Fanatizmle Bir Arada Yaşanır Mı?

Gülen hareketi ya tekrar Türkiye merkezli hale gelecek ve sivilleşecek ya da yarı mistik -radikal bir cemaat olarak kamu vicdanında mahkûm edilecek.

Devamı
Fanatizmle Bir Arada Yaşanır Mı
Ümit ve Müjde Siyasetine Karşı Korku ve Tehdit Stratejisi

Ümit ve Müjde Siyasetine Karşı Korku ve Tehdit Stratejisi

İhsanoğlu, toplumsal rızaya neye karşı olduğu, neyin değişmesine müsaade etmeyeceği, ne tür korku ve tehditlerin Türkiye'yi beklediği gibi bilindik eski anlatıya vurgu yaparak talip oluyor.

Devamı

Felsefi bir derinliğe ve soyutlama kabiliyetine ihtiyaç duymaksızın, sadece modern Türkiye tarihinde davaların ‘ne işe yaradığını' anlayacak basiretleri olsaydı, iş bu denli raydan çıkmazdı.

İhsanoğlu'nun Erdoğan-karşıtlığı üzerinden kendisine bir imaj inşa etme sürecini bırakıp, bunun yerine kim olduğu, neyi temsil ettiği ve nasıl bir Türkiye vizyonuna sahip olduğunu Türkiye toplumuna anlatması gerekir.

Son bir kaç haftadır, laik kesimlerin ilgisini çeken, sol-liberal kesimleri ise bir kez daha heyecanlandıran Demirtaş görüntüsünün neyi, kimi ve ne kadar sahih temsil ettiği önemli bir sorun.

Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığına adaylığı "yeni Türkiye" karşısında direnen yapıların "eski rejimi" restore etme çabalarını ve beklentilerini geri dönülemez şekilde kesintiye uğrattı

Üçüncü Yol Mümkün mü?

Meclis'te temsil edilen siyasi partiler, sahici bir toplumsal tabana sahipler. Seçimlere katılımın ve seçmenlerin parti sadakatinin yüksekliği buna işaret ediyor.

Devamı
Üçüncü Yol Mümkün mü
Çözüm Sürecinden Stratejik İttifaka

Çözüm Sürecinden Stratejik İttifaka

Kemalist ulus-inşa projesinin mağduru olmuş iki büyük toplumsal aktörün -Kürtler ve dindarlar- ittifakı, eski Türkiye'nin çöküşünü de yeni Türkiye'nin kuruluşunu da hızlandıracaktır.

Devamı

Erdoğan karşıtlığı temelinde öne sürülen uzlaşmacı bir proje olarak İhsanoğlu'nun adaylığı yeni bir döneme işaret ediyor.

Muhalefet ilk defa halkın direkt olarak seçeceği Cumhurbaşkanlığı için neden toplumsal karizması böylesine düşük ve siyasi temsil kabiliyeti zayıf birisini aday gösterdi?

CHP ve MHP, cumhurbaşkanlığı seçim propagandalarında yeni bir işbölümüne yönelecek gibi görünüyor. Ana strateji Erdoğan ve AK Parti karşıtlığına dayalı kutuplaştırıcı dili İhsanoğlu'nun adaylığı ile yeni bir evreye taşımak.

SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, CHP ve MHP'nin Cumhurbaşkanlığı Seçimi için 'çatı aday' olarak Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu'nu göstermesini değerlendirdi.

Muhalefetin Türkiye gibi siyasetin sahici bir zeminde yapıldığı bir ülkede "toplumsal kucaklayıcılık veya toplumsal mutabakat" gibi muğlak bir söylem ile aday arayışına girmesi garabettir

İlk turu 10 Ağustos'ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı Seçimleri bağlamında yeni cumhurbaşkanlığı seçim sistemi, siyasi partilerin bu seçime yönelik stratejileri ve seçimlerde yarışan adaylara yönelik SETA uzmanlarının yorum ve analizlerini bir arada sunuyoruz…

SETA Ankara Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, muhalefet partilerinin Yeni Türkiye'nin değişim sürecine direnç göstermemeleri gerektiğini belirterek, laiklik ve milliyetçilik ilkesinin yumuşatılmasına destek vermelerinin oy oranlarını artıracağını da belirtti.

Onca dezavantaja rağmen Ak Parti'nin kaybetmemesinin, muhalefetinse kucakladığı onca avantaja rağmen kazanmamasının en önemli nedeni, siyasi partilerin cari pozisyonlarını revize etmemeleridir.

Türkiye demokrasisi büyük bir badireyi daha atlatmış oldu. Onca manipülasyona, illegal kampanyaya, kışkırtmaya, etik-dışı müdahaleye rağmen siyaset kazandı.

Türkiye'de sıhhatli bir siyasal alan ve kültürün varlığını teminat altına alabilmek adına, diğer düşünce akımları ve siyaset teklifleriyle birlikte İslamcılığı da kavramsal dolayımı, tarihsel birikimi ve düşünsel zenginliği ile birlikte ele almak durumundayız.

Devlet şeffaflaşırken, toplumsal ve dini hareketler de şeffaflaşmalı. Şeffaflaşabilmeli. Ama devletin dini alanla ilgili yasal mevzuatını tekke ve zaviyelerle ilgili kanunun belirlediği bir ortamda bunu sağlamak mümkün değil.

Gülen Hareketinin radikal muhalefeti ve 17 Aralık süreci ile yükselen sert dini söylem, Türkiye'deki din-siyaset ilişkisi ve demokratik kültürün dönüşümü üzerinde önemli etkileri olacak yeni bir dönemin habercisidir.

Gülen Cemaati'nin genel Türkiye dış politika anlayışı ile Kürt meselesine yaklaşım biçimi onun hem Kemalist paradigma hem de Türkiye İslamcılığının ana damarı ile kurduğu ilişkiye ışık tutacaktır.