“Erdoğan’ın Önünde Diz Çökmek”

Geçen hafta Alman Federal Meclisi’nde Zeytin Dalı Harekâtı konusunda yapılan toplantıda Sol Parti Eş Başkanı Katja Kipping, “sivillere karşı” yapıldığını iddia ettiği bu harekâta karşı Alman hükûmetinin suskunluğunu “Erdoğan’ın önünde diz çökmek” olarak nitelendirerek, Türkiye ile askerî iş birliğini durdurma ve özellikle de silah satışına son verme çağrısında bulundu.

Devamı
Erdoğan ın Önünde Diz Çökmek
PKK Avrupa İçin Bir Tehdit Midir

PKK Avrupa İçin Bir Tehdit Midir?

Özellikle Avrupa devletlerinden bazıları “PKK bizim için tehdit değildir” iddiasıyla Türkiye’nin terörle mücadelesine yüklenmekte.

Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Papa Francis'in davetlisi olarak dün Roma'daydı. Vatikan'daki görüşmelerinin yanı sıra İtalya Cumhurbaşkanı Mattarella, Başbakanı Gentiloni ve işadamları ile Türkİtalyan ilişkilerinin geleceğini ele aldı.

Avusturya'nın, Ankara ile ilişkilerin düzeltilmesine yönelik irade beyanı, son dönemde Avrupa ülkeleri ile Türkiye ilişkilerinde tanık olunan yüksek gerilimli atmosferin giderek dağılmasının bir başka örneği.

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran'ın "2018’de Türkiye'nin Dış Politikasına Bakış" dosyasına verdiği röportaj:

Fahrettin Altun Türkiye-AB ilişkilerinin rasyonelleştirilmesinde imkan, mecburiyet ve zorluklara dikkat çekti..

Avrupa İle Bahar Havası Mı Geliyor?

Gelinen noktada uluslararası sistemde yaşanan bazı gelişmelerden dolayı bu ülkelerin frene basmak ihtiyacı hissettikleri görülmektedir.

Devamı
Avrupa İle Bahar Havası Mı Geliyor
Türkiye'nin Almanya Ve Fransa Hamleleri

Türkiye'nin Almanya Ve Fransa Hamleleri

İlişkilerin normalleşmesi beklentisi sadece Türkiye'nin beklentisi değil. Türkiye'ye karşı tutumlarıyla Avrupa'da başı çeken Almanya da dahil olmak üzere Avrupa ülkeleri Türkiye ile yeni ve sağlıklı bir ilişki zemini kurulması gerektiğinin farkındalar

Devamı

Türkiye, sırtını dayayabileceği tek bir dış güç olmadığını, ancak realist bir perspektifle iyi ikili ilişkiler geliştirir ve içerideki siyasi istikrarını, güçlü siyasi liderliğini korursa ayakta durabileceğini çok iyi biliyor.

Bu yeni dönemde Türkiye, Avrupa ülkeleriyle ekonomi ve güvenlik odaklı iş birliğine yöneliyor ve bu alanlarda kendisiyle iş birliği yapmak isteyen bütün AB ülkeleriyle yakın bir ilişki kurmak istediğini gösteriyor.

Vakit geç olmadan Avrupa Konseyi ve insan hakları örgütleri Avusturya'yı izlemeye almalıdır. Zira Avusturya bir turnosol kağıdı gibi batı demokrasilerinin önünde durmaktadır.

İbn Haldun Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Köse, "Bana göre meselenin çözülmesinin tek bir yolu var. Bu da ABD'nin Filistin'e değil de İsrail'e baskı uygulayarak anlaşmaya zorlamasıdır." dedi.

Aradan geçen 12 yılda hem Avrupa hem de Türkiye büyük bir dönüşüm geçirdi. Liberal güçlerin hızla eridiği Avrupa'da aşırı sağ akımlar gün geçtikçe güçlendi. Bunun sonucundan Avrupa siyaseti sağa kaydı. Yabancılara, göçmenlere, Müslümanlara ve mülteci yönelik düşmanlık gözle görülür hale geldi.

Aşırı sağcı ve ırkçı söylemlere sahip bir partinin Avusturya gibi, “demokrasi” ve “insan hakları” kavramları üzerinden sürekli olarak başka ülkelere ders vermeye çalışan bir ülkede iktidara ortak olması ne anlama geliyor?

SETA analistleri, "Türkiye-AB İlişkilerini Rasyonelleştirmek" konulu analiz hazırladı.

Bugün DEAŞ'la mücadele ya da Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak adına PKK'nın faaliyetlerine göz yuman yahut doğrudan PKK'yı silahlandıranların, yarın radikal sol terörün hedefi haline geldiklerine şahit olacağız.

Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) Daimi Temsilcisi Büyükelçi Faruk Kaymakcı, eski Avrupa Parlamentosu Milletvekili Ozan Ceyhun, SETA Avrupa Araştırmaları Direktörü Enes Bayraklı ve SETA Strateji Araştırmalar Direktörü Hasan Basri Yalçın'ın konuşmacı olduğu panelin moderatörlüğünü UETD Genel Başkan Yardımcısı Serkan Sezen üstlendi. Etkinlikte, Avrupa'nın geleceği ve bu eksende Türkiye'nin nasıl bir rol üstlenebileceği ele alındı.

Batı, sosyal medya ile ilgili doğrudan kendisini ilgilendiren konularda önlem almaya başlasa da, göreceksiniz Batı dışı toplumlar için yine ikiyüzlülüğünü sürdürecek. Çifte bir standart geliştirerek kendisi için uygun gördüğünü ötekisi için görmemeye devam edecek.

Avusturya, küresel düzlemde İslamofobi Endüstrisinin nasıl çalıştığı ile ilgili çarpıcı bir örnek teşkil etmektedir. Bu mekanizma diğer ülkelerde de ayni şekilde işlemektedir.