Ekonomik ve askerî göstergeler maalesef İslam dünyasının dünya politikasına yön veren güç blokları arasında yer almadığını gösteriyor..
Devamı
Bu analiz BAE liderliğindeki bölgesel eksenin Suudi Arabistan üzerinden Selefiliği kendi bölge stratejisi için araçsallaştırmasını ele almaktadır.
Devamı
Başlarda özgürlüklerin genişletilmesi bağlamında değerlendirilen sanal mecralara yönelik aşırı iyimser tutumların yerini korku ve endişeye bıraktığı görülmektedir. Ulus devletler Facebook ve Twitter gibi küresel şirketleri kendi egemenliklerini tehdit edici aktörler olarak değerlendirmekte ve bu yönde önlemler almaktadır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Afrika seyahatlerindeki gözlemlerini paylaşan Altun “Afrika ülkeleri Türkiye’nin bölge gücü olarak kazandıklarından da son derece mutlu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Afrika ülkelerinde açık ara en sevilen dünya lideri” dedi
Güçlü bir imparatorluk geçmişi olan Türkiye’nin, Afrika’nın sömürü hikâyesini her zaman göz önünde tutarak, Batı’dan gelen baskı ve dayatmalara karşı direnmesi tek seçenektir.
Başta ABD olmak üzere pek çok aktör, mücadelede önceliğin DEAŞ’ı yenmek olması gerektiğini ileri sürerek DEAŞ’ı var eden temel sebepleri ve örgütün Suriye ile Irak’ta gücünü pekiştirdiği elverişli zemini göz ardı etti.
Uzmanlar Deaş'ın toprak kontrolünün bitmesinin bu örgütün bitişi anlamına gelmediği konusunda hemfikir. Mesele, topraklarını, çok sayıda militanını ve önde gelen 120 liderini kaybeden Deaş'ın geleceğinin ne olacağı
Devamı
Analiz Boko Haram terör örgütünün ortaya çıkışı, örgütsel yapısı, ideolojisi, saldırıları ve bölge ülkelerinin terörle mücadelesini konu edinmektedir.
Devamı
Açlardan korkan zalimler, kendi elleriyle bir açlık ve kıtlık medeniyeti inşa ediyorlar.
G.Afrika'da gözler, enflasyondan ayrılamıyor. Hafif mi hafif bir 2016 büyüme ortamında %6,3 enflasyon yapan tüketici fiyatları, bu yıl da öyle belirgin bir zayıflama vaat etmiyor.
İran’ın son dönemdeki politikalarından ziyadesiyle rahatsız olan bölge siyasetinin önemli iki aktörü Suudi Arabistan ve Türkiye’nin, Tahran’ın bu dış politika aktivizmi karşısındaki işbirliğini sürdürmesi bir zorunluluk.
OPEC ile OPEC-dışı bir arada tüm sözlerin tutulduğu senaryoyu baz alırsak, toplam 1,8 milyon varillik günlük arz düşüşü, petrol fiyatlarını kısa sürede canlandırmaya yetecektir.
Ciddi bir büyüme potansiyeli taşıyan dev bir diyardan bahsediyoruz. Potansiyeli gerçekleştirebilmek ise, çok-faktörlü dev bir kaynak gerektiriyor.
Küresel enerji piyasasında LNG ile ilgili yaşanan gelişmeleri Türkiye de takip ediyor. Üstelik, enerji alanında LNG'nin önemini artırması, Türkiye'nin kayıtsız kalabileceği bir konu değil.
“Saudi Vision 2030”un ana teması diyor ki: “Petrole olan bağımlılığımızdan kurtulacağız”. Ne demek? “Ekonomiyi çeşitlendireceğiz. Allah vergisi diğer kaynakları da kullanacağız.”
Türkiye “enerji merkezi olma yolunda Güney Gaz Koridoru 'nu güçlendirmek adına, Hazar Bölgesi'nde, Kuzey Irak Kürt Bölgesi'nde ve Doğu Akdeniz'de geliştirilecek projeleri hızlandırmalıdır.
HDP'nin 7 Haziran öncesinde ve sonrasında hoyratça harcadığı legal siyaset alanı AK Parti'nin cesareti sayesinde elde ettiği bir imkândı.
Türkiye, Ali Mazrui'nin ifade ettiği şekliyle modern Afrika'yı etkileyen "yerel, İslami ve Batılı kodlar"ı veri kabul ederek bu coğrafyada etkili olmak istiyor.
Kuveyt, BAE, S. Arabistan gibi üreticilerde varil başı 10 doların hemen altı ve üstü ortalama üretim maliyetleri görülürken, Libya, Venezuela ve Cezayir'de bu rakamlar en az ikiye katlanıyor.
Dünya genelindeki bolluk, talepteki gerileme ve İran'ın yaptırımların kaldırılması sonrasında sahneye girecek bir aktör olması petrolün düşüşünde önemli faktörler arasında yer alıyor.
Paris saldırıları sonrasında gösterilen kararlı tutum, Suriye iç savaşının bölgede yol açtığı insani trajedinin ortadan kaldırılması konusunda gösterilmemiştir ve bu trajediye uzun zaman seyirci kalınması Paris saldırılarını tetikleyen nedenlerden biri olmuştur.