CHP'nin 2019'a giderken kullanmayı düşündüğü başlıca sermayelerden biri irtica söylemiydi. Bir başka deyişle CHP, Erdoğan karşıtlığı siyasetini laiklik vurgusu üzerinden yürütmek istiyordu. Laik-dindar dikotomisi CHP için yarayışlı bir malzeme olarak kurgulanmıştı.
Devamı
Erken Cumhuriyet döneminden itibaren, devletin ve dolayısıyla iktidarın sahipliğini kendisinde gören çevreler, çerçevesini yine kendilerinin belirlediği “modernleştirici paradigma” etrafında bir “makbul vatandaşlık” tanımı yaptılar. “Modernleştirici paradigma” etrafında oluşturulan “Kemalizm” “biz” ve “öteki” düşüncesi etrafında “dışlayıcı pratiklerin” hâkim olduğu bir kimliğe dayanmaktaydı.
Devamı
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın törende "CHP gibi amorf bir partinin Atatürk'ü milletten kaçırmasına müsaade etmeyeceğiz" cümlesi de resmi yaklaşımın ifadesiydi. AK Parti'nin Atatürk'ü "bir ortak değer olarak" sahiplenmesi kimilerince "Atatürkçülük açılımı" ya da "manifestosu" olarak yorumlandı.
Müslüman Türk olduğu yerde durmaktadır ancak Cumhuriyet'in onunla mesafesi kapanmıştır, devlet ona yaklaşmıştır..
Hegemonya her ne kadar belirli bir toplumsal sınıfın diğerleri üzerindeki hakimiyetini ifade ediyor olsa da bu durum hiçbir zaman tam anlamıyla gerçekleşmemektedir. Hegemonya tesisi iddiasında olan ve bu yönde ideolojik araçlarla sivil toplumu domine eden hakim sınıf her zaman “karşı hegemonya” girişimleri ile yüzleşmek durumundadır.
Almanya'da kaçak yaşayan Can Dündar'ın müftülere nikah kıyma yetkisi verilmesi üzerine Almanlara görüşlerini paylaşmış. Tüm nikah sürecini bildiği halde düpedüz yalanlarını ardı arkasına sıralamış..
Nikâh kıyma yetkisi ile ilgili esas sorun, meselenin Meclis gündemine geldiği günden bu yana bazı çevrelerin her türlü dezenformasyon ve manipülasyonla düzenlemeye karşı çıkmaları.
Devamı
Yapılan düzenleme ne medeni nikâhı ne de evliliğin resmi evlendirme memuru önünde yapılacağı ilkesini kaldırmaktadır. Sadece evlendirme memurları arasına müftüyü eklemektedir.
Devamı
Herkesin derdi bu memleketin halinin ahvalinin önünde. Yaşadığımız yerden habersiziz gibi!
CHP bu kafayla devam ederse 2019'daki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde toplumun yüzde elli birinin desteğini alabilir mi?
Yetim malına el koyar gibi gasp ettiğiniz Türkiye'den bir tek sizin değil herkesin Türkiye'sine! Zorunuza giden de bu ya...
Histeri derecesine varan Erdoğan karşıtlığının, siyaset yapma imkanlarını tıkadığı ve Türkiye’deki demokratikleşme mücadelesine katkıda bulunmadığını söylemek gerek.
Türkiye bu sefer onun bunun tarafında yer almak yerine kendi tarafını inşa ediyor. Tüm kavga gürültünün, tozun dumanın nedeni de bu!
Gazeteciler genelkurmay başkanlarını eşleri başlarını örttüğü için değil siyasilerin işlerine karıştıkları zaman eleştirmedikçe basın özgürlüğünde de mesafe kat edemeyiz.
Kemalizm'in toplumsallığı kolayca yabana atılacak ve yok sayılacak kadar kısıtlı değil.
Siyasal iletişimin sadece seçimden seçime gündeme gelen bir uğraş değil, seçim zamanları haricinde de titizlikle üzerinde durulması gereken bir iş olduğunu AK Parti uygulaması ile gösterdi.
Erdoğan kimliğine yapılan eleştirilere karşı rol yapmadıkça, sözde 'yüksek kültür'ün kodlarını benimsemeyip aksine ısrarla olduğu gibi göründükçe, eleştiriler artarak iyice irrasyonelleşiyor.
AK Parti'nin önünde 2019'da yapılacak ve telafisi olmayan iki kritik seçim bulunmaktadır.
Olsun be... Çok şükür devrimciyiz...
Toplum normalleşmeden, olması gereken yere gelmeden, toplumu oluşturan alt gruplar bulundukları yeri kabullenip sindirmeden Mustafa Kemal'i fanileştiremeyiz.
Yıllarca bu memlekette dindarları aşağılayanlar şimdi İslamofobinin zararlarından bahsediyorlar. Avrupa'da, Amerika'da İslamofobinin yükselişinden duydukları endişeyi dile getiriyorlar. Yetmiyor devleti, hükümeti göreve çağırıyorlar.