Türk Siyasetinde Popülizm Zamanı

Türk siyaseti muhafazakâr popülizme karşı seküler popülizmin mücadelesince belirlenmektedir. Dolayısıyla, muhalefet partilerine elitizm üzerinden eleştiri getirmek artık millette istenen karşılığı bulmamaktadır. Günümüzde AK Parti’nin karşısında sahaya inip milletle bağ kurmaya çalışan ve popülist bir dil kullanan bir muhalefet bulunmaktadır. Böyle bir siyasi rakiple mücadelenin yolu değişmelidir.

Devamı
Türk Siyasetinde Popülizm Zamanı
Moral Üstünlük Kapışması

Moral Üstünlük Kapışması

Bu sebeple Batı medyasının Erdoğan karşıtlığı kimseyi şaşırtmıyor. Zira 16 Nisan referandumunda da 24 Haziran seçimlerinde de aynı yerdeydiler. "Türkiye'de demokrasi yıkıldı" söylemini yıllardır tekrarlamaktan yorulmadılar. Şimdi de İstanbul seçim iptalini malzeme olarak kullanıyorlar. Ankara veya Antalya'da başkanın değişmesini görmezden gelerek "sandığa güveni" hedef alıyorlar. "Diktatörlük" hikayesini yeniden piyasaya sürüyorlar. CHP adayı lehine moral üstünlük kurmaya çabalıyorlar.

Devamı

İster seküler ister dindar olsun, ister Alevi ister Sünni olsun, ister Türk ister Kürt olsun Batı’da yaşayan Müslüman kökenli her bir birey faşist Batılı zihin kodlamasında düşman kategorisinde değerlendirilmektedir. Bu tespiti güçlendiren yakın tarihimizden bir örnek yine Bosna’da karşımıza çıkmıştır. Hatırlanacağı gibi savaş öncesinde Bosnalı Müslüman halkın İslam’la ilişkisi “kültürel Müslümanlık’’ olarak nitelenebilecek düzeye daha yakın idi. Buna rağmen başta Sırp ve Hırvatlar olmak üzere Batı dünyasının Bosna Müslümanlarına karşı tavrını hepimiz biliyoruz.

Son yıllarda dünya genelinde Müslümanlara karşı terör eylemleri artış gösteriyor. Dünya kamuoyunun çoğu zaman ilgisiz kaldığı ve tepki göstermekten çekindiği Müslümanlara yönelik taciz, nefret suçu ve terör saldırıları artıyor.

Güvenli bölge konusunda Türkiye'nin önceliği her ne kadar sınır hattının terörden temizlenmesi olsa da, bölgenin imar edilmesiyle birlikte mültecilerin geri dönüşünün sağlanması da büyük önem arz ediyor.

Alptekin: PYD’nin PKK’nın Suriye şubesi olduğunu bilmeyen yok. ABD eski savunma bakanı Carter’dan Suriye özel temsilcisi Jeffrey’e kadar herkes bu ilişkiyi bilerek girdi bu işe. PYD’nin zorla silahaltına aldığı Kürt çocuklarını çatışmaya sürdüler, DEAŞ’ı ise halının altına süpürdüler.

Putin, Güvenli Bölgeye Ne Der?

Uluslararası güçlerin kontrolünde YPG'yi koruyacak bir güvenli bölgenin kabul edilmesi mümkün değil..

Devamı
Putin Güvenli Bölgeye Ne Der
Türkiye nin Planı Dışındakiler Çalışmaz

Türkiye’nin Planı Dışındakiler Çalışmaz

Çekilme Türkiye ile koordine edilmedikçe ABD'nin bıraktığı boşluk fiilen İran tarafından doldurulur. Ve Ortadoğu da ağırlıklı şekilde Rus nüfuzuna kalır. Tel Aviv dahil bütün müttefik başkentler yönünü giderek Moskova'ya çevirir.

Devamı

Seçim dönemlerinde gündemi kimin belirlediği önemlidir.. Son birkaç seçimdir CHP’ye yakın dizi oyuncuları, gazeteler, televizyon kanalları, gazeteciler, sanatçılar ya da bazı örgütler, CHP’nin gündemini belirleyebiliyor.

Bolton, Mattis ve diğerleri baştan beri çekilmenin karşısında pozisyon aldı. Trump'ı engellemeye çalışacaklar...

Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Yusuf Özkır Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın New York Times gazetesinde yazdığı makale hakkında değerlendirmede bulundu.

Griffiths’in müzakerelerin açılışında “Yemen’in kaderi masada oturanların elinde” sözü üzerinde durulmaya değer. Bu ifade, tarafların ‘vekilliğini’ üstlendikleri Suudi Arabistan ile İran etkisinden kurtulması için bir çağrı olarak da değerlendirilebilir. Ama aynı zamanda müzakerelerin hangi noktaya kadar ilerleyebileceğine dair de önemli bir ip ucu.

Krizin bugüne kadar ürettiği insani maliyet de göz önünde bulundurulduğunda müzakerelerin başlaması ümit verici bir başlangıç.

Kendini iktidar alternatifi olarak gören bir ana muhalefet partisinin liderinin, her yurt dışı gezisinde ya da uluslararası medyaya yazdığı her yazıda, ülkesini Batılılara şikâyet etmesi problemlidir. Seçilmiş iktidarı değiştirmek için batılılardan destek istemek ve beklemek ise hepten sorunludur.

Washington Post gazetesi köşe yazarı Cemal Kaşıkçı cinayetine dair bulgular azmettiricinin kimliği konusunda kapıyı aralamış durumda. Kaşıkçı’nın yazarı olduğu gazetenin 25 Ekim’de Veliaht Prens Muhammet Bin Selman’ın (MBS) fotoğrafını tam sayfa yayınlayarak Suudi Arabistan’a giden ABD Dışişleri Bakanına hitaben “gerçeği talep edin” manşeti ile çıkması küresel medya açısından faile dair adresin yönünü de göstermişti.

Bu rapor 2003’ten bugüne uygulanan “Şartlı Eğitim Yardımı”nı incelemektedir.

Doç. Dr. Talha Köse, 'Prens bin Selman'ın karşı karşıya kaldığı suçlamadan en fazla İsrail rahatsızlık duyuyor. Çünkü Veliaht kendi yatırımları gibiydi. Bu yatırımlarının boşa gitmesi onları rahatız ediyor.' dedi.

Türkiye’nin Batı karşısındaki hiyerarşiyi reddeden arayışına yönelik tepki, kuşkusuz en açık şekilde medya bağlamında görünür olmaktadır.

Cumhurbaşkanımızın Almanya ziyareti ile son üç yılda oldukça gerilen Türk-Alman ilişkilerinde beyaz bir sayfa açılmasının ve siyasi ilişkilerin normalleştirilmesinin ilk adımı atılmış oldu.

Karşılıklı ekonomik ilişkilerimiz iki ülke için de vazgeçilmez boyutta.. Ancak öyle gözüküyor ki Alman siyasetçiler henüz yeterince cesur değil..

Erdoğan, mevcut uluslararası düzendeki statü dağılımından rahatsızlığını açıkça belirtirken, Türkiye’nin büyük güç olarak tanınması gerektiğini net bir şekilde ortaya koydu. “Büyük güç statüsü elde etmeyi” Türkiye’nin yeni dış politika doktrinin ilanı olarak değerlendirebiliriz.