Rus ve Ukrayna Milliyetçiliği Kıskacında Kırım ve Tatarlar'ın Geleceği

Kırım Tatarları yok olmanın eşiğinden dönmüş ve tarihsel ve kültürel bağlarımız olan bir millet olarak Türkiye'nin daha fazla ilgisini hak ediyor.

Devamı
Rus ve Ukrayna Milliyetçiliği Kıskacında Kırım ve Tatarlar'ın Geleceği
Türkiye-Mısır İlişkilerinde 'Soğuk Barış' ve Ötesi

Türkiye-Mısır İlişkilerinde 'Soğuk Barış' ve Ötesi

Türkiye ve Mısır, birbirlerine karşı izledikleri politikaların yanlış olduğu kanaatinde değil. Fakat her iki devlette de, bölgedeki sistemik gelişmeler dolayısıyla sınırlı da olsa bir tür ilişkinin kurulması gerektiği konusunda ortak kanaat var.

Devamı

Türkiye'nin bölgedeki derdi düzen ve özgürlüğün tesisidir. Bu ikisinin birbirine bağlı olduğunu biliyoruz. Ve bu defa Türkiye komşularından gelmekte olan sorunları sert güç unsurları ile karşılama kararı almıştır. Bu yeni bir durumdur.

İstanbul metrosundaki farklı coğrafyalardan insanların varlığının artmasına Türkiye kamuoyu ne türden tepkiler veriyor? Ya da "devlet aklı" bu gelişmeyi nasıl değerlendiriyordur?

Kentsel dönüşüm, doğru anlaşılıp uygulandığında hem kimliği, hem tarihi-kültürel mirası muhafaza edecek, hem de yaşanabilir ve güvenli alanlar temin edebilecektir.

İsrail açıklarında keşfedilen doğalgaz rezervleriyle birlikte dünyanın gündemine oturan ve Kıbrıs, Lübnan ve Suriye sularını da içine alan Levant Sahası, D. Akdeniz'in jeopolitik önemini farklı bir boyuta taşımış durumda.

Hoş bulduk!

İletişim aracı mesajın ta kendisidir der McLuhan. Yani, taş yerinde ağırdır. Doğru söz, mecrasını bulduğunda, o mecranın gerektirdiği kodlarla söylendiğinde anlamlıdır.

Devamı
Hoş bulduk
Kendi Mirasıyla İktidarda Yüzleşmek

Kendi Mirasıyla İktidarda Yüzleşmek

AK Parti'nin zor bir iktidar deneyimi yaşadığını tespit etmeliyiz. Bu parti hem Kemalist düzenin isteyerek ya da istemeyerek ürettiği her türlü vesayeti aşmak hem de kalkınmayı ve demokratikleşmeyi sağlamak mecburiyetinde.

Devamı

Başbakan Davutoğlu'nun Hacıbektaş ve Dersim çıkışları, Ortadoğu'da etnik ve mezhepsel kutuplaşmanın en üst düzeyde olduğu bir dönemde yapılmış olması nedeniyle de son derece değerlidir.

Bu milletin tarihini hala ilerici-gerici gibi artık tamamen anlamsız ve modası geçmiş kavramlarla yazmak, hızlı uçak ve tren çağında kağnı ile uzak mesafelere seyahat etmek gibi bir şey.

"İrtica" ve "yolsuzluk" ithamları, Milli Görüş geleneğini izleyen partilere ve AK Parti'ye yönelik tedip stratejisinin iki unsuru olageldi.

Bugün normallik olarak sunulan Kemalist milli eğitim, bir homojenleştirme projesidir. Yakın tarihimiz solcuların, İslamcıların ve Kürt milliyetçilerinin muhalefeti ile bu projenin sınırlarına şahit oldu.

Dillerin bir enstrüman olduğunu belirten Burhanettin Duran, Türkiye'nin zenginliğinin öğrenilmesi açısından Osmanlıca'nın önemli bir enstrüman olduğuna dikkat çekti.

Osmanlıca dersi tartışması bir kere daha Türk modernleşmesinin ne denli cılız ve korkularına esir düşmüş bir muhayyileye sahip olduğunu gösterdi.

Osmanlı ve Arap harflerinin bizatihi kendisine ve onların temsil ettiği değerlere açıkça düşmanlık gütmek ve Erdoğan-karşıtlığını bu düşmanlık üzerinden sergilemek, eğitimin değil, siyaset biliminin konusu.

Türkiye'deki muhalefet radikal nihilizme kayıyor. Bir yenilik üretememesinin yanında önerilen ya da gerçekleşmekte olan her türlü değişimi bir bozulma olarak algılıyor.

Algı inşa eden keskin düşünceli gruplar, yüz yüze propaganda yöntemlerini, dedikoduyu, sosyal medyayı kullanarak, duyguları harekete geçirerek algı inşa edebilirler ve bu algı uygun zaman ve şartlarda bazı insanlar için gerçekliğin ta kendisi haline gelebilir.

Erdoğan karşıtlığının cazibesinden gözü kamaşan muhalefet, AK Parti'nin Cumhuriyet modernleşmesi ile kurduğu ilişkiyi de doğru okuyamamaktadır.

Cumhuriyet'in ilk yıllarında da miras korunur ve aşıya verilen önem devam eder. 1928'de kurulan Hıfzıssıhha Enstitüsü, ülkenin aşı ihtiyaçlarını karşılamakla kalmaz, kolera salgını geçiren Çin'e dahi aşı gönderir.

Bugünlerde “Seçim yoluyla iktidara gelmek” yöntemi, iktidar mücadelesi yapan diğer kesimler tarafından pek makbul bulunmuyor. Özellikle demokrasinin sandıktan ibaret olmadığı söylemini kurmaya çalışıyorlar.

Erdoğan'ı zihinsel kodlarında güçlü, azametli, köklü ama halkına hizmet eden bir devlet anlayışı var. Devlet güçlü ama ceberut değil. Liberallerin tahayyülündeki gibi küçük ve sınırlı devlet değil. Azametli ama halkıyla barışık.