Tüm Yönleriyle Suriye İsyanı

100 binden fazla insanın ölümü, yaklaşık 2 milyon insanın yaralanması ve mülteci durumuna düşmesine neden olan kanlı bir iç savaşın yaşandığı Suriye'yi anlamak için SETA uzmanlarının analizlerini bir arada sunuyoruz.

Devamı
Tüm Yönleriyle Suriye İsyanı
İhvan'ın Düşüşü ve Nahda'nın Geleceği

İhvan'ın Düşüşü ve Nahda'nın Geleceği

İhvan'ın düşüşünün ilk ve en önemli kaybı Arap Baharı'nın demokrasi ve halkın iradesi söylemine getirdiği meşruiyetin örselenmesidir.

Devamı

Kendi içinde demokratikleşen, vesayet ve müesses nizam ile mücadele veren, darbe mirası kalıntılardan kurtulmaya çalışan bir hükümetin bölge ülkelerindeki benzer toplumsal talepleri ve süreçleri desteklememesi düşünülemez.

ABD yönetimi, müdahalenin gerekliliğine kendisini inandırmış gibi görünse de ciddi endişelere de sahip. Çarşamba günü Senato ve Kongre'nin Dış İlişkiler Komiteleri'nde gerçekleşen Suriye tartışmalarına baktığımızda, ABD'nin müdahale konusunda endişeler taşıyan önemli bir kesiminin olduğu anlaşılıyor.

Geçilmedik kırmızı çizgi bırakmayan Esed'in kimyasal silah kullanması sonrasında ABD ve diğer küresel güçlerin müdahaleyi tartışmaları, daha çok uluslararası sistemin meşruiyetini devam ettirme veya güçlendirme kaygısını yansıtmaktadır.

Şimdiye kadar eylemsizlik ve müdahaleden uzak durma temelli oluşan Amerika'nın Suriye politikası, kimyasal silah kullanımı sonrasında daha çok isteksiz bir müdahalecilik ve zoraki bir tepkisellik arasında seyrediyor.

5 Soru: Suriye'ye Muhtemel ABD Müdahalesi

Kılıç Buğra Kanat: Muhtemel bir ABD saldırısı Suriye'deki iç savaşın sona ermesini sağlamayacak. Saldırının Esad'ın konvansiyonel güçlerine darbe vurarak muhalif güçlere bazı ciddi avantajlar sunacağı beklenebilir.

Devamı
5 Soru Suriye'ye Muhtemel ABD Müdahalesi
Tunus'ta Siyasi Kriz

Tunus'ta Siyasi Kriz

Tunus, son yaşanan gelişmelerle istikrarsızlığa sürüklenme riskiyle karşı karşıya kaldı. Son aylarda tansiyonun iyice arttığı ülkede, anayasa çalışmaları iktidarda bulunan muhafazakârlar ile laik kesim arasında yeniden bir diyalog kuruluncaya kadar askıya alındı.

Devamı

Suriye krizinde Rusya'nın pozisyonu ile Mısır darbesinde ABD'nin rolü; Baas katliamlarına verdiği destekle İran'ın pozisyonu ile Mısır darbesine kesenin ağzını açan Körfez'in rolü nevzuhur ekseni anlamamız için kilit rol oynayacak.

Amerikan dış politikasının en iyi gözlemcilerini bile oldukça zor durumda bırakan bu dönemde izlenen politikaların sebebi olarak kimileri Obama'nın dış politika karar verme mekanizmasında ortaya çıkardığı merkeziyetçi ve zor karar veren yapıyı kimileri de Obama yönetiminin retorik ile realite arasındaki derin uçurumu geç anlamasını gösterdi.

Tunus'ta olası bir askeri darbe, içinde marjinalliği barındıran bir seçenek olmakla birlikte Tunus ordusunun siyasi ve ekonomik denklemdeki yerinin ehemmiyetsizliği açısından çok uzak bir ihtimaldir.

Mısır'da yaşananlar sadece bir koltuk mücadelesi değildir. Asıl hedef, Ortadoğu'da dengeleri değiştirecek yeni bölgesel aktörler vasıtasıyla kurulacak olan ittifakların ve oluşumların önünü kesmektir.

8 Temmuz sabahı ordunun Müslüman Kardeşler'e yönelik hunharca uygulamış olduğu katliam, hiç şüphesiz İhvan üzerinde derin, yıkıcı ve onulmaz etkiler bırakacak, Mısır'da farklı toplumsal kesimlerin demokrasiye ve onun uygulanabilirliğine olan inancını da belirgin bir şekilde sarsacaktır.

Mısır'da Mursi'nin fiili Cumhurbaşkanlığı'nın sona ermek üzere olduğu söylenebilir. Ancak Müslüman Kardeşler'in ülke siyasi geleceğinin en önemli aktörü olmaya devam edeceği bir güç mücadelesi başlıyor.

SETA Kahire'de düzenlenen ve Türk-Arap araştırmacıların katıldığı çalıştayda “3. yılında Arap devrimlerinin geleceği” tartışıldı.

SETA bünyesinde yayımlanan Arapça akademik dergi Ru'ye Turkiyye'nin 5. sayısı okurlarla buluştu.

Bugün gelinen noktada Suriye krizi, ilgili bütün aktörler açısından ahlaki ve reel politik bir imtihana dönüşmüş durumda.

Özkan: Libya'da bugün yaşanan saldırı Fransa'nın bölgesel politikalarından bağımsız okunamaz. Özellikle de Ocak ayından beri Fransa'nın Mali'ye yaptığı müdahalenin bir yansıması olarak görmek lazım bu olayı.

Libya'da devlet hizmetinin de dâhil olduğu tam vatandaşlık hakkına kimler sahip olacak? Bugünlerde Libya bu soruya cevap arıyor. Sorunun cevabını ararken ise Kaddafi sonrası Libya kendi geçmişiyle ve eski rejimin aktörleriyle hesaplaşıyor ve bazı gruplar bu hesaplaşmanın siyasi rekabette ön safhaya geçmek için araçsallaştırıldığını iddia ediyor. Şu an Libya'nın gündemindeki en önemli konulardan birisi Kaddafi döneminde vazife almış önemli mevkilerdeki kişilerin yeni dönemde tasfiye edilmelerini öngören Siyasi Tecrit Yasasıdır. Bazı yorumcular bu yasayı Irak örneğinden yola çıkarak 2003 yılında gerçekleşen ABD'nin Irak'ı işgalinden sonra ortaya çıkan “Baassızlaştırma” hareketine benzetiyor. Milli Kongre'nin bu konuda görevlendirdiği bir komisyon bir yasa tasarısı hazırladı ve Kongre'ye sundu. Tasarı toplumun geneli tarafından olumlu karşılanmasına rağmen Kongre'yi oluşturan siyasi oluşumlar, tasarı üzerinde görüş ayrılıkları içindeler. Tasarı Kaddafi'nin 42 yıllık yönetimi döneminde ülkede idari, siyasi, ekonomik ve sosyal hayatın yozlaşmasından doğrudan sorumlu olan kişileri belirlemek için 36 görev kategorisi oluşturdu ve hangi vazifelerde görev yapan kişilerin uzaklaştırılması gerektiğini belirledi. Ancak insan hakları örgütleri ve bazı siyasi oluşumlar belirlenen kategorilerin çok “muğlak ve geniş anlamlı” olduğu kanaatindeler.

Avrupa Birliği (AB)'nin, Suriye meselesine yaklaşımına bakıldığında, karşımıza ortak tutum sergilemekten aciz bir AB tablosu çıkıyor. Bu tablodaki en büyük ayrışma ise İngiltere ve Fransa ile bu iki ülkenin karşısında konumlanan Almanya arasında yaşanıyor.