HDP 'anahtar rolü' iddiasına dayanarak 6lı masayı daha sık baskı altına alacak söylemler kuruyor.
Devamı
Aday profili meselesi 6'lı masanın dört çelişkisinden sadece birisi. Masayı bir araya getiren tutkalın (Erdoğan karşıtlığı ve güçlendirilmiş parlamenter sistem önerisi) seçmene umut vermek için yetersiz olduğu görüldükçe bu çelişkiler daha fazla öne çıkıyor.
Devamı
Son haftalarda İmamoğlu ve Yavaş'ın isimleri geri plana düşerken helalleşme ve hesaplaşma söylemi arasında git gel yaşayan Kılıçdaroğlu'nun aday olma ihtimali sürekli bir yükselişteydi.
9 yılın ardından Gezi eylemlerinin ne olduğu ya da ne olmadığı tartışması giderek siyasetin merkezine yerleşiyor. Kılıçdaroğlu'nun muhalefetin ortak adayı ya da CHP'nin adayı olma ihtimali bu tartışmayı daha da hararetlendiriyor.
Kılıçdaroğlu, FETÖ için kullanılan tabirleri kendince Erdoğan'ın etrafı için sarf ederek bir korku ve intikam iklimi oluşturmaya çalışıyor...
6’lı masadaki genel başkanlar, ortak cumhurbaşkanı adayını müzakereyi ileriye bırakırken CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu aday olmadığını söyleyemeyeceği bir noktaya gelmek üzere.
Dış politika milli bir meseledir. Uzun süre iktidar olamamanın getirdiği sorumsuzlukla ve popülist yaklaşımlarla dış politikaya yaklaşılamaz. Dış politikada devletlerin sorumluluğu vardır. Bu sorumluluk sadece iktidarları bağlamaz. Muhalefetin teorik olarak iktidar alternatifi olduğu düşünüldüğünde söylediği sözler, ortaya koyduğu yaklaşımlar uluslararası çevreler tarafından da çok kolay bir şekilde araçsallaştırılır.
Devamı
İP ve DEVA merkez sağda daha büyük yer tutabilmek için çabalıyor. 6'lı masa dizilimi bu iki partinin CHP'nin seküler oylarına talip olması için de düzlem oluşturdu. İttifak içi seçmen geçişleri kaçınılmaz görünüyor. Cumhur İttifakı içinde seçmen kaymaları sorun teşkil etmezken 6'lı masa bileşenleri için bu çoklu aday rekabeti ve seçmen kayışları daha kritik görünüyor. Masa giderek seçmene daha dağınık bir görüntü veriyor.
Devamı
Muhalefet cephesinde yürütülmeye çalışılan işbirliği görüntüsü, muhalefet içi sert rekabetle kilitleniyor. Önümüzdeki süreçte, hem parlamento seçimlerinde, hem de cumhurbaşkanı adayının kim olacağı meselesinde tartışma ve rekabet derinleşerek devam edecek.
Muhalefetin 6'lı masasının seçimlere giderken nasıl bir dizilim içinde olacağı şekillenmeye başladı. SP'nin 'ittifak içinde ittifak' önerisinden ve CHP'nin 8 senaryo çalışmasından sonra DEVA Genel Başkanı Babacan, partisinin 2023 seçimlerine kendi logosuyla gireceğini açıkladı.
Aday belirlenmedikçe aday çekişmeleri bitmez. Hatta belirlense bile küskünleri çıkar. Muhalefete akıl verenlerin toparlanmak için öne sürdükleri 'demokrasi cephesi' formülü ya da 'otoriterlik-demokratlık' ayrımı seçmende bekledikleri karşılığı üretemez. Uluslararası sistemin belirsizliğinin arttığı bir dönemde Türkiye'yi 2023 sonrasına taşıyacak politikalarda uzlaşıp bunu seçmene etkili bir isim etrafında ulaştırabilmeleri lazım.
Bu teklifle yapılan rasyonelleştirme, muhalefeti seçim pazarlıklarının ötesine geçmeye, stratejik bir ittifak oluşturmaya yöneltiyor.
Hangi siyasal sistem olursa olsun, demokrasinin gelişmesi için siyasi alanın yapısal olarak güçlü olması gerekir.
Altı muhalefet partisi, 28 Şubat'ta bir araya gelerek 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem' adını verdikleri ve parlamenter sistemi geri getirmek adına üzerinde uzlaştıkları 'ilkesel mutabakat metni'ni kamuoyuyla paylaştı
Seçmenin, 'iki sistem önerili, 6 genel başkan artı iki eş başkanlı ve 1 cumhurbaşkanı adaylı' bu oligarşik formüle ikna edilmesi çok zor.
CHP'nin öncülük ettiği muhalefet bloku, seçimleri kazansa bir parlamenter sisteme geçmek için çabalar mı?
Cumhurbaşkanı adaylarının 'liderliğini' konuşturacağı seçim maratonunda dökülecek makyajlardan ileri gitmeyecek. Asıl kararı genel başkanlar değil, seçmenler veriyor.
HDP milletvekili Semra Güzel'in PKK'lı teröristle olan fotoğrafı bir kez daha 'HDP meselesini' gündemin en başına çekti. Kuşkusuz bu partinin kaderini belirleyecek şey, Anayasa Mahkemesi'nde devam eden kapatma davasının nasıl sonuçlanacağı.
Muhalefet partileri kendi içindeki bu zorlu süreçleri kutuplaştırma siyasetini derinleştirerek aşacağını düşünüyorlar.
Bu yılın, 2023 seçimlerinin gölgesinde geçeceği malum. Önümüzdeki yıl bütün liderler ülkemizin illerini dolaşarak seçmene ulaşmaya çalışacak. Bu kıyasıya rekabetin hayat pahalılığı ve sistem tartışmasından dış politika ve Suriyelilere kadar birçok konuyu kapsayacağı açık.
Türkiye'de siyasi liderlikle; liderin geçmişi, siyasi kariyeri, kişiliği, inançları, liderlik üslubu, yetenek ve stratejileri, ideolojisi ve amaçları ile Türkiye demokrasisine olan katkıları dikkat edilmesi gereken konuların başındadır.