Türkiye Dış Politikada Ne Yapmak İstiyor?

Uluslararası sistemin anarşik ortamında güvenliği garanti edecek asıl faktör güçlü bir ekonomik ve askerî yapıya sahip olmaktır ve bunu sağlamak için de önce içeride ve dışarıda istikrara ihtiyaç vardır.

Devamı
Türkiye Dış Politikada Ne Yapmak İstiyor
quot Kemalist Ayarlara quot Dönmek Bir Öneri mi

"Kemalist Ayarlara" Dönmek Bir Öneri mi?

Son dönemde AK Parti, İsrail ve Rusya ile eşzamanlı normalleşmeye girdikten sonra muhalefet "Kemalist ayarlara dönülmedikçe rahat yok" söylemini yeniden ısıttı. Bu söylemin üç boyutu var. İlki dış politikada "barışı" öncelemek.

Devamı

Bugün Tunus devriminin Arap isyanlarından geriye kalan tek olumlu örnek olması Gannuşi'nin siyasetine çok şey borçludur. Bu siyaset aynı zamanda Nahda hareketini radikalleşme tehlikesinden korudu.

ABD-Suudi Arabistan ilişkilerinin bugünden sonra asla bir daha eski yakın müttefik ve dostluk ilişkisi seviyesine çıkmayacağını söylemek mümkün. Menfaat ilişkileri devam edecek, ancak taraflar arasındaki güven ciddi bir şekilde zedelendi.

Suudi Arabistan izlediği yanlış politikalar ve aldığı ihmalkar tavırlar neticesinde iç istikrarın bile tehdit altında kaldığı bir noktaya geldi; potansiyel müttefikleriyle de ayrı düşerek müttefiksiz kaldı.

Mısır halkı daha fazla demokrasi için çıktığı yolda Mübarek dönemine göre daha baskıcı bir rejimle karşı karşıya kaldı.

Batı Kamuoyunun İkircikli Tutumu Sisi'nin Elini Güçlendiriyor

SETA Araştırmacısı Yavuz Güçtürk, "Mısır, Devrim, Darbe ve Sonrası" panelinde, "Batı kamuoyunun ikircikli tutumu Sisi'nin elini güçlendiriyor" dedi.

Devamı
Batı Kamuoyunun İkircikli Tutumu Sisi'nin Elini Güçlendiriyor
Avrupa'nın Terörle İmtihanı

Avrupa'nın Terörle İmtihanı

Paris saldırıları sonrasında gösterilen kararlı tutum, Suriye iç savaşının bölgede yol açtığı insani trajedinin ortadan kaldırılması konusunda gösterilmemiştir ve bu trajediye uzun zaman seyirci kalınması Paris saldırılarını tetikleyen nedenlerden biri olmuştur.

Devamı

"Türkiye boyundan büyük işlere kalkıştı" diyen şer ittifakının, bugünkü dayanağı katliamlar ve terör eylemleri. Yeni bir seçime doğru giderken bu kanlı girişimler üzerinden siyasi rant devşireceklerini düşünüyorlar.

Obama’nın Gazze krizi karşısında takındığı tavır, ikinci döneminde daha cesur bir dış politika izlemesini bekleyenleri hayal kırıklığına uğratmış görünüyor.

Eski Mısır istihbarat ve güvenlik bürokrasisinin sert direnci altında ülkeyi yönetmeye çalışan Mursi, sürecin siyasal planlamasını Türkiye ile kurgulayarak götürdü.

Türkiye’nin Mısır’a gideceği, Mısır’da ortak bir platformda Gazze meselesine müdahale edileceği düşünülemezdi.

Gerek ekonomik olarak gerekse de jeopolitik açıdan Mısır-Türkiye ekseni bölgede düzen kurucu ve dengeleyici formülün ismidir.

Mursi, bölgesel aktörlerle bir girişim başlatmasının ön şartı olarak Esatsız bir çözüm ön şartını koymalıdır.

İdeolojisi olmayan Mısır ordusunun boşluğunu yeni dönemde Batı adına siyasi tercüme faaliyeti yürüten bu yeni kesimler dolduracak.

Muhammed Mursi, ilk yurt dışı ziyaretini Suudi Arabistan'a yaparak, körfez ülkeleri yönetim ve halkları nezdinde oluşan bütün endişeleri gidermeyi hedefledi.

Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, onlarca sorunla kaşıya bırakılmış olan ülkede yakıt, trafik, temizlik, ekmek ve güvenlik konularında, 100 gün içerisinde acil çözüm arayışına gireceğini söylemiş ve bu problemlerin halli vaadinde bulunmuştu.

Mübarek hükümetlerinin özellikle de son 10 yıldır taş üstüne taş koymadığı, hiç bir projeye çivi çakmadığı bir ülkede, 85 milyon nüfuslu bir Mısır enkazı devralmaya hazırlanan Mursi için, halkı memnun etmek hem zor hem de oldukça kolay.

Bugün itibariyle, Mısır, meclisi fiilen lağvedilmiş, anayasası asker eliyle delik deşik edilmiş, cumhurbaşkanlığı seçimleri galibi olmayan ve seçilecek cumhurbaşkanının neredeyse bütün yetkileri alınarak bir belirsizliğe gömülmüş durumdadır.