Bir mutabakata varıldı fakat yol hala çetin. ABD'de Cumhuriyetçiler açık muhalefetlerini ortaya koydular, hatta Ruhani'ye mektup yazıp "biz yönetime geçince anlaşmayı iptal ederiz" bile dediler.
Devamı
Başkanlık gündemi de olmasa, 7 Haziran'da seçilecek meclisin ve bu meclisten çıkacak olan hükümetin 4 yıl sonraki seçimlere kadar ülkeyi yöneteceğinden neredeyse herkes emin.
Devamı
Son iki yüzyıllık modernleşme pratiğinin farklı toplumsal ve ideolojik gruplar üzerinde ne tür değişimler getirdiğini karşılaştırmalı şekilde inceleyen uzun soluklu ve soğukkanlı değerlendirmelere ihtiyaç var.
Seçmenler bir partiye duygusal olarak bağlı olması veya bir başka partiye olumsuz duygular beslemesi parti kimliğinin algılanması ile ilişkili.
7 Haziran Seçimlerinin beş ana gündemi olacak gibi görünüyor. Başkanlık ve yeni anayasa tartışması, Erdoğan tartışması, Davutoğlu'nun liderliği, radikal sol söylem ve çözüm süreci seçimlerin ana temaları olacak.
Son yıllarda Erdoğan ve Ak Parti etkisiyle muhafazakar/dindar kesim devleti yönetebilme kapasitesine ulaştı. Bu değişim taşları yerinden oynattı. İktidar mücadelesini alevlendirdi. Bu iktidar mücadelesini sürdürmek birçok açıdan elzem.
İslam ile alakalandırılan örgütlerin eylemleri en geniş anlamda İslam dünyasında yükselen ve küresel düzene itiraz eden siyasal aktör ve hareketlerin dünyanın gözündeki meşruiyetini zayıflatmaya ve ortadan kaldırmaya hizmet ediyor.
Devamı
Bugünlerde Seçim yoluyla iktidara gelmek yöntemi, iktidar mücadelesi yapan diğer kesimler tarafından pek makbul bulunmuyor. Özellikle demokrasinin sandıktan ibaret olmadığı söylemini kurmaya çalışıyorlar.
Devamı
Türkiye'deki bazı kalem ve laf erbabı meseleyi Avrupa'daki ırkçı yayın organlarına ve parti liderlerine bile rahmet okutacak bir İslam düşmanlığıyla ele aldı. Bu kişiler olayı İslam'ı sorgulamak ve hakaret etmek için vesile saydılar.
Toplumun üçte ikisi Diyanet İşleri Başkanlığına duyduğu güvene ve memnuniyete paralel olarak, kurumun sosyal meselelere de karışmasını ama güncel siyasetten kesinlikle uzak kalmasını istiyor.
Eğer bugün uzun yılların inkar ve ret politikaları toplumsal bir kopuşa neden olmadıysa bilinmelidir ki bu Anadolu irfanı sayesinde olmuştur.
Artık askeriyeyi model alan değil, daha çok topluma açık/barışık ve üniversite mezunları arasından seçeceği bir kitle üzerinden kendisini kuran bir emniyet kurumumuz olacak.
Normalleşmeyi en kolay gözlemleyebileceğimiz alanlardan birisi muhafazakâr toplum kesimlerinin artık toplumsal süreçlerden dışlanmamasıdır.
Çok şükür medyada yer etmiş olan muhafazakârların kötü temsili âdeti henüz yeterli seviyede olmasa da gittikçe değişiyor ve özellikle televizyonlarda muhafazakârları ve diğer toplumsal kimlikleri gerçek hayatta var oldukları çeşitlilik içerisinde temsil eden yapımlar artıyor.
Eski Türkiye'de muhafazakâr siyaseti ve muhafazakâr yaşam tarzını aşağılamak medya için gayet kullanışlı, elverişli ve beraberinde bir maliyet getirmeyen bir tutumdu.
AK Parti siyasetini Türkiye'nin modernleşme, normalleşme ve bütünleşme süreçleri açısından ciddi bir imkan olarak gören bütün kesimler yeni Türkiye söyleminin üretimine katkıda bulundular.
Kurumsal demokratikleşmenin önemli bir aşamasını temsil eden Cumhurbaşkanlığı seçim süreci, siyasetin toplum merkezli bir vasatta yapılıp sahicileştiğini ve meşruiyet kodlarının değiştiğini gösterdi.
Analizde, Türkiye'de cumhurbaşkanlığı makamının demokratikleşme süreci derinlemesine incelenip, 12. cumhurbaşkanlığına aday olan siyasi aktörler özelinde, cumhurbaşkanlığı makamının değişen anlamı da ele alınmaktadır.