Mısır'da Yeni Bir Devrim Olacak mı?

30 Haziran'da Mursi'yi iktidardan düşürmek amacıyla kurulan “Temarrud” (İsyan) hareketinin, çalışmalarına iki ay önce başlaması sıradan bir adım değil.

Devamı
Mısır'da Yeni Bir Devrim Olacak mı
Gezi Sonrası Siyaset Haritası

Gezi Sonrası Siyaset Haritası

Gezi eylemleri, demokrasi talebinin yaşam tarzı kaygılarına feda edilmesini sembolize etmektedir.

Devamı

Gülen Cemaati topluma hizmet etmek istiyorsa, kendini sivil toplum faaliyetleriyle sınırlamalı, bürokrasideki kazanımlarıyla siyaseti etkileme hevesinden vazgeçmelidir.

Gülen Cemaati'nin bürokrasideki gücüne dayanarak giriştiği operasyonel mühendislik yeni bir vesayet formunun gelişimine tekabül ettiği için Türkiye demokrasisini tehdit etmektedir.

Gündemdeki HSYK tartışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan SETA Ankara Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, AK Parti'nin, yargının milli iradenin yansıdığı bir yer olmasını istediğini belirtti.

17 Aralık operasyonu 'bekçi perspektifi' ile siyasalı ikame etmeye, 'mahkemeler marifetiyle' ise düzen değiştirmeye kalkan çok boyutlu bir girişimden öte anlam taşımamaktadır.

Siyasete Yargı Müdahalesi

Siyaset kurumu, siyasal alanın vesayet mekanizmalarından arındırılması için yasal ve kurumsal düzenlemeleri yapmak zorundadır.

Devamı
Siyasete Yargı Müdahalesi
Güçlü Ekonomi' Algısını Yıkmak

‘Güçlü Ekonomi' Algısını Yıkmak!

2002 yılı sonrasında ülkede sağlanan siyasi ve ekonomik istikrar ekonomik büyümenin sürekliliğine ve ekonomiye duyulan güvenin artmasına katkı sağlamıştır.

Devamı

Devlet aygıtı üzerinden kendi ideolojisini enjekte eden Kemalist rejimin, devlet eliyle hükmetme ve dönüştürme mantığının bir yol ve yöntem olarak benimsenmesi söz konusu.

30 Mart'ta, eski Türkiye'ye dönüş çabaları; ülkenin, milletin, ümmetin selameti pahasına sürdürülen Erdoğan karşıtlığı; milli irade rağmına çizilen senaryolar; siyasetin siyaset dışı enstrümanlarla çizilme teşebbüsleri oylanacak.

SETA İstanbul Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, mili iradeyi direk olarak temsil edecek bir cumhurbaşkanının köşke çıkacağına dikkat çekti.

Yeni modelin hangi noktalarda eski modellerden farklılaştığını ve hangi koşullarda ne tür gerekçelerle uygulamaya sokulduğunu anlamak için eski modellere daha yakından bakmaya ihtiyaç var.

Dünyada birçok ekonomide küçülme yaşanırken Türkiye ekonomisi büyüyor ve büyüme potansiyelini devam ettiriyor.

Cumhurbaşkanlığı tartışması üzerinden, son on yıla anlam veren vesayet-demokrasi mücadelesinin yeni bir evresi yaşanıyor.

Bundan on sene önce El-Ezher Üniversitesi'nden yolu geçmiş herhangi bir kişinin bırakın Cumhurbaşkanı olmasını, sıradan devlet memuru bile olamadığı düşünüldüğünde, gelinen bu noktayı her şeyden önce Türkiye'de siyasetin dönüşümü ve normalleşmesi olarak açıklamak gerekmektedir.

Hemen herkes Erdoğan'ın birinci turda seçilmesine kesin gözüyle bakıyor. Türkiye siyasal alanı bunu dillendirebilenler ve dillendiremeyenler olarak ikiye ayrılıyor.

10 Ağustos cumhurbaşkanlığı seçimleri de Erdoğan'a siyasal misyonunu tamamlama fırsatı sunuyor. Seçim zaferi ile Erdoğan yeni Türkiye'yi kuracak siyasi lider olduğu gerçeğini tahkim etti.

Erdoğan iktidarı boyunca Türkiye'nin sosyo-politik gerçekliği değişmiş ve siyasal merkez yenilenmiştir. Devlet ve toplum arasındaki mekanik düzlem ve toplumu devlet anlayışının karşısında ikincil konuma yerleştiren, toplumu disipline eden baskıcı anlayış dönüşmüştür.

"Yükselen güç Türkiye", ekonomide ithalata bağlılığın önemli oranda azaltıldığı; enerji ve savunma sanayisi gibi kritik alanlarda dışa bağımlılığın minimuma indirildiği; yüksek teknolojili üretim ve ihracat sektörlerinin güçlendiği; yerel insan gücünün nitelik ve donanımının yükseltildiği bir vizyonu yansıtıyor.

Türkiye'nin de artık üst kurullar bağlamında “meslektaş yönetimi” yerine, dünyada giderek daha değerli görülmeye başlanan “vatandaş yönetimi” modelini tartışması gerekiyor. Toplumsal temsili hemen her alanda önemseyen bir yönetim modeline ihtiyacımız var.

Türkiye'nin soğuk savaş döneminde stratejik aklını yönettiğini düşünenler de, soğuk savaş sonrası kendilerini ABD ve bölgesel uzantılarının Türkiye şubesi rolüne sokmaya çalışanlar da İsrail faktörünü her zaman akıllarının bir tarafında tuttular.