Yolsuzluğun Aşırı Politikleşmesi

Ne zaman ki yolsuzluk bir siyasi aktör için "mücadele edilmesi gereken bir kötülük" olarak tanımlanırsa bu durumda siyasal bir içerik kazanır.

Devamı
Yolsuzluğun Aşırı Politikleşmesi
2014'ten Neler Kalacak

2014'ten Neler Kalacak?

Bölgesel ve küresel kırılganlıkların arttığı bir dönemde Türkiye, iç politika üzerindeki vesayet girişimlerini savuşturmayı, dış politikada telafisiz bir hasar almamayı ve ekonomik büyümesini sürdürmeyi başardı

Devamı

SETA Dış Politika Araştırmacısı Mehmet Uğur Ekinci, Yunanistan erken seçimlerini, Sol görüşlü SYRIZA Partisi'ne olan halk desteğini ve ülkenin Avrupa Birliği ile ilişkilerini değerlendirdi.

Demokratik güçler ile vesayet güçleri arasındaki çatışmanın bu noktasında yürütmedeki mevcut çarpık kurumsallaşmanın tartışılması, yürütmede birliğin sağlanması için kapsamlı bir kurumsal reform süreci başlatılması gerekiyor

Dergiye ilişkin Türkiye'de de ilginç bir koalisyon oluştu. Müzmin muhalefet, ultra-Kemalist dinozorlar, Esed'in tetikçileri, paralel çete... Hepsi hükümet düşmanlığı adına İslamofobik karikatürlere sarıldı.

Devrim hareketleri kaybetmediği zaman kazanır; rejimler ise kazanmadığı müddetçe kaybeder. Bu sebepten mevcut durumdan illa meşruiyet anlamında bir sonuç çıkaracaksak, bu İran, Rusya ve kendi var ettikleri radikalizme rağmen muhalefeti bertaraf edemeyen rejimin değil sahipsiz kalan muhalefetin lehine olur.

Erdoğan'ın Başkanlığı

Statükocu entelektüeller bugünün Türkiye sosyo-politik gerçekliğini kendi pozisyon kayıpları üzerinden okuyorlar. Ve bu kayıpların kaynağı olarak da Erdoğan'ı görüyorlar. O nedenle ona öfke duyuyorlar.

Devamı
Erdoğan'ın Başkanlığı
Türkiye'de Basın Özgürlüğü

Türkiye'de Basın Özgürlüğü

AK Parti Hükümetine muhalefet eden kesimler uzun bir süreden beri ve şimdilerde de Türkiye'de basın özgürlüğü olmadığı tezini işliyorlar.

Devamı

Bugünlerde “Seçim yoluyla iktidara gelmek” yöntemi, iktidar mücadelesi yapan diğer kesimler tarafından pek makbul bulunmuyor. Özellikle demokrasinin sandıktan ibaret olmadığı söylemini kurmaya çalışıyorlar.

Erdoğan'ı zihinsel kodlarında güçlü, azametli, köklü ama halkına hizmet eden bir devlet anlayışı var. Devlet güçlü ama ceberut değil. Liberallerin tahayyülündeki gibi küçük ve sınırlı devlet değil. Azametli ama halkıyla barışık.

AK Parti'nin devam eden siyasal başarısının kısa dönemli olduğunu ve inişe geçtiği görüşünü seslendiren bu argüman aslında iktidar partisinin "ülkenin sosyolojisini yönetemediğini" öne sürüyor.

AK Partili yetkililerin, aklanmanın yolunun sadece Yüce Divan olmadığı, TBMM Soruşturma Komisyonu'ndan çıkan sonucun da hukuk mekanizmalarının parçası olduğuna atıf yapacakları söylenebilir.

Eleştiri hakkını gasp edenler öncelikle entelektüel hegemonyayı elinde bulunduranlardır. Türkiye örneğinde bunu "Cumhuriyetçi pozitivistler" ve "endişeli modernler" temsil ediyor.

İsrail helikopterleri, %80'ini Suriyeli muhaliflerin kontrol ettiği Kuneytra bölgesine yönelik düzenlediği hava saldırısında Lübnan Hizbullah'ının ve İran Devrim Muhafızları'nın Suriye'deki kilit liderlerini öldürüyor.

Burhanettin Duran, “17-25 Aralık'ın olabildiği bir ülkede elbette demokrasi konsolide olamamıştır.” yorumunda bulundu.

Başkanlık sistemi parlamenter sistem ile karşılaştırıldığında başkanlık sisteminde çok daha keskin bir güçler ayrılığı düzeni ve liderden bağımsız bir siyasi parti yapısı vardır.

Yüce Divan süreci AK Parti iktidarının sonunu getirebilecek bir gelişme ve fırsat olarak görüldüğünden, yolsuzluk iddiaları araçsallaştırıldı.

12 yıldır tek parti olarak hükümet olan, girdiği her seçimden oylarını artırarak çıkan AK Parti'nin başarısı, Syriza'nın bugün önerdiği seçim vaatlerini gerçekleştirmiş olmasından kaynaklanmaktadır.

Müslüman Kardeşler'in önünde iki seçenek var: İlki, Sisi yönetiminin terörize etme stratejisine yenilerek mücadelesini silahlı boyuta taşıması. İkincisi, bölgesel denklemlerdeki değişimi gözleyerek mücadelesini demokratik siyasetin alanına taşıma becerisini gösterebilmek.

Müslüman Kardeşler'in mücadele yönteminde, zafer kazanmak ve gerekirse zulmetme riskini göze alarak ülke yönetimini ele geçirmek değil, 'şehit olarak ölmek' ön plandadır.

Bundan böyle Türkiye'nin değişim ihtiyacını Erdoğan karşıtlığıyla perdelemenin imkânı kalmamıştır. Muhalefet Erdoğan karşıtlığını yükselttikçe, başkanlık sistemi Erdoğan'ın şahsıyla ilişkilendiriliyor.