Koronavirüs Irkçılık Virüsünü Yenebilir mi?

Virüs krizinin mirası olacak çaresizlik, güvensizlik ve korku ortamının siyasi yansımalarını ancak kriz sonrası dönemde göreceğiz. Devletlerin kriz fırsatçılarının yalan haberlerine, korku yayan komplo teorilerine karşıysa ellerinde iki kalkanı var: Şeffaflık ve soğukkanlılık.

Devamı
Koronavirüs Irkçılık Virüsünü Yenebilir mi
Siyasi ve Toplumsal Direnç

Siyasi ve Toplumsal Direnç

Türk askerleri şehit edildiği andan itibaren Türk toplumunun üzerine çok korkunç algı operasyonları başlatıldı. Şehit sayısının bilinçli biçimde abartılmasından başlayın da Türkiye'nin İdlib'den çekilmek zorunda kalacağına kadar haberler belli merkezler tarafından üretildi. Hemen hava sahası tartışmaları başlatıldı. Konu dönüp dolaşıp S-400, Patriot, F-35 meselesine getirildi. Bunlar hiç tartışmasız psikolojik operasyondu.

Devamı

Hibrit savaş kavramı son dönemde yaygın biçimde kullanıma girdi. Aslında buna benzer birçok kavram var. Ve bunları birbirinden ayırmak pek kolay değil. Mesela asimetrik savaş, düzensiz savaş, halk içinde savaş, psikolojik savaş, vekalet savaşı bunlardan sadece birkaçı. Ama hibrit savaş kavramı özellikle Rusya ve onun Genelkurmay Başkanı Gerasimov ile beraber anılıyor. Çünkü Rusya bu yöntemi uzun süredir tutarlı bir biçimde uyguluyor. Bu da sadece çatışma bölgelerinde değil farklı versiyonlarıyla Avrupa'nın içinde bile hissediliyor. Aslında Avrupalı ve Amerikalıların ve belki de tüm ülkelerin çoğunlukla kullandığı bir yöntemler bütünü diyebiliriz. Fakat Batılılar buna özel bir isim vererek daha fazla gündemde kalmasını sağlayıp Rusya'nın yayılmacı eğilimlerine dikkat çekmek istiyor.

İmamoğlu, tatile giderken yol üstündeki deprem bölgesinde bir mola verip yoluna devam ederek kayak merkezinden gülücüklü fotoğraf kareleri paylaşmayı “yeni nesil siyaset” olarak tanımladı. “Siz de bu ‘yeni nesil siyaset’ söyleminden yürüyün, buna alışın” demeye getirdi.

Sonuç beklenildiği gibi çıkmayınca, 2020 için ezberlerin yeni sürümleri piyasaya çıkarıldı. Ama algı siyasetine yönelik yeni sürümler fazla umut vadetmiyor.

Algıları şekillendirmeye dönük kasıtlı üretilmiş yalan haber ve manipülasyonlar konusunda kritik bir eşikten geçtiğimiz bir gerçek..

Kamuoyundaki İddialar ve CHP İçerisindeki Tartışmalar

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın devlet adamlığını hedef alan iddiaları ve CHP içerisinde yaşanan tartışmalar üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı
Kamuoyundaki İddialar ve CHP İçerisindeki Tartışmalar
Fırat ın Doğusunda Yeni Bir Asker Harekat Muhtemel mi

Fırat’ın Doğusunda Yeni Bir Askerî Harekat Muhtemel mi?

Fırat’ın doğusunda Rusya’nın doğrudan veya rejim aracılığıyla PKK/YPG ile ilişki içerisine girmesi, Türkiye’nin görmezden geleceği bir durum değildir. Nitekim bunu deneyen ve başarılı olamayan bir ABD örneği de önümüzde durmaktadır.

Devamı

Terör örgütü PYD taraftarları ve ABD Kongresi'nde muhalif kesimlerin sabotaj girişimlerine karşı Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump görüşmesi oldukça olumlu bir havada geçti

Batının terör örgütlerini kullandığı artık komplo teorisi falan değil. Seçilen hedef ülkenin istikrarsızlaştırılmasında, bir bölgeye ya da ülkeye müdahalenin mümkünlük şartlarının oluşturulmasında ya da coğrafyaların yeniden dizaynında terör örgütlerinin bir enstrüman olarak kullanıldığını Batılılar saklamıyor.

Barış Pınarı Harekâtı’nı pek çok cephede yürütmek durumunda kalan Türkiye, bir yandan sahada operasyona devam ederken bir yandan da terör örgütü PKK/YPG’yi işbirliği yapacakları bir aktör olarak gören ülkelerden gelen baskıları göğüslemek zorunda.

Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Yusuf Özkır, PKK’nın Barış Pınarı Operasyonunu manipüle etmek için medyada yaptığı propaganda çalışması üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Tarihsel olarak Türkiye konusunda bagajları bulunan Amerikan medyası, gelinen noktada, hukuki bir sınır veya gazetecilik ilkesi tanımaksızın, Türkiye karşıtı mesajların hedef kitleyle paylaşılabildiği bir zemine saplanmış durumda.

6-8 Ekim Olayları’nda ne oldu? 6-8 Ekim Olayları’nın arka planında ne vardı? Siyasi partilerin olaylara yönelik tepkileri nasıl gerçekleşti? 6-8 Ekim Olayları’nın bilançosu neydi? 6-8 Ekim Olayları’nın Türkiye siyasetine etkisi ne oldu?

Prof. Dr. Kemal İnat: 'Uluslararası ilişkilerde güç politikası uygulanması, güce dayalı dayatmalar yeni değil. Savaş, darbe desteklemek ya da medya manipülasyonları gibi güç kullanımları eskiden beri vardı. Hukukun güç politikasının bir aracı olarak kullanılması da yeni değil. Yeni olan ABD’nin iç hukukunu uluslararası hukuk yerine koyarak diğer aktörlere dayatması.'

On yedi yıldır iktidarda olan AK Parti'nin dış politikada ortaya koyduğu performans birçok söylem, farklı politik tercihler ve değişim hatları barındırıyor. Türkiye'nin AB'ye tam üyelik statüsü de AB ile kapışması da, ABD ile ilişkilerin gelişmesi de "eksen kayması" yaftalaması da, Afrika açılımı da Suriye'de askeri harekat yürütülmesi de bu zaman zarfında gerçekleşti. Kimi zaman birbiri ile taban tabana zıtmış gibi görünen bu söylem ve politikalardan biri ya da birkaçı merkeze alınarak AK Parti'nin dış politika çizgisi eleştiriye tabi tutuldu ya da övgüye mazhar oldu.

ABD Başkanı Donald Trump, göreve geldiği günden itibaren haksız rekabete neden olduğunu düşündüğü ticari anlaşmaların yanı sıra özellikle Çin'in kur politikalarına yönelik eleştirilerini birçok platformda dile getiriyordu.

Perşembe günü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 'Radyo, Televizyon ve İsteğe Bağlı Yayınların İnternet Ortamından Sunumu Hakkında Yönetmelik' kamuoyunda yoğun biçimde tartışılmakta..

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, son zamanlarda Suriyeli mülteciler üzerinden toplumsal gerginliğin arttırılmaya çalışılması üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Dünyada sol ve sola yakın siyasal duruşların genellikle mülteciler gibi dezavantajlı gruplara toleranslı olduğu varsayılır. Ancak, hem Türkiye’de hem de Batı'da, yabancı olanlar Müslüman ya da Müslüman coğrafyanın içinden geliyorsa, gösterilen tepki mülteci karşıtlığı boyutunu hızla aşarak yabancı düşmanlığına dönüşür.

Suriye'de 2011 öncesine dönmek için ABD, Rusya, Türkiye ve İran'ın tek bir çözüm üzerinde anlaşması gerekir ki, bu şimdilik çok mümkün görünmüyor. Türkiye şimdilik ikinci en iyi seçeneğe yöneliyor. Bu da Kuzey Suriye'de kurulacak bir güvenli bölgeye Suriyelilerin en az bir milyonunu yerleştirmek..