Amerika iki dönemdir uluslararası sistemde istikrarı korumak gibi bir siyasetle ilgilenmiyor. Kendisinin merkezinde bulunduğu uluslararası düzeni korumak bir kenara onun yıkılması için uğraşıyor bile denebilir.
Devamı
Türkiye de İran’ın başta Suriye ve Irak olmak üzere bölge ülkelerine yönelik nüfuz politikasından rahatsız ve buna karşı mücadele de ediyor, ancak Trump yönetiminin Tahran’ı sınırlandırıp önlerini açmak istediği İsrail, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan yayılmacılığı da Türkiye’yi rahatsız ediyor.
Devamı
ABD, NATO’nun en güçlü ülkesi olarak ittifakı yeniden dizayn etmek istiyor ve üyelerin bu durumu kabul etmesini bekliyor. Ancak AB'nin bu yeni NATO görüşüne karşı çıkması Transatlantik ilişkilerde gerilime yol açıyor.
Geçtiğimiz hafta uluslararası politikada çarpıcı gelişmelere şahit olduk. İlki G7 zirvesinde Trump'ın uzun zamandır ısrarcı olduğu yeni ticaret düzenlemeleri arayışını bir krize dönüştürmesiydi.
Taraflar bir araya geldi ve bir mutabakata vardı. Anlaşmanın en dikkat çekici maddesi Kuzey Kore'nin nükleerden arındırılmasına ilişkin olanı. Aslında iki taraf da bunun gerçekleşmeyeceğini biliyor. Ancak bu konuda anlaşmış gibi görünüyor.
İki çılgın adam dünyayı savaşa ve hatta nükleer bir yok oluşa sürükleyebilirdi...
Nükleer müzakerelerden çekilmesinin ardından Trump yönetimi İran'dan yana oldukça kritik on iki maddelik bir talep listesi yayınladı.
Devamı
Amerikan yönetimi İran'ı hedefe koymak için kararlı. Nükleer meselesi bunun için bir kılıf gibi duruyor. İran'a öylesine sert başlıklar sunuluyor ki, İran'ın kabul etmeyeceği şimdiden belli.
Devamı
Kudüs kararı nedeniyle desteğini aldığı Yahudi lobisi Trump'ın üzerindeki medya baskısını hafifletti...
Başkan Trump'ın İran nükleer anlaşmasını iptal etmesini ABD'nin küresel sistemde kendi rolünü yeniden tanımlama çabasının bir parçası olarak görebiliriz.
SETA İstanbul Genel Koordinatörü Fahrettin Altun son yaşanan İran meselesine Türkiye’nin yaklaşımı hakkında değerlendirmede bulundu.
İsrail, İran nükleer anlaşmasının iptal edilmesi için ABD’yi ikna etmeye çalışarak da Orta Doğu sorunlarını büyütmeye çalışıyor.
SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Muhittin Ataman Trump’ın nükleer anlaşmadan çekilme kararı hakkında değerlendirmede bulundu.
İran nükleer sorunu yeniden alevlenirken Türkiye’nin geçmiş tecrübelerden de ders çıkararak hassas bir denge politikası geliştirmesi gerekiyor.
SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun İran’ın nükleer çalışmalarıyla ilgili yaptığı açıklamalar üzerine değerlendirmede bulundu.
Orta Doğu’da uzun yıllardır vekiller üzerinden yürütülen savaşlarda artık sona gelindiği ve bu vekillerin arkasındaki güçler arasında doğrudan çatışma riskinin arttığı epeydir konuşuluyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Afrika turunun son durağı Mali'deydik. Erdoğan, "Afrika İslam medeniyetinin en önemli merkezlerinden biri" olarak nitelediği Mali'yi cumhurbaşkanı düzeyinde ziyaret eden ilk Türk lideri.
İran'ın son dönemdeki yayılmacılığı çökmüş devletler, cihadçı ideoloji, sosyo-ekonomik durgunluk ve bölgesel rekabetle birlikte Ortadoğu'yu allak bullak ediyor."
Trump yönetiminin belirsizliklerle dolu dış politikası düşünüldüğünde, yayınlanan Ulusal Güvenlik Strateji (UGS) Belgesi kritik bir önem teşkil etmektedir. Zira ABD hegemonyasının sonunun geldiğine dair tartışmaların hız kazandığı, bölgesel gelişmelerde yeni aktörlerin ön plana çıktığı ve nihayetinde güvenlik paradigmasının değiştiği bir dönemde yayınlanan bu belge, Trump’ın dış politika vizyonu açısından temel bir gösterge niteliğindedir.
Trump seçim kampanyasına başladığında, anaakım Amerikan medyası onu “sistem dışı bir aday” olarak etiketleyip kazanma ihtimali olmadığını söylüyordu. Seçim kampanyasında verdiği sözlerle alay ediyorlardı. Bu kadarı da olmaz …
ABD bölgede hegemonik bir güç olmasına rağmen bu rolü hakkıyla oynama konusunda sıkıntılar mı yaşamaktadır? Yoksa ABD bölgede hegemonik bir güç olmaktan uzak ve nüfuzu da sallantıda olan bir devlet midir? Başka bir şekilde ifade edecek olursak, ABD-İsrail ikilisi böylesi bir karara, bölgede güçlerinin zirvesine çıktıkları için mi, yoksa bir düşüş yaşadıkları için mi imza attılar?