Muhalif Bloğun Çatı Aday Çıkmazı

Geçtiğimiz pazar günü Türk siyasi hayatı açısından örneğine az rastlanan ancak gelecekte çok da hoş olmayan hatırlarla zihinlerde yer bulacak olan bir gelişmeye hep birlikte şahitlik ettik.

Devamı
Muhalif Bloğun Çatı Aday Çıkmazı
Erdoğan Çoktan Kazanmış

Erdoğan Çoktan Kazanmış

24 Haziran seçimi yaklaştıkça muhalefet cephesinde tansiyon artıyor.

Devamı

Muhalefet partilerinin seçim beyannamesinde terörle mücadeleye dönük elle tutulur bir şey söylemedikleri malum. Genel geçer birkaç ifade var sadece.

CHP ne dindar olmak zorunda ne de ezan okunurken susmak. Tek yapmaları gereken kozmetik değil ama sahiden insanların dini yaşantısına karışmaktan vazgeçmeleri. Ve toplumu buna ikna etmeleri. Davranış sahici olmayınca toplum ikna olmuyor; toplum ikna olmayınca bu türden kozmetik jestler yapmak zorunda kalıyorlar..

15 Temmuz darbe girişiminin üçüncü yıl dönümü münasebetiyle geçen hafta TBMM'de gerçekleştirilen özel oturumda 15 Temmuz'un ruhuna yakışmayacak anlara şahit olduk. Oturumda söz alan CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç'un konuşmasında darbe girişimi ve bu girişimin arkasındaki FETÖ'den ziyade iktidarı eleştirmesi farklı çevrelerin tepkisine neden oldu. Özkoç'un konuşması CHP'nin 15 Temmuz darbe girişimine bakış açısını yeniden gündeme getirdi.

Türkiye, neredeyse çok partili siyasi hayata geçiş yaptığı günden itibaren muhalefeti ve muhalefetin açmazlarını konuşuyor. Sorun, kronikleşmiş durumda; ana muhalefet partisi CHP, zamanın ruhunu yakalamaktan ve iktidara alternatif olmaktan veya alternatif siyaset üretmekten gittikçe uzaklaşıyor.

CHP'de İktidar Savaşları

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra CHP'de sular bir türlü durulmuyor. Geçtiğimiz hafta, Parti içinde yaşanan genel başkanlık tartışmaları yeni bir boyut kazandı. Aralarında Kılıçdaroğlu'na yakınlıklarıyla bilinen isimlerin de bulunduğu bazı CHP yöneticileriyle Ekrem İmamoğlu'nun gizli bir toplantıda buluştukları ortaya çıktı...

Devamı
CHP'de İktidar Savaşları
İmamoğlu nun Oyun Planı Ne

İmamoğlu’nun Oyun Planı Ne?

Ekrem İmamoğlu, hafta içi yaptığı basın toplantısında CHP Genel Başkanlığı'ndan en azından şimdilik vazgeçtiğini ve asıl hedefinin 2024 İstanbul Seçimleri olduğunu açıkladı. Bu doğrultuda parti başkanlığı için Özgür Özel'i işaret ederken kendisini de muhalefeti tekrar tek bir çatı altında toplama göreviyle sorumlu kıldı. Ancak tıpkı 2023 seçim mağlubiyeti sonrası yaptığı çıkışta olduğu gibi net bir adaylık ilanı yapmak veya ortaya güçlü bir iddia koymak yerine en azından açıklamaları itibariyle yine gri alanda kalmayı tercih etti.

Devamı

İYİ Parti "ittifaksız yerel seçimlere girme" kararında yeni bir adım daha attı. Önceki günkü GİK toplantısından sonra parti sözcüsü Zorlu "81 ilde kendi adaylarını çıkaracaklarını" açıkladı. Böylece Akşener en azından şimdilik CHP'ye ittifak kapısını kapattı. Bu kapı yeniden açılır mı, yoksa hepten kilitlenir mi bunu önümüzdeki aylarda göreceğiz. Bu konuda "2 gün sonra CHP ile pazarlıklara başlar" yaklaşımı abartılı ve küçümseyici olsa da Akşener'in 3-6 Mart 2023 günlerinde 6'lı masadan kalkıp sonra oturması akla geldiği için kimse yeni bir pazarlık ihtimalini imkânsız görmüyor. Ancak süreç uzadıkça yeni bir ittifak/iş birliği kurmak zorlaşıyor. Dahası, olası ittifakı kim kurabilir sorusu hem CHP ve İyi Parti arasında hem CHP içinde kriz olmaya aday. Akşener kiminle kurar iş birliğini? İstanbul İttifakı diyen İmamoğlu ve rozetsiz başkanlık diyen Yavaş ile mi, yoksa "16'lı masa da kurarım" diyen Kılıçdaroğlu ile mi? YSP/HDP'nin aday çıkarmasını kim engelleyebilir?

Özgür Özel dün "değişim" vurgusuyla CHP Genel Başkanlığı'na adaylığını açıkladı. CHP'ye yeni bir vizyon kazandırmak amacıyla "Değişimin Yüzyılı, Yüzyılın Değişimi" başlıklı bir tutum belgesi paylaştı. İlk adımını attığı kadro hareketinin amacının "parti içi iktidarı kazanmak" değil "CHP'yi, Atatürk'ün partisini iktidar yapabilmek" olduğunu söyledi. Özel, CHP'nin hikayesini yeniden yazma iddiasında.

Muhalefette Değişim Tartışmaları

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tüm siyasi partilere yönelttiği "Yeni anayasa yapalım" önerisine beklendiği üzere "hayır" cevabını verdi. Seçimi kaybetmenin bahanesi olarak kullandığı "meşruiyet" argümanını tekrarlamak ile yetinmedi. Kılıçdaroğlu, eski 6'lı Masa ortaklarına Cumhur İttifakı ile anayasa müzakerelerine girmemeleri yönündeki uyarısını şu cümlelerle yaptı: "Bizim anayasa konusundaki düşüncelerimizi altı lider olarak kamuoyu ile paylaştık, altına da imzalarımızı attık ve duyurduk. Diğer liderlere isterseniz 'Dün attığınız imzadan bugün neden vazgeçtiniz' diye gazeteci olarak sorabilirsiniz."

CHP'nin 38. kurultayında Kemal Kılıçdaroğlu Genel Başkanlığı Özgür Özel'e kaybetti. İBB Başkanı İmamoğlu'nun saha desteği ile "değişimciler" olarak bilinen grubun adayı olarak kurultayın ikinci turunda kazanan Özel'in nasıl bir genel başkan olacağı ve partisini ideolojik olarak nereye konumlandıracağı merak konusu.

CHP'nin 38. Olağan Kurultayı geçtiğimiz hafta sonu tamamlandı ve Özgür Özel yeni genel başkan seçildi. Kemal Kılıçdaroğlu ise 2010'da CHP Genel Başkanı olmasıyla zirveye ulaşan ve o günden beri serbest düşüş içerisinde olan siyasi kariyerini yine bir mağlubiyet ve başarısızlık ile sonuçlandırdı. Dolayısıyla CHP için artık yeni bir dönem başlamak üzere.

Bu analiz CHP’nin yeni döneme girerken içinde bulunduğu durumu incelemekte ve ortaya detaylı bir perspektif koymayı amaçlamaktadır

CHP Genel Başkanı Özel "değişim" iddiasının içini doldurmaya çalışıyor. Mayıs 2023 seçimlerinin mağlubu Kılıçdaroğlu'ndan genel başkanlığı aldıysa da Özel, parti içi iktidar ilişkilerini yönetmek zorunda. CHP'ye yakın yorumcuların bir kısmı bile Özel'i genel başkan, İBB Başkanı İmamoğlu'nu lider olarak tanımladığına göre CHP için bu ikili yapı yeni bir olgu olarak ortada. İster emanetçi ister eşbaşkan formunda olsun bu yeni durum CHP için yıpratıcı olacak. Siyaseti bırakmayan Kılıçdaroğlu'nu da yanında tutmaya çalışan Özel'in gerçekten genel başkan olup olmayacağı İmamoğlu'nun yerel seçim performansına bağlı. İmamoğlu-Özel ilişkisinin kardeş ilişkisi mi vesayet-danışma ilişkisi mi olduğu asıl o dönemde belli olur.

İYİ Parti bugünlerde istifaların yanı sıra genel başkanın ailesinin hesaplarının araştırılması, kasada olmayan para ve taciz iddiaları ile uğraşıyor. Akşener, Mayıs 2023 seçimlerinden yenilgiyle çıkan 6'lı Masa'dan en kapsamlı seçim muhasebesi yapan lider. Eski CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun kazanamayacağı halde kendi adaylığını dayatmasını eleştiren Akşener, ittifak siyasetini reddederek Mart 2024 yerel seçimlerine 81 ilde müstakil girme kararı almıştı. Bu karardan sonra İyi Parti'deki çekişme ve Akşener üzerindeki kamuoyu baskısı arttı.

CHP ile İyi Parti arasındaki olası işbirliği için zemin hazırlanıyor. Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyelerinin eko-sistemindeki teşkilatların "işbirliği yapalım" demesi şaşırtıcı değil. İmamoğlu ve Yavaş'ın 2019'daki Millet İttifakı bileşenlerini (HDP ve SP dahil) etki alanlarında tutacak bir koalisyon stratejisi yürüttüğü biliniyordu. İyi Parti'den son istifaların da gösterdiği bu gerçek Akşener'i bir kez daha "masaya geri oturtabilecek" güçte mi göreceğiz.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener arasındaki görüşme, geride bıraktığımız haftanın en dikkat çekici gelişmelerinden biriydi. Görüşmenin ana gündem maddesi önümüzdeki yerel seçimlerdi. Bu doğrultuda Özel'in Akşener'e İYİ Parti ile seçim iş birliği yapmak istediklerini ilettiği belirtildi. Dolayısıyla Özel tarafından Akşener'e İYİ Parti'nin "seçimlere hür ve müstakil" şekilde girme kararını en azından bazı yerlerde, özellikle de kritik büyükşehirlerde esnetilip esnetilemeyeceğinin sorulduğu kamuoyuna yansıdı. Akşener'in ise bu konuyu pazartesi günü yapılacak İYİ Parti Genel İdare Kurulu toplantısında gündeme getireceği açıklandı.

Muhalefette yerel seçimlere "müstakil girme" tercihi öne çıkıyor. İyi Parti'den sonra DEVA Genel Başkanı Babacan da bir soru üzerine CHP ile işbirliği kapısını kapattı. Son günlerde CHP Genel Başkanı Özel'in 6'lı Masa'nın küçük sağ partilerine işbirliği teklifi yapıp yapmayacağı konuşuluyordu. Babacan CHP'deki değişimcilerin 6'lı Masa ittifakını ve DEVA'yı eleştirdiklerini hatırlatarak Özel'in kendileri ile görüşmesinin "çelişki" olacağını söyledi. Bu yaklaşım bir sürpriz değil. Zira Mayıs 2023 seçimlerinde Kılıçdaroğlu'nun DEVA, GP, SP ve DP'ye verdiği milletvekili parti içinde çok eleştirilmişti. Hatta Millet İttifakı'nın küçük sağ partilerine CHP medyasında asalak muamelesi yapılmıştı. Mart 2024 yerel seçimlerinde sağ partiler CHP ile işbirliğine yanaşmazsa ilgili medyada "sağcıların intikamı ya da ihaneti" başlıkları atılabilir. Yani, Cumhur İttifakı'nın ittifak olarak seçime girme eğilimi karşısında muhalefetin bu dağınıklığının ve olası ağır yenilgisinin faturası yeniden sağ partilere kesilebilir.

CHP yönetimi İstanbul ve Ankara'da kazanmak için bütün imkânları seferber ederken küskünler ise olası bir yenilgiye hazırlanacaklar. CHP teşkilatlarının seçimlere ne kadar asılacağı henüz bilinmiyor.