Kriter'in Aralık Sayısı Çıktı: İnsanlık Vuruldu | Filistin Ayakta Kalacak

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 85. sayısı raflarda yerini aldı.

Devamı
Kriter'in Aralık Sayısı Çıktı İnsanlık Vuruldu Filistin Ayakta Kalacak
İkinci Ayında Aksa Tufanı ve Bölgesel Yansımaları

İkinci Ayında Aksa Tufanı ve Bölgesel Yansımaları

Kssam Tugaylarıyla birlikte Gazze'de mukim diğer direniş yapılarının 7 Ekim'de İsrail'e yönelik başlattıkları yıldırım harekatının üzerinden iki ay geçti. Aksa Tufanı olarak adlandırılan bu hamle, içerisinde yeni askeri doktrinler barındırırken, drone ve paramotorların kullanımı gibi yeni teknik imkanlarla da İsrail ordusunda büyük bir şok etkisi yaratmıştı. İsrail ordusuna ait Gazze etrafında konuşlu askeri üsler Filistinliler tarafından ele geçirilmiş, bölgedeki işgal/yerleşim alanları da kontrol altına alınmıştı.

Devamı

Filistin halkının en etkili direniş hareketi olan Hamas'ın 7 Ekim 2023 tarihinde gerçekleştirdiği el-Aksa Tufanı operasyonu, hem Filistin-İsrail meselesinde hem de Ortadoğu bölgesinde önemli bir kırılma oluşturdu. Hamas'ın direnişi karşısında çok zor durumda kalan İsrail, hıncını masum insanlardan almayı tercih etti. Bugüne kadar toplamda, çoğunluğunu çocuk ve kadınların oluşturduğu 20 binden fazla masum insan İsrail işgal güçleri tarafından şehit edildi. ABD başta olmak üzere Batılı devletlerin büyük çoğunluğu tarafından da desteklenen İsrail, uluslararası hukukun temel ilkelerini ve normlarını ve uluslararası kuruluşların konuyla ilgili kararlarını ihlal eden Gazze'de savaş suçu, insanlığa karşı suç ve soykırım suçunu işlemekten kaçınmadı.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 86. sayısı raflarda yerini aldı.

2024'ün henüz ilk haftasında Afrika'da yaşanan gelişmeler kıtanın bu yıl hareketli geçeceğinin sinyallerini veriyor. Kızıldeniz jeopolitiğinin 2024 yılında önem kazanması beklenmekte. Bu kapsamda Etiyopya ve Mısır'ın BRICS'e dahil olması Afrika'da Kızıldeniz ve Nil Havzasının adından sıkça söz ettirmesi muhtemel. Ancak 54 ülkenin yer aldığı Afrika'da tek önemli bölge buralar olmayacaktır.

15 Mayıs 1948'de devlet olarak kurulan ve bu tarihten itibaren diğer devletler tarafından "tanınma"; dolayısıyla diplomatik ilişki kurmayı önceleyen İsrail'i zaman içerisinde birçok ülke tanıma kararı almıştı. İsrail'i kurulduğu andan itibaren dönemin büyük güçleri Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği tanımış ve diplomatik ilişkiler tesis edilmişti. Arap ülkeleri ise İsrail'in Filistin topraklarını işgal etmesine karşı çıkmış ve İsrail'i tanımama kararını benimsemişti. Fakat 1978'daki Camp David zirvesi ile Mısır, 1994'te ise Ürdün İsrail'i tanıdı ve Arapların İsrail'e yönelik diplomatik boykotu sona erdi. Bu kararın arkasında büyük oranda 1948, 1967 ve 1973 savaşlarında Arap devletlerinin askeri olarak İsrail'e karşı zafer elde edememeleri büyük rol oynadı. Dolayısıyla askeri olarak savaşları kaybeden ve tarihsel olarak İsrail ile savaşan en önemli aktörler olan Mısır ve Ürdün, İsrail'i tanımak zorunda kaldı. Bu süreç büyük oranda ABD'nin girişimleri ve arabuluculuğunda hayata geçirildi.

Kahire ile Yeni Dönemin Kapıları Açıldı

Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'nin Erdoğan ve heyetini eşi ile birlikte karşılaması geçtiğimiz on iki yılda yaşanan ikili sorunları geride bırakma ve imzalanan anlaşmalarla yeni bir işbirliği dönemine geçme iradesini sembolik olarak da gösterdi.

Devamı
Kahire ile Yeni Dönemin Kapıları Açıldı
Ankara - Kahire Hattında Yeni Dönem

Ankara - Kahire Hattında Yeni Dönem

SETA Dış Politika Araştırmacısı Can Acun, TRT Haber ekranlarında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 12 yıl aradan sonra gerçekleştirdiği Mısır ziyareti üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı

Kriter Dergisi Yayın Yönetmeni Mutafa Caner, 24 TV ekranlarında yayınlanan Küresel Oyun programında, Türkiye ile Mısır arasında başlayan yeni dönem ve İsrail’in Filistin’de soykırıma varan saldırıları üzerine etkisi ile ilgili açıklamalarda bulundu.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, NTV ekranlarında yayınlanan Öğle Bülteni programında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 12 yıl aradan sonra gerçekleştirdiği Mısır ziyareti üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Mısır ziyaretinden kısa bir süre önce Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın Türkiye'nin Mısır'a insansız hava aracı satacağını açıklamasıyla iki ülke arasındaki ilişkilerin artık tam anlamıyla dönüşüm geçireceği beklenen bir durumdu. İki ülke arasında on yılı aşkın bir süredir devam eden sorunların geride bırakıldığı artık resmileşti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 14 Şubat'ta Kahire'yi ziyaret etmesiyle Türkiye Mısır arasında yeni bir sayfa açılırken, geriye dönüp baktığımızda Mısır'da yaşanan askeri darbe ile ilişkiler kopma notasında gelmiş her iki ülke birçok mesele de karşı karşıya gelmiş adeta bir kaybet-kaybet sarmalının içine düşmüşlerdi. Ancak gerek ülkelerin kendi özel durumları gerekse bölgesel meydan okumalar ve tehditler, bir noktada tarafların yeniden işbirliği yapmasını beraberinde getiren yeni bir süreci başlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çarşamba günkü Kahire ziyareti ile Türkiye'nin yürüttüğü normalleşme politikasının bir halkası daha tamamlandı. 

SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş, TRT 1 ekranlarında yayınlanan Enine Boyuna programında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 12 yıl aradan sonra gerçekleştirdiği Mısır ziyareti özelinde muhalefet partilerinin dış politika vizyonu üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, TRT 1 ekranlarında yayınlanan Enine Boyuna programında, Ortadoğu’da yaşanan bölgesel normalleşmenin anlamına ve bu süreçten neler beklenebileceğine dair açıklamalarda bulundu.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, TRT 1 ekranlarında yayınlanan Enine Boyuna programında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 12 yıl aradan sonra gerçekleştirdiği Mısır ziyaretinin ardından Türkiye - Mısır ilişkilerinin geleceğinin nasıl şekillenebileceği üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Mustafa Caner, Bengü Türk ekranlarında yayınlanan Hariciye programında, Mısır ile normalleşme sürecinin bir deniz yetki anlaşması ile sonuçlanması ihtimali üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 88. sayısı raflarda yerini aldı.

Rakamlar ve icraatlar incelendiğinde Türkiye’nin her zaman Filistin’de olduğu, yapılan yardımların sadece İsrail'in son saldırılarına karşı tepkiden ibaret olmadığı görülüyor.

7 Ekim tarihinde Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugaylarının İsrail'in askeri hedeflerine yönelik düzenlediği operasyona tepki olarak İsrail'in başlattığı saldırılar kısa süre içerisinde her türlü savaş suçu, insanlığa karşı suç ve soykırımın işlendiği bir sürece evrildi. Altı ayı aşkın bir süredir bütün dünyanın gözü önünde modern tarihte benzeri görülmemiş bir kitlesel katliam yaşanmaktadır. Maalesef şu ana kadar hiçbir etkili aktör de bu vahşetin sona erdirilmesi konusunda bir şey yapamadı.

İsrail'in İran'ın Şam'daki diplomatik yerleşkesini hedef almasıyla başlayan yeni süreç, geldiğimiz noktada bazı ilklerin yaşanmasına ve dolayısıyla on yıllardır var olan "eşiklerin" yükselmesine yol açtı. Suriye iç savaşı boyunca belirli aralıklarla, özellikle İran Devrim Muhafızları (İDM) ve Hizbullah unsurlarını hava saldırılarıyla hedef almış olan İsrail, ilk defa İran egemen toprağı kabul edilen diplomatik yerleşkesini hedef alarak üst düzey İDM komutanlarını öldürdü. İDM komutanları İsrail tarafından Suriye'de ilk defa öldürülmediği için İran açısından misilleme yapma zarureti, saldırının diplomatik misyona yapılması sebebiyle ortaya çıktı. İran hem caydırıcılığını korumak hem de on yıllardır inşa ettiği "direniş ekseninin liderliği" imajını kurtarabilmek adına İsrail'e –tıpkı İsrail'in saldırısında olduğu gibi- öncekilerden farklı bir şekilde mukabelede bulunmak mecburiyetiyle karşı karşıya kaldı.