prens Muhammed bin Selman bu göreve gelişinin ardından ilk yurt dışı ziyaretlerini düzenlemek üzere Mısır, İngiltere ve ABD'yi kapsayan bir tur gerçekleştiriyor.

Küresel ekonomiyi derinden etkileyen krizler sonrasında Batılı gelişmiş ülkeler ekonomi politikalarında ciddi değişikliklere yönelirler ve dünyanın geri kalanına da bu politikaları çeşitli yollarla empoze etmeye çalışırlar.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Afrika turu çerçevesinde ziyaret ettiği ülkelerin sonuncusu Mali yaklaşık 18 milyon nüfusa sahip bir kuzeybatı Afrika ülkesi.

Muhammed bin Selman’ın stratejik müttefikleri olan ABD ve İsrail’in uzun vadeli stratejileri belirsizliğini korumaktadır. Nitekim bu ülkelerdeki liderliklerin iktidarını konsolide etme konusunda zorluklar çektiği unutulmamalıdır. Suriye ve Yemen’de kendi çıkarları doğrultusunda dönüşümlerin gerçekleşmesini başaramayan Riyad yönetimi, Katar krizinde de tüm çabasına rağmen ciddi bir etki yaratamamıştır.

Amerika'nın Suriye'de PKK'yı neden açıktan desteklediği çok tartışıldı. Bu desteği Türkiye'ye pazarlamaya kalkan kimi aklı evvel Amerikalılar "bizim derdimiz sadece DEAŞ'ı yok etmek, DEAŞ ile işimiz bitince PKK'ya olan desteğimizi keseceğiz" argümanını sık sık kullandılar.

ABD’nin Menbiç konusundaki rasyonel olmayan tutumuna bir de ABD’deki bu Türkiye karşıtı lobinin Erdoğan’ı devirme takıntısı çerçevesinde bakmak gerekir.

Avrupa Parlamentosu’nun perşembe günü aldığı karar ve Amerikalı generallerin Menbiç’te YPG/PKK’lılarla samimi görüntüler eşliğinde verdiği mesajlar Batılı ülkelerin PKK konusunda ne kadar sorunlu bir tavır içerisinde olduğunu yeniden ortaya koydu.

Ülkelerine dönemeyen ancak savaşma ve bomba yapma kabiliyeti yüksek DEAŞ'lı teröristler, PYD/PKK tarafından değerlendiriliyor.

Türkiye, ABD ve Rusya gibi iki güç arasında PKK’ya yönelik nasıl bir strateji izlerse başarılı olabilir? Bunun için öncelikle Türkiye’nin stratejik hedefinin tam olarak ortaya koyulması gerekiyor. Hedef PKK’yı Fırat’ın batısı-doğusu ayrımı yapmadan ‘yok etmek mi', ‘sınırlamak mı’ yoksa kontrol ettiği alanları elinden alarak ‘topraksızlaştırmak mı?’

Türkiye’nin Afrin konusunda kendi güvenliği açısından bu haklı ve gerekli adımı atarken, ABD karşısında olduğu gibi, Rusya, İran ve Suriye rejimi karşısında da “güven” değil “temkin” içerisinde hareket etmesi gerekiyor.

Geldiğimiz noktada ABD, açık bir şekilde PKK’yı kendi stratejine vekalet edecek bir aktör olarak tayin etmiş görünüyor.

Acil bir müdahale şeklinde gelişen Fırat Kalkanı operasyonu ile Türkiye, Cerablus – El Bab ekseninde bir bölgeyi kontrolüne alarak terör koridorunun Afrin ile birleşmesine izin vermedi.

Putin Suriye’den zaferle çekilmekten bahsediyor, ancak herkes Suriye meselesinin henüz sonuçlanmadığını görüyor.