Elbette, devlet, hormonlu bir tarzda büyümemeli, eskiden olduğu gibi aşkın bir değer halini almamalı. Kamu çıkarını temel alan bir koruyucu aygıt olarak varlığını sürdürmeli.
Devamı
SETA Ankara Genel Koordinatörü Taha Özhan, sokaktan siyaset yapmakla, sokakların desteğini arkasına almak arasındaki farkın siyasetin meşruiyetini belirlediğine ve katılımcı demokrasinin sokaktan siyaset yapmaktan değil, sokakların desteğini almaktan geçtiğine dikkat çekti.
Devamı
SETA İstanbul Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, AK Parti ile Gülen Cemaati arasında yaşanan gerilimi ve cemaatin yaşadığı kırılmayı değerlendirerek, cemaatin sünni kodları kaybetmekte olduğuna dikkat çekti.
ÖSYM’nin kurulması 1970’li yılların başlarında, İstanbul Üniversitesi tarafından merkezi olarak yürütülen üniversite giriş sınavında oluşan kopya kuşkuları ile gündeme gelmiştir. Bu kuşkulara bağlı olarak Üniversitelerarası Kurul 1974 yılında üniversite giriş sınavını merkezi ve bağımsız olarak yürütmek üzere Üniversitelerarası Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezini kurmuştur. 1981 yılına kadar bağımsız bir organ olarak üniversite giriş sınavını yürüten merkez, 1981 yılında Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) bir alt kuruluşu haline getirilmiştir ve adı Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezini (ÖSYM) olarak değiştirilmiştir. ÖSYM uzun yıllar boyunca gerek yöntem gerek teknik donanım olarak üniversite giriş sınavlarında başvuru işlemlerinin organizasyonu, sınav sorularının hazırlanması, sonuçların değerlendirilmesi ve sonuçlara dayalı olarak yerleştirme işlemlerinin yapılması konularında ciddi deneyimler elde etmiştir. Bu deneyimlere ilaveten merkezi sınavlar sonrası yapılan yerleştirmelerin daha eşitlikçi ve adil olduğu, nepotizmi yani kayırmacılığı engellendiği yönündeki algıya bağlı olarak, ÖSYM hem toplumun hem de devletin nezdinde güvenli bir kurum olarak algılanmaya başlanmıştır. Bu güvene bağlı olarak zamanla üniversite giriş sınavının yanında, kamu kurum ve kuruluşlarına giriş için yapılan diğer birçok sınavın organizasyonu ÖSYM’ye verilmiştir.