5 Soru: Fransa’nın Koronavirüs Krizinden Çıkış Stratejisi

Tedbirler ne zaman ve hangi koşullar altında kaldırılacaktır? Tedbirleri kaldırma stratejisinin içeriği nedir? Karara verilen siyasi tepkiler nelerdir? Fransız toplumunun karara tepkisi ne olmuştur? Salgının Fransız ekonomisine etkileri neler olmuştur?

Devamı
5 Soru Fransa nın Koronavirüs Krizinden Çıkış Stratejisi
5 Soru İtalya nın Koronavirüs Krizinden Çıkış Stratejisi

5 Soru: İtalya’nın Koronavirüs Krizinden Çıkış Stratejisi

İtalya’daki koronavirüs bilançosu ne durumda? İtalya nasıl bir karantinadan çıkış stratejisi izleyecek? Karantinanın yumuşatılması kararı alınmasının arkasında ne var? Başbakan Conte’nin “koronavirüsle yaşamayı öğrenme” açıklaması ne anlama geliyor? İkinci aşamaya geçiş sürecinde ortaya çıkan siyasi tartışmalar nelerdir?

Devamı

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ve İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu’nun darbe tehdidi ya da imasını içeren sözleri tartışılmaya devam ediyor. Yapılan açıklamalar üzerinden CHP’nin yeni dönem siyasetine yönelik analizler yapılıyor.

Küreselleşme, ulus devletler, küresel hegemonya, liberal ve kapitalist düzenler, otoriter ve demokratik rejimler, uluslararası kurumlar gibi başlıklar, “gelecek senaryosu” üzerinden analize tabi tutuluyor. Bu konularda değişimin yönünün hangi düzlemde devam edeceği anlaşılmaya çalışılıyor.

On binlerce insanın hayatına mal olan Koronavirüs (Covid-19) salgını her geçen gün etkisini artırırken yeni çağa geçiş, uluslararası sistemde değişiklik, yeni dünya düzeni gibi tartışmaları da beraberinde getirmektedir.

TBMM ile yaşıt olan Anadolu Ajansı'nın 1920'de Kurtuluş Savaşı'nın sesi olarak kurulması dönemin ihtiyaçlarının karşılanması bakımından ne ise İletişim Başkanlığı'nın Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin bir alt kuruluşu olarak 2020'de görev yapıyor olması mahiyeti bakımından eşittir.

Muhalefetin TBMM Aşkı

Muhalefet toplu halde bir süredir Meclisin işlevsizleştiği tezini işliyor. Meclisin işlevsizleşmesinin millet egemenliğinin güç kaybına uğraması sonucunu doğurduğu iddia ediliyor. Son bir haftadır, 23 Nisan Milli Egemenlik Bayramı'nın da etkisiyle, bu iddialar daha yoğun bir şekilde işlenmeye başladı. Burada üç soru var. Birincisi, Meclis gerçekten işlevsizleşti mi? İkinci soru, şayet Meclis işlevsizleştiyse bunun nedeni Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş midir, yoksa başka bir faktör müdür? Ve son olarak, milli egemenliğin ya da milli iradenin siyasette etkin olup olmaması ne ölçüde Meclisin işlevsel olmasına bağlıdır?

Devamı
Muhalefetin TBMM Aşkı
Odak Koronavirüs Sonrası Küresel Yönetişimi Yeniden Düşünmek

Odak: Koronavirüs Sonrası Küresel Yönetişimi Yeniden Düşünmek

Uluslararası örgütler daha çok uluslararası sistemi kontrolü altında devlet ya da devletlerin iradesiyle ortaya çıkan, uluslararası siyasetin aktörü olabilen, genellikle uluslararası sistemdeki mevcut işleyişe yardımcı olan ve böylece statükonun devamına katkı yapan kurum ve kuruluşlardır.

Devamı

Uzun süredir algı operasyonlarına maruz kaldığımız için toplum olarak ciddi bir gerçeklik sorunu yaşıyoruz. Bir yönüyle komplo teorileriyle boğuşuyoruz diğer yönüyle gerçeğin siyasi kutuplaşmaya kurban edildiğini görüyoruz. Tüm dünyada gerçekliğin eğilip büküldüğü ve manipülatif biçimde üretilmeye çalışıldığı bir dönemde ortak bir zemin yaratmak kolay değil.

SETA Genel Koordinatörü Duran, 'Birçok ülke koronavirüs salgını sonrası yaşanacaklara hazırlık yapıyor. Buna hazırlıklı olmak zorundayız. Tabii ki her ülkenin kendi başının çaresine bakma zorunluluğu var.' dedi.

İngiltere dünya genelinde en çok vaka sayısının görüldüğü ilk on ülke arasında altıncı sırada ve en çok ölümün yaşandığı ilk on ülke arasında beşinci sırada yer alıyor.

Koronavirüs krizinin siyasi sonuçlarından biri de iktidar ve muhalefet partileri üzerindeki etkisi oldu. Kriz dönemlerinde yürütücü güç olarak hükümetler ön plana çıkıyor. Koronavirüs Salgınla mücadelede hükümet merkezde çünkü en çok da kriz dönemlerinde iktidarlardan icraat beklenir. Hükümetler de en çok bu dönemlerde siyasi değil "devlet" refleksleri verirler.

Sağlık alanından ekonomiye, eğitimden dış politikaya pek çok alanı etkileyen Koronavirüs tüm ülkelerde iç siyasetteki tartışmaları kısa süreliğine de olsa durdurmuştu. Fakat Suriye, Yemen, Kolombiya ve Libya gibi ülkelerde yaşanan iç savaşlarda bile zorunlu ateşkese yol açan Koronavirüsün iç siyasetteki durdurucu etkisi uzun sürmedi. Başta ABD olmak üzere pek çok ülkede muhalefet partilerinin süreçte siyasi kazanç elde etme amacı doğrultusunda Koronavirüs, iç siyasi tartışmaların bir parçası haline getirildi.

Bu kavga sadece Trump'ın atraksiyonu değil. Çok katmanlı bir kapışma var ortada. Her geçen gün ABD medyası ve düşünce kuruluşları Çin'in virüs politikasını ve propagandasını anlatan yorumlara yer veriyor. Pandemi ve sonrasındaki ekonomik krizin olası stratejik sonuçlarına odaklanıyor. Pekin'in "küresel liderliğe yürüyüşünün" alarm zillerini çalıyor. Bahsettiğim kaygının sadece Cumhuriyetçilere özgü olmadığı açık.

Kriz dönemlerinde, toplumlar yönetenlerin etrafında daha çok kenetleniyor. Bu bir varsayım değil. Sosyolojik çalışmalarla test edilen bir olgu.

Salgın nedeniyle yaşanan ve giderek boyutları büyüyen krizin en büyük kaybedeni gençler olacak.

İttifakların sorgulanmasından devletin ve dijitalleşmenin güçlenmesine kadar birçok alanda radikal dönüşümler olmasını öngörüyoruz. Ancak pandemi ile mücadele devam ettikçe aslında daha çok şeyin de değişmeyeceğini idrak ediyoruz.

Virüs krizinin mirası olacak çaresizlik, güvensizlik ve korku ortamının siyasi yansımalarını ancak kriz sonrası dönemde göreceğiz. Devletlerin kriz fırsatçılarının yalan haberlerine, korku yayan komplo teorilerine karşıysa ellerinde iki kalkanı var: Şeffaflık ve soğukkanlılık.

Dezenformasyon amaçlı üretilen manipülatif içerikler de bu tür bir medya mantığı ile kitlelere sunulmakta ve kitleleri neyin doğru neyin yanlış olduğunu ayırt edecek bir vasattan mahrum bırakılmaktadırlar. Son dönemde özellikle Batı medyası ve söz konusu medyanın Türkiye uzantılarının, ülkemizin virüsle mücadeledeki etkisini kırmaya dönük haberleri, manipülasyonun en kaba biçimlerini göstermektedir.

Darbe ve vatana ihanet suçlamalarıyla Prens Ahmed bin Abdülaziz ve bir önceki Veliaht Prens Muhammed bin Nayef gibi Suudi hanedanı ve siyaseti açısından oldukça önemli isimlerin tutuklanması yeni bir sürecin habercisidir.

Türkiye'nin uzun yıllardır başarıyla üstesinden geldiği mülteci meselesi, gelinen aşamada ciddi zorluklara yol açmaktadır. Türkiye bu yükün altından kalkabilmek adına Avrupa ülkelerine sorumluluk paylaşma çağrısında bulunmasına rağmen Avrupa ülkelerinin gerekli adımları atmamasının ardından Ankara mültecilerin ülkeden çıkışlarını engellememe kararını almıştır.