NATO’nun Yeni Meşruiyet Kaynağı Çin mi?

Çin’in NATO için bir tehdit olup olmadığı konusunda İttifak üyeleri arasında ciddi görüş ayrılıkları var.

Devamı
NATO nun Yeni Meşruiyet Kaynağı Çin mi
Stratejik Ortaklığı Yeniden Düşünmenin Vakti Geldi mi

“Stratejik Ortaklığı” Yeniden Düşünmenin Vakti Geldi mi?

mesele Türkiye'nin hassasiyetlerinin anlatılmaması veya anlaşılmaması değil ABD'nin dış politikasındaki sorunun müttefikleriyle ilişkiyi de tehlikeye atacak bir türbülans içine girmesiydi.

Devamı

Barış Pınarı Harekâtı ile birlikte bölücü teröre karşı önemli bir başarı sağlanmış olsa da, terörle mücadelenin uzun geçmişi PKK terör örgütünün Türkiye’ye karşı bir araç olarak kullanılmaya devam edeceğini gösteriyor.

Barış Pınarı Harekâtı'nın Suriye denklemini nasıl değiştirdiği tartışılmaya devam ediyor..

Türkiye'nin tutarlı ve sürekli baskısı Amerikan politikasının iç çelişkilerini belirginleştirerek çökmesinde en önemli tetikleyici oldu..

Şurası kesin, bu yeni uzlaşma Barış Pınarı Harekatının başarısıyla gerçekleşti. YPG'nin çekilmesi 702 teröristinin etkisiz hale getirilmesinden sonra gündeme geldi. Türkiye'nin ABD'ye rağmen terörle mücadelede kararlı olduğunun tüm dünyaya gösterilmesiyle mümkün oldu.

Barış Pınarı Harekatı ve Emperyalizmin Cenderesinden Çıkmak

ABD ve bazı Avrupalı devletler PYD/YPG'ye destek verip Türkiye'yi bu örgütle karşı getirerek kendi kafalarındaki Türk-Kürt çatışmasını körüklüyor. Bu çabanın muradı ise kendilerine müzahir bir terör devletine meşruiyet zemini oluşturmaktır. Kürt milliyetçiliği duygusu ise bütün bu fırtınanın yakıtı olarak kullanılmaktadır.

Devamı
Barış Pınarı Harekatı ve Emperyalizmin Cenderesinden Çıkmak
Batı Türkiye ile Yeni Bir İlişki Tarzını Kabullenmek Zorunda

Batı, Türkiye ile Yeni Bir İlişki Tarzını Kabullenmek Zorunda

Türkiye, Osmanlı’dan beri Batı ile ilişki içinde. Ama bu ilişki dengeli olmaktan ziyade Batı’nın kontrolünde bugüne kadar geldi. Son yıllarda Batı’ya ‘hayır’ diyebilen bir Türkiye, soruna neden oldu. Yaşanmakta olunan S-400, F-35, Suriye ve Doğu Akdeniz krizleri tam da bu nedenden çıkıyor. Türkiye’nin kendi çıkarlarına göre hareket etmesi Batı’yı rahatsız ediyor. Ya bu yeni duruma alışacak, ya da ayrışacaklar. Türkiye’nin, hava savunmasını güçlendirmek için ABD’nin vermediği füze bataryalarını Rusya’dan satın alması birçok yaptırım tehdidine neden oluyor. Eğer bu yaptırımlar savunma sanayini de kapsar ve derinleşirse Türkiye- Batı ilişkileri ciddi kopma noktasına gelir. Türkiye, ABD’nin vermediği savaş uçaklarını Rusya, Çin ya da onlarla ortaklaşa üretmek zorunda kalacaktır. Bu da ABD’nin, Türkiye’yi Batı ittifakından uzaklaştırması Rusya ve Çin’e yaklaştırması anlamına gelir..

Devamı

Bugün S-400 konusunu büyük bir kriz olarak gören bazı çevreler, aslında Türkiye’de ABD’ye karşı oluşan bu güven bunalımını yeterince göz önünde bulundurmuyorlar. Türkiye’nin S-400 kararını sorgulamak oldukça sorunlu bir anlayışa işaret ediyor.

SETA Güvenlik Araştırmacısı Aslan, S-400 meselesi hakkında, "ABD için sorun olan husus, Türkiye'nin kontrol edilebilirlikten çıkması ve kapasitesinin bölgedeki Amerikan faaliyetlerini engelleyebilecek seviyeye ulaşması." dedi.

NATO Genel Sekreter Yardımcısı Büyükelçi İldem, "NATO, Türkiye'nin son 67 yıldır önemli rol oynadığı önemli bir organizasyon. Türkiye, karar alma mekanizmalarında diğer üyelerle eşit haklara sahip." dedi.

SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, Habertürk'ten Kübra Par'a konuştu. Prof. Duran, 'Dünyadaki gelişmelerden dolayı Türkiye’nin uzun vadeli bir toparlanmaya, iktidarı ve muhalefetiyle ortak meselelerde bir uzlaşma bulmaya ihtiyacı var. Cumhurbaşkanı’nın ifade ettiği 'Türkiye ittifakı'nı böyle anlıyorum' dedi.

Biriken olumsuzluklar yeni ortak stratejik değerlendirmeleri boğmamalı. Bunun için de önce, ABD'nin Türkiye'nin güvenlik çıkarlarını ne kadar ihmal ettiğini kabul etmesi elzem. Washington ile Ankara arasındaki ilişkilerin toparlanmadan önce dibi görmesi gerekmiyor.

ABD’nin NATO adına konuşmaya ve Türkiye’nin NATO üyeliğini sorgulamaya yetkisi yok. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “İttifak üyelerinin hangi silahları alacağına kendilerinin karar vereceği” açıklamasını yapıyor ve NATO adına konuşmaya yetkili kişi de o.

ORSAM Suriye Çalışmaları Koordinatörü Orhan, "Türkiye açısından, Fırat'ın doğusunda YPG/PKK'nın kontrol ettiği her alan bir terör yuvası ve Türkiye'nin stratejisindeki birinci öncülük YPG'nin alan kontrolünün sona erdirilmesi." dedi.

S-400’ler, F-35’ler ve Suriye konusunda bazı Amerikalı yetkililerin yaptığı açıklamalar, Washington’un Ankara ile ilişkiler konusunda rasyonel düzlemden uzak yaklaşım konusunda ısrar ettiğini gösteriyor.

Ankara, S-400 meselesini ABD'ye ve NATO'ya sıkıntı vermeden yönetmek istiyor. F-35'lerin selameti Türkiye'nin de ortak olarak önemsediği bir konu. Gerilim üçüncü bir yol bulunarak aşılabilir. "NATO'da kriz yaklaşımı" sadece Batı ittifakına zarar verir. Türkiye'yi sözünden vazgeçme ya da milli çıkarlarından feragat etme noktasına getiremez.

SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Doç. Dr. Yeşiltaş, "Türkiye, yeni tehditlerin çoğaldığı bir ortamda, özellikle asimetrik tehditlerle ilgilenme konusunda NATO'nun önemli bir müttefiki haline dönüştü." dedi.

DEAŞ'ın başlangıcı gibi sonu da muamma ve sorularla dolu. Yeni vekalet savaşlarında canlandırılmak üzere DEAŞ şimdilik tasfiye ediliyor.

Trump’ın bu elçilerinin diplomasiyle bağdaşmayan tehditkâr tavır ve açıklamaları, Amerikan Başkanı’nın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’un Ankara ziyareti öncesinde yaptığı Türkiye karşıtı açıklamalarla ve Trump’ın bizzat kendisinin Türk ekonomisini hedef alan tehditleriyle birlikte düşünüldüğünde daha iyi anlaşılıyor.

SETA Güvenlik Araştırma Direktörü Murat Yeşiltaş, “2003’ten sonra Pentagon’da yapılan planlar ve çizilen haritalar Türkiye’nin dik duruşuyla çöpe gitti. Yani Ortadoğu’yu bölüp parçalama hayalleri suya düştü” dedi....