'Özel Yetkili' Dönemin Sonu

Nihai hedef, yargıyı prosedürel hukuki sınırlarına geri çekerek, siyasi bir özne olmaktan çıkarmak olmalıdır.

Devamı
Özel Yetkili' Dönemin Sonu
ÖYM ve TMK'nın Kaldırılma Düşüncesi Fazlasıyla Cesurca

ÖYM ve TMK'nın Kaldırılma Düşüncesi Fazlasıyla Cesurca

SETA Ankara Genel Koordinatörü Taha Özhan, Özel Yetkili Mahkemeler ve Terörle Mücadele Kanunu'nun kaldırılması yönünde atılan adımları “fazlasıyla cesur ve demokratik adımlar” olarak nitelendirdi.

Devamı

Taha Özhan imzalı "Normalleşme Sancısı", Cumhuriyet'in kuruluşundan beri var olan Kürt Meselesi'ni geçmişi, bugünü ve geleceğiyle odağına alıyor.

Mısır'daki referandum, Müslüman Kardeşler'in halk nezdinde bir karşılığı olduğunu göstermesi açısından önemli. Asıl önemlisi, liberal-sol-laik-İslamcı-Nasırist her kesimden gençlerin yeni anayasayı boykot etmesi.

Mısır'da siyaset, doğrudan askeri bürokrasinin kontrolü altına girdi. Askeri bürokrasinin göstermelik törenlerle yönetimi sivil iktidara devredecek olması bu gerçeği değiştirmeyecek.

7 Şubat ve 17 Aralık operasyonları, siyasete ve topluma, Gülen Cemaati'nin eski Türkiye koşullarında benimsediği stratejiyi bugün de sürdürmeye devam etmesinin yol açacağı muhtemel maliyeti gösterdi.

Siyaset Güçlü Olduğunda Ülke Demokratikleşir

SETA Genel Koordinatörü Taha Özhan gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Devamı
Siyaset Güçlü Olduğunda Ülke Demokratikleşir
Sivil Toplum ve Gülen Cemaati

Sivil Toplum ve Gülen Cemaati

Cemaat'e en güçlü güvence, emniyet ve yargıdaki örgütlenme değil, bürokrasiden özgürleşip topluma yaslanmak ve hizmetlerin milletin gönlündeki yeridir.

Devamı

SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, vesayet sonrası dönemde dini cemaat misyonunun sivil alanın dışına çıkarılıp, gündelik siyaset mühendislikleriyle ilişkilendirilmesinin artık doğru olmadığını belirtti.

SETA Başkanı Taha Özhan, dershane tartışmalarıyla başlayıp siyasi bir gerilime evrilen gelişmeleri değerlendirerek, “taraflar sakinleşirse bu tartışma da sakinleşir” yorumunda bulundu.

Gündemdeki tartışmalar arasında üzerinde en çok durulması gereken hususlardan birisi, “neden eskiden, mesela 12 Eylül'de ya da 28 Şubat'ta değil de şimdi?” ya da “neden başka otoritelere değil de bu otoriteye?” sorusu.

İran veya başka bir ülke, nükleer silahlar veya başka bir konu, daha geniş bir perspektifle ele alınmadığı sürece, bugün sağlanan anlaşmanın üç yıl önce Türkiye'nin gerçekleştirdiği Tahran Anlaşması'nın kaderini yaşamaması için açık bir güvence bulunmamaktadır.

Ortaya çıkan yeni Türkiye binasını, anayasadan kaynaklanan eski vesayetçi temelin taşıması mümkün değildir.

Başbakan Erdoğan ve Barzani'nin tarihi Diyarbakır ziyaretinin anlamını dört farklı bileşen üzerinden okumak mümkün. Bu buluşmayı tarihi kılan en önemli nokta,ziyaretin bu dört farklı bileşen için de dönüştürücü bir anlam taşımasıdır. Birinci ve en önemli nokta, ziyaretin çözüm sürecindeki tıkanma için bir cankurtaran görevi üstlenmesidir. İkinci nokta, bu ziyaretin Ortadoğu için ne anlam ifade ettiğidir. Diğer iki nokta ise ziyaretin yaklaşan yerel seçim ve Diyarbakır özelinde Türkiye halkları içinnasıl bir dönüştürücü rolü olduğudur.

30 Eylül'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan ‘Demokratikleşme Paketi'nde başörtülü kadınların kamu kurumlarında herhangi bir yasak ve sınırlamaya maruz kalmaksızın çalışabileceği açıklandı. Her ne kadar bazı meslek gruplarının kararın dışında tutulması bu konudaki ayrımcılığı tam olarak ortadan kaldırmasa da, şüphesiz yaklaşık elli yıldır kadınlara yönelik süren bir keyfi uygulamaya son verilmiş olması demokratikleşme adına ve Türkiye'de kadınların sosyal hayatta aktif bir şekilde yer alabilmesi açısından önemli bir dönüm noktası oluşturuyor. Açıklamanın ardından Meclis'e beş başörtülü vekilin girmesi ve giriş esnasında 1999'da yaşananların aksine partilerin daha sağduyulu bir tavır sergilemesi normalleşme konusunda önemli bir işaret olarak görülebilir. Başbakan tarafından atılan bu önemli adımın Türkiye'nin sosyal ve siyasal hayatında pek çok olumlu gelişmeyi beraberinde getireceği kesin.