Türkiye’de petrol arama çalışmaları erken dönemde kısıtlı bir şekilde yürütülmüştür. 1934’te başlatılan arama ve keşif çalışmaları ile 1955’e dek toplam 95 petrol kuyusu açılmıştır. 1954’te TPAO’nun kurulmasının ardından özel sektörde faaliyet gösteren şirketlerin yanı sıra ulusal petrol şirketi aracılığıyla da hidrokarbonlar alanında çalışmalar yapılmaya başlanmıştır. Bu doğrultuda 1954-2004 arasında 2 ve 3 boyutlu sismik araştırma çalışmaları sonucunda 3 bin 140 kuyu açılırken 1.344 kuyuda üretim yapılmıştır. 2004’te Türkiye sınırları içerisindeki toplam ham petrol üretimi yaklaşık 45,7 bin varil/gün iken bahse konu üretimin 29 bin varil/günlük kısmı (yaklaşık yüzde 63,5) TPAO tarafından gerçekleştirilmiştir. 2014’te 49,3 bin varil/güne ulaşan yurt içi üretiminin 34 bin varil/gününü (yaklaşık yüzde 69) yine TPAO karşılamıştır. Üretilen petrolün yurt içindeki dağılımı incelendiğinde Batman (yüzde 73) başı çekerken ardından Adıyaman (yüzde 26) ve Trakya bölgesinin (yüzde 1) geldiği görülmektedir.
Devamı
Türkiye 2000’li yılların başından bu yana artan sanayileşme, gelişen ekonomi ve büyüyen nüfusun etkisiyle önemli ölçüde çoğalan bir enerji talebiyle karşı karşıya gelmiştir. 2002 yılında 51,4 milyon ton eş değer petrol (MTEP) olan toplam enerji talebi, 2012 yılında 117, 5 MTEP’e, 2021 yılında ise 147 MTEP’e yükselmiştir. Büyüyen ekonominin yanı sıra yerli kaynaklardan üretilen enerjinin sınırlı olması, ithal edilen petrol ve doğal gaz gibi enerji kaynaklarına olan bağımlılığı artırmıştır. Neticede enerji ithalatı cari denge üzerinde önemli bir baskı unsuru haline gelmiş, 2007-2017 yılları arasında söz konusu ithalat için yıllık ortalama 54,6 milyar dolar harcanmıştır. Bu durum Türkiye’nin enerji politikasında yeni bir dönemin başlangıcına vesile olmuştur.
Devamı
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 68. sayısı çıktı.
Yunanistan'ın 12 milde ısrar etmesi ve Doğu Akdeniz'de Türkiye'yi kışkırtıcı adımlar atmaya devam etmesi durumunda beklemediği sonuçlarla uğraşmak durumunda kalacaktır.
Berat Albayrak’a yönelik geçmişte yapılan linç kampanyalarının sebebi şimdi daha iyi anlaşılıyor. Ekonomi üzerinden bugünlerde devam eden saldırıların arka planını da birkaç sene sonra çok daha iyi anlayacağız...
Bugüne kadar kendi gemileriyle 9 derin deniz sondajı yapan TPAO son sondajında önemli bir rezerv buldu. Uzun soluklu olan arama ve sondaj faaliyetlerinin başında mutlu sona ulaşması, uluslararası platformlarda Türkiye’nin etkinliğini artıracaktır.
Keşfedilen doğal gazda süreç nasıl işledi? Türkiye’nin keşfettiği enerji kaynağının büyüklüğü ne kadardır? Keşfedilen doğal gaz kaynağı ekonomik olarak ne anlama geliyor? Karadeniz’de keşfedilen doğal gazın Doğu Akdeniz’de yaşanan rekabete etkisi olur mu? Derin deniz sondajları devam edecek mi?
Devamı
Tüketicilerin akaryakıt ve doğalgaz harcamalarının azalması anlamına gelen tarihi keşfin Türkiye'nin teknolojik hamlelerine önemli bir ivme kazandıracağı anlaşılmaktadır. Bu hamleleri destekleyen ve hızlandıran en önemli etkinin de enerji olacağı aşikârdır. Aslında bu dönüşüm her kesimden insanın hayalini kurduğu bir devrin de başladığını göstermektedir. Bu hayal kendi teknolojisini üretmeye başlayan Türkiye'nin enerjide de bağımsız olma yolunda ilerlemesi olarak tanımlanmaktadır.
Devamı
Enerji kaynakları bakımından 'kendi kendine yeterli olmanın' ne çıktığı Kovid-19 salgını döneminde, Türkiye'nin petrol ve gaz arama çalışmaları daha kritik bir hale geldi.
Bu raporda koronavirüs salgını nedeniyle yaşanan ekonomik krizin dünya enerji piyasasına etkileri incelenmektedir. Bu çerçevede kriz nedeniyle enerji talep, arz ve fiyatlarında yaşanan gelişmelerin enerji ihracatçısı ve ithalatçısı ülkelere ekonomik etkileri ele alınmaktadır. Bu kapsamda gerek yılın başından günümüze kadar yaşanan gelişmeler gerekse ilgili uluslararası kuruluşların yıl sonu için öngörüleri analiz edilmektedir. Ayrıca raporun son bölümünde krizin Türkiye’ye etkileri ve Ankara’nın bu etkileri azaltmak için izlediği politikalar irdelenmektedir.
2020’ye girerken Türkiye’nin enerji profili nasıl şekillenmektedir? Yeni döneme dair enerji alanında hangi başlıklar öne çıkmaktadır? Enerji alanında gerçekleştirilmesi planlanan hedefler nelerdir?
Milli Enerji ve Maden Politikası’nın kapsamı nedir? Türkiye’nin enerji üretimindeki yerli kaynak kullanım oranları nedir? Enerjide yerli üretim neden önemli? Yerli kaynak kullanımının artırılması için neler yapılıyor? Türkiye’nin enerji alanındaki hedefleri nelerdir ve nasıl şekillenmektedir?
Bu analiz kömürün küresel enerji piyasalarıyla Türkiye’deki yeri ve önemini, kömür kullanımının çevresel açıdan etkilerini ve söz konusu kaynağın Türkiye’nin enerji politikaları bağlamında konumunu incelemektedir.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) "2018'de Türkiye" yıllığını yayımladı. Siyaset, Dış Politika, Güvenlik, Ekonomi, Enerji, Hukuk, Yargı, Eğitim, Sosyal Politikalar ve Medya gibi ana başlıklardan oluşan 440 sayfalık raporda 2018 yılının önemli olayları analiz edilirken 2019'a da projeksiyon tutuluyor. İşte bu önemli rapordan bazı başlıklar…
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı '2018'de Türkiye' yıllığını yayımladı.
Bu çalışmada Türkiye’nin genel enerji görünümü incelenmekte ve ardından 2018’de gerçekleştirilen enerji projeleri hakkında bilgiler verilmektedir. Son olarak geride bırakılan yılda gündemde olan İran yaptırımları ve Doğu Akdeniz’de yaşanan önemli gelişmelere değinilmektedir...
Güney gaz koridorunun en önemli ayağını oluşturan TANAP ile Türkiye öncelikle kendisinin ve genel olarak da Avrupa kıtasının enerji arz güvenliğinin sağlanması bakımından kritik bir misyon üstleniyor.
Bu çalışmada 2017 yılında Türkiye’de Siyaset, Dış Politika, Güvenlik ve Terörle Mücadele, Ekonomi, Enerji, Hukuk ve İnsan Hakları, Eğitim, Sosyal Politikalar ve Medya alanlarında oluşturulan başlıklarla yaşanan gelişmeler detaylı bir şekilde betimlenmiş kapsamlı bir analize tabi tutulmuştur.
Analiz Türkiye’nin Milli Enerji ve Maden Politikası’nı arz güvenliği, yerlileştirme ve öngörülebilir piyasa eksenleri çerçevesinde inceleyerek politikanın amaç ve hedeflerine odaklanmaktadır.
“Milli Enerji ve Maden Politikası” vizyon belgesi, üç sac ayağı üzerine kurulu. Bunlar, enerji arz güvenliğini sağlamak, enerjiyi yerlileştirmek ve enerji piyasası oluşturmak.