Salgın nedeniyle yaşanan ve giderek boyutları büyüyen krizin en büyük kaybedeni gençler olacak.
Devamı
Kriz dönemlerinde, toplumlar yönetenlerin etrafında daha çok kenetleniyor. Bu bir varsayım değil. Sosyolojik çalışmalarla test edilen bir olgu.
Devamı
İttifakların sorgulanmasından devletin ve dijitalleşmenin güçlenmesine kadar birçok alanda radikal dönüşümler olmasını öngörüyoruz. Ancak pandemi ile mücadele devam ettikçe aslında daha çok şeyin de değişmeyeceğini idrak ediyoruz.
Virüs krizinin mirası olacak çaresizlik, güvensizlik ve korku ortamının siyasi yansımalarını ancak kriz sonrası dönemde göreceğiz. Devletlerin kriz fırsatçılarının yalan haberlerine, korku yayan komplo teorilerine karşıysa ellerinde iki kalkanı var: Şeffaflık ve soğukkanlılık.
Dezenformasyon amaçlı üretilen manipülatif içerikler de bu tür bir medya mantığı ile kitlelere sunulmakta ve kitleleri neyin doğru neyin yanlış olduğunu ayırt edecek bir vasattan mahrum bırakılmaktadırlar. Son dönemde özellikle Batı medyası ve söz konusu medyanın Türkiye uzantılarının, ülkemizin virüsle mücadeledeki etkisini kırmaya dönük haberleri, manipülasyonun en kaba biçimlerini göstermektedir.
Darbe ve vatana ihanet suçlamalarıyla Prens Ahmed bin Abdülaziz ve bir önceki Veliaht Prens Muhammed bin Nayef gibi Suudi hanedanı ve siyaseti açısından oldukça önemli isimlerin tutuklanması yeni bir sürecin habercisidir.
Türkiye'nin uzun yıllardır başarıyla üstesinden geldiği mülteci meselesi, gelinen aşamada ciddi zorluklara yol açmaktadır. Türkiye bu yükün altından kalkabilmek adına Avrupa ülkelerine sorumluluk paylaşma çağrısında bulunmasına rağmen Avrupa ülkelerinin gerekli adımları atmamasının ardından Ankara mültecilerin ülkeden çıkışlarını engellememe kararını almıştır.
Devamı
Yeni yönetim sistemini değerlendirirken öncelikle, Türkiye’nin son iki yılına bakılarak bir sonuca varılabilir. Suriye iç savaşının olumsuz etkilerini bertaraf etmeye dönük yapılan başarılı operasyonlar, terörle mücadele, ekonomik dış müdahaleye karşı alınan önlemler ve benzeri birçok konuda, mevcut sisteme geçilmemiş olsaydı, bu kadar etkin kararlar alınamazdı.
Devamı
27 Şubat akşamında Kemal Kılıçdaroğlu katıldığı canlı yayında 'Esed'in askerleri orada bizim askerleri koruyor' dedikten birkaç dakika sonra Esed rejimi 36 askerimizi şehit etti ve CHP'nin "Türkiye, Suriye rejimi ile görüşsün" şeklindeki altı boş Suriye politikası tamamen çöktü. Gelinen noktada CHP'nin Suriye'ye yönelik yaklaşımının tamamen çıkmaza girdiği açık. CHP'nin Esed rejimine yönelik anlaşılmaz desteğini bundan sonra sürdürmesi ihtimal dışı. Fakat CHP'den Esed rejimine yönelik herhangi bir kınama ya da eleştiri de henüz gelmiş değil.
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Jeffrey, "İdlib'de Türkiye gibi ABD'nin, Arap dünyasının, AB ve NATO'nun da sorumlulukları var. BM liderliğinde siyasi bir çözüm olmasını istiyoruz. Bir askeri çözüm kabul etmiyoruz." dedi.
Mülteci krizinin nedeni nedir? Türkiye Suriyelileri zorla mı gönderiyor? Türkiye mültecileri pazarlık aracı olarak mı kullanıyor? Türkiye mültecileri tehlikeye mi atıyor? Türkiye’nin AB ile imzaladığı GKA iptal mi edildi?
SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş, İdlib krizinin iç siyasetteki etkileri ve tartışılma şekli üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Brexit sonrası dönemde İngiltere'yi bekleyen sorunların başında iç politika meseleleri ve bunların başında da İskoçya ve Kuzey İrlanda’dan yükselen bağımsızlık talepleri geliyor.
Dokuz yıldır devam eden Suriye iç savaşında taraflar İdlib'de sonu zorlarken filmin son sahnesini filmin tamamıymış gibi sunulmak isteniyor. Bu tutum en çok da İdlib'de Türkiye sınırına yığılan milyonlarca mülteciyle ilgili tartışmalarda açığa çıkıyor. Türkiye'nin İdlib'deki sıkışan mültecilerle ilgili olası bir göç geçişini kolaylaştırmak için yeni bir karar aldı. Suriyeli sığınmacılar artık kendi isteklerinin hilafına Türkiye'de tutulmayacaklar.
İdlib’de rejim güçlerinin hava saldırısı sonucu 33 Türk askeri şehit oldu. Bu saldırı sonrası İdlib’in önemi ve Türkiye-Rusya ilişkileri yeniden gündeme geldi. İdlib neden önemli? Türkiye neden İdlib’de? İdlib’de Türkiye’nin karşısında kim var? İdlib’de Türkiye’nin yanında kim var? Türkiye İdlib’de bundan sonra ne yapacak?
Siyasette, “şeffaf ittifak” tartışması sürüyor. Hatırlanacağı gibi, HDP Eş Genel Başkanlığı’na seçilen Pervin Buldan “CHP’nin çekingenliğinden çıkması gerektiğini” belirterek “ittifakın şeffaf olması” ve “birlikte görüntü vermekten korkulmaması” çağrısı yapmıştı.
Vatandaşlık Yasası Değişiklik Tasarısı nedir? Son değişiklikler İslamofobinin Hindistan’daki uzantısı mıdır? Bu anayasal değişiklikler Hindistan’daki Müslüman azınlığı nasıl etkileyecektir? Bu yasa değişikliklerine Müslüman toplumu nasıl karşılık vermektedir? Sağcı BJP’nin Hindistan için planı nedir?
İdlib krizinde dörtlü zirve ve yeni görüşmeler öne çıkıyor. Başkan Erdoğan, Putin, Merkel ve Macron'un 5 Mart'ta bir araya gelmesi ihtimali, BM'nin "21. yüzyılın en büyük insani kâbusunun yaşandığını" belirttiği İdlib için diplomasi ile çözüm arzusunu diri tutuyor.
HDP Eş Genel Başkanlığı’na seçilen Pervin Buldan, CHP ve daha genel anlamda Millet İttifakı ile ilgili şunları söyledi: “Yeni ittifakların olması gerektiğini savunan bir partiyiz. Şeffaf olmalı, açık olmalı, birlikte görüntü vermeli ve hiçbir şeyden korkmamalı. CHP’nin çekingenliğinden çıkması gerek. Cesarete ihtiyaç var bence. Biz kadınlar olarak tiyatro oyununda birlikte bu görüntüyü verdik, bu cesareti gösterdik. Bu cesareti herkesin göstermesi gerek. Bir dahaki seçimlerde daha açık, daha şeffaf birlikteliklere ihtiyaç olacağını düşünüyorum.”
Üç bölgede Türkiye'ye 'çekil baskısı' var. İnsani felaketi önleme amacıyla operasyon yürüttüğümüz İdlib'den, güvenlik anlaşması imzaladığımız Libya'dan ve deniz yetki alanlarındaki haklarımızı savunduğumuz Doğu Akdeniz'den... Bu üçlüden en sıcak olanı kuşkusuz İdlib. İdlib krizinin neticesi Türkiye'nin tüm Suriye'deki geleceğini etkileyecek.
2018'de gerçekleşen eyalet meclisi seçimlerinde Hristiyan Demokratların (CDU) ciddi oy kaybı yaşaması, Şansölye Merkel'in bilhassa ılımlı mülteci politikasına yönelik artan hoşnutsuzluklar ve çeşitli parti-içi anlaşmazlıklar, Merkel'in Aralık 2018'de parti genel başkanlığını bırakmasına neden olmuştu.