Mısır'da Darbe Sonrası Gelişmeler

Mısır'da elektrik kesintisi ve akaryakıt kıtlığının darbe ile son bulduğuna değinen SETA Kahire Direktörü Abdullah Aydoğan Kalabalık, darbeyle birlikte yaşanan bu değişimin, halkta “darbeciler tarafından kandırıldık” düşüncesi doğurduğu değerlendirmesinde bulundu.

Devamı

Mısır'da Geçici Hükümet

Mısır'da ‘Geçici Hükümet'in kurulması hakkında değerlendirmelerde bulunan SETA Dış Politika Direktörü Ufuk Ulutaş, yeni kabinenin en önemli görevinin ülkeyi seçimlere taşımak olduğunu belirtti.

Devamı

İhvan'sız bir Mısır siyaseti düşünülemeyeceğini belirten SETA Dış Politika Araştırmacısı Mehmet Özkan, ısrarla şiddete başvurmayan İhvan'ın yok sayılmaması gerektiğinin altını çizdi.

Çok fazla “Kızıl Orkestra” veya “Ajan Sorge” gibi espiyonaj filmleri izlediğimizden midir yoksa Türkiye dış politikasına henüz değer biçemediğimizden midir bilinmez; hep tarih akıyordur, Türk de bakıyordur.

Tunus'ta olası bir askeri darbe, içinde marjinalliği barındıran bir seçenek olmakla birlikte Tunus ordusunun siyasi ve ekonomik denklemdeki yerinin ehemmiyetsizliği açısından çok uzak bir ihtimaldir.

Mısır devleti ile yaklaşık 30 yıldır kavga eden Sina bölgesi sakinlerinin İhvan'a destek vermesi gerekçe gösterilerek, İhvan bir anlamda, darbecilerin kullandıkları terör ve şiddet söylemlerinin kıskacına çekilmek istenirken, bu destek nedeniyle devlet ile Sina arasındaki makas daha da açılıyor.

Rabiatul Adaviyye Zorla Dağıtılabilir mi?

Mısır yönetimi, Rabiatul Adaviyye ve Nahda gibi meydanlarda eylemlerin devam etmesini “ülke milli güvenliği açısından ciddi bir tehdit unsuru” olarak algılıyor ve bir an önce boşaltmak istiyor. Peki, bu mümkün mü?

Devamı
Rabiatul Adaviyye Zorla Dağıtılabilir mi
Rabia ve Nahda'da Üçüncü Katliamın Ayak Sesleri

Rabia ve Nahda'da Üçüncü Katliamın Ayak Sesleri

Mısır'da bayramdan sonra güvenlik güçlerinin yapacağı tahmin edilen iki meydanı da dağıtma girişiminin, tıkanan sürecin önünü açacağı kuvvetle muhtemel. Ancak olayların hangi yöne doğru evrileceğini kestirmek çok zor.

Devamı

Nereden tutarsanız tutun elinizde kalan bir sistem var. Ve bu sistemin bir ucundan tutma telaşı içerisine giren yerli-yabancı aktörler. Kimisi- ABD ve İsrail gibi- bunu açıkça ve umarsızca yaparken; kimileri de- statükocu tüm bölgesel aktörlerin olduğu gibi- bunu “terörle mücadele”, “laiklik elden gidiyor”, “benim alternatifim El-Kaide” veya “İsrail'e karşı direniş” palavralarıyla üstü örtülü bir şekilde yapmaya çalışıyor.

Bugün Mısır'da darbecilerin amacı şiddete bulaştırarak İhvan'ı marjinalleştirmek ve bu şekilde siyasette küçük bir aktör olarak tutmaktır. Elimine etmek bu hareketi bitirmez.

Mısır'daki olağanüstü gelişmeleri, darbenin mukadderatını ve daha sonrasında neler olabileceğini NTV ekranlarından değerlendiren SETA Başkanı Taha Özhan, El Sisi'nin ülkedeki katliamları derinleştirebileceği uyarısında bulundu.

Müslüman Kardeşler ikinci 'Öfke Cuması'nı “Milyonluk Öfke” olarak isimlendirdi. İlk “Öfke Cuması”, 28 Ocak 2011 tarihinde yapılan eylemler için isimlendirilmiş ve Hüsnü Mübarek'in devrilmesiyle sonuçlanmıştı.

Müslüman Kardeşler Cemaati, ilk kez darbeye karşı sivil direnişi başlatıp sürdürerek, başta Mısır olmak üzere tüm İslam dünyası adına, yeni bir sınav vermekte ve yeni Mısır'ın geleceğini inşa etmektedir.

SETA Başkanı Taha Özhan, Mısır'da darbenin görünen sahnesinin çöktüğünü, görünmeyen aktörlerin ise krizde olduğunu söyledi. Mısır'daki son gelişmeleri Sabah Gazetesinden Dilek Güngör için değerlerinden SETA Başkanı Taha Özhan, "Ordu darbeyi siyasal sürece dönüştüremez" yorumunda bulundu.

Müslüman Kardeşler Mürşidi Muhammed Bedii, bu sabah saatlerinde İhvan yöneticilerinden Yusuf Talat ve 6 koruması ile birlikte Rabiatul Adeviyye Meydanı yakınlarında tutuklandı. Bu tutuklama, oldukça derin hesaplar içeriyor.

100 binden fazla insanın ölümü, yaklaşık 2 milyon insanın yaralanması ve mülteci durumuna düşmesine neden olan kanlı bir iç savaşın yaşandığı Suriye'yi anlamak için SETA uzmanlarının analizlerini bir arada sunuyoruz.

Tunus, son yaşanan gelişmelerle istikrarsızlığa sürüklenme riskiyle karşı karşıya kaldı. Son aylarda tansiyonun iyice arttığı ülkede, anayasa çalışmaları iktidarda bulunan muhafazakârlar ile laik kesim arasında yeniden bir diyalog kuruluncaya kadar askıya alındı.

Darbe karşıtları verdikleri mücadele ile darbecileri devirememiş olsalar da darbeciler için mevcut durumu sürdürülebilir olmaktan çıkarmış durumdalar.

Kendi içinde demokratikleşen, vesayet ve müesses nizam ile mücadele veren, darbe mirası kalıntılardan kurtulmaya çalışan bir hükümetin bölge ülkelerindeki benzer toplumsal talepleri ve süreçleri desteklememesi düşünülemez.

Darbeciler, İhvan'ı yasaklamak ve darbe yönetimi altında darbenin komutanının aday olduğu bir seçimle Sisi'yi Cumhurbaşkanı seçmek planlarıyla aslında Türkiye modelini uygulamak istiyorlar.

Durum öyle bir noktaya geldi ki; İstanbul'da sadece İhvan'dan oldukları suçlamasıyla Mısır'dan kaçanları değil, Mısır'dan kaçan eski “darbe destekçilerini” de görür olduk.