SETA Enerji Araştırmaları Direktörü ve Sakarya Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Prof. Dr. Kemal İnat, Yunanistan’ın Türkiye ile Libya arasında imzalanan "Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası"nı geçersiz kılmak için Birleşmiş Milletler'e başvurusuna ilişkin, "İki ülke arasında uluslararası hukuka uygun bir şekilde imzalanan bir mutabakatı geçersiz kılmak ne Yunanistan'ın işidir ne de BM'nin. Çünkü Libya'yı temsil etmek hakkına sahip olan meşru Trablus hükumeti ile Türkiye arasında imzalanmış bir mutabakat söz konusudur." dedi.
Devamı
Türkiye ile Libya arasında imzalanan mutabakatın Yunanistan’ı ve ona destek veren ülkeleri çok rahatsız ettiği görülüyor, ancak adaların deniz yetki alanlarının sınırlı olacağına dair çok sayıdaki uluslararası yargı kararı Ankara ile Trablus arasında atılan bu adımı destekliyor.
Devamı
Türkiye'ye yönelik tehditlerin kaynağı bu kadar netken stratejik hedeflerde uyumsuzluk göstermek ülkenin ulusal çıkarlarına büyük darbeler vurur..
Batı medyasında güçlenmekte olan yeni bir eğilim var. "Madem Erdoğan gitmiyor, dört yıl daha iktidarda, o halde ne yapmalıyız?" sorusuna cevap aranıyor.
Akdeniz’deki son gelişmeler 'enerji oyunu' çerçevesinde değerlendirilebilir mi? Türkiye’yi dışlayarak enerji kaynaklarının pazarlanması mümkün mü? Doğu Akdeniz’de bulunan gazın East-Med Boru Hattı ile Avrupa’ya taşınma ihtimali nedir? AB’nin Doğu Akdeniz’deki jeopolitik oyunda tutumu nedir? AB/Avrupalılar Doğu Akdeniz’de nasıl bir tutum takınmalı?
Mesele sadece Türk- Amerikan ilişkilerinin geleceğine dair kaygılarla alakalı değil. Önemli bir NATO ülkesinin örgütün diğer önemli ülkesini ortak F-35 programından çıkarmasından da fazlası var.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, İspanya'nın başkenti Madrid'de "Küresel ve Bölgesel Gelişmeler Karşısında Türk Dış Politikası" başlıklı bir panel düzenledi.
Devamı
Gündemin birbiriyle bağlantılı ve seçime etkide bulunacak dört konusu..
Devamı
Dün, Ankara'da iki günlük NATO Konseyi Toplantısı başladı. Bu toplantı, S-400 alımı ve Doğu Akdeniz'de sondaj konularının Washington ve Ankara arasında gerilim oluşturduğu günlere denk geldi.
2009 yılında yayın hayatına başlayan Türk Dış Politikası Yıllığı, bu eser ile birlikte onuncu kitabına ulaştı.
Doğu Akdeniz bölgesi son dönemde Türkiye’nin yakın çevresinde önemli gelişmelere sahne oluyor. Bu durumun başlıca se-bebi, bölgenin özellikle petrol ve doğalgaz bağlamında ciddi bir rezerv potansiyeli barındırmasının ortaya çıkması.
Doğu Akdeniz coğrafyasında keşfedilen hidrokarbon rezervlerinin önemli bir kısmına sahip olan ülkeler, Türkiye’nin yer almadığı denklemler üzerinden politikalarını sürdürüyor.
SETA Güvenlik Araştırma Direktörü Murat Yeşiltaş, “2003’ten sonra Pentagon’da yapılan planlar ve çizilen haritalar Türkiye’nin dik duruşuyla çöpe gitti. Yani Ortadoğu’yu bölüp parçalama hayalleri suya düştü” dedi....
Avrupa’nın, enerji konusunda Rusya’ya olan bağımlılığını azaltacak doğalgaz potansiyeline sahip olan Doğu Akdeniz’e yönelik politikasına baktığımızda GKRY ve Yunanistan’ın hukuksuz adımlarını cesaretlendirecek bir tavır görürüz.
Ortaya çıkan jeopolitik resim Rusya ve Türkiye arasında bir işbirliğini davet ediyor.
İİT İstanbul Zirvesi'nin sonunda Dönem Başkanı Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas ve İİT Genel Sekreteri Yusuf bin Ahmet Useymin ortak basın toplantısı düzenledi. Zirvede kabul edilen sonuç bildirgesi bazı önemli hususları içeriyor. Bunları aşağıdaki şekilde sıralamak mümkündür:
Ülkeyi dün de bugün de kaosa sürüklemek isteyenlerin göremedikleri çok daha büyük bir gerçek ve teselli vardır: İyiye ve kötüye verilecek nihai karşılıkların belli bir zaman hududu yoktur.
SETA İstanbulda düzenlenecek panelde, KKTCnin mevcut uluslararası hukuktan kaynaklanan iddiaları tarihsel gelişim süreci çerçevesinde ele alınacak.
Kıbrıs'ta yoğunlaştırılmış görüşmelerin yeni turu devam ediyor. Klişe bakış açısı ile bu görüşmeler yıllardır devam ediyor ve çıkmaz sokakta sona ermeye mahkûm. Annan Planı oylaması sonrası Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) AB nezdinde inisiyatifi ele geçirdi ve görüşmeleri oyalama mantığı ile gerçekleştiriyor. Kıbrıs sorununu iç siyasette muhalefet aracı olarak görenler, mevcut Kıbrıs politikasının başarısızlığından dem vuruyorlar. Zaten önümüzdeki aylarda Kuzey Kıbrıs'ta seçimler yapılacak ve görüşmeleri sürdürme yanlısı Cumhurbaşkanı Talat'ın başarısız olmasıyla diplomatik süreçler rafa kaldırılacak.Kıbrıs ile ilgili olumsuz perspektif yeni dış politikayı ve sorun çözme dinamiklerini anlamamaktan ya da kasıtlı göz ardı etmekten kaynaklanıyor. Annan Planı sonrası Türk dış politikası Kıbrıs sorununu Birleşmiş Milletler çerçevesi asıl olmak üzere çok boyutlu ve dinamik bir süreçle ele almaya başladı. BM planına "evet" demenin sağladığı etik ve psikolojik üstünlük hızla kullanıma sokuldu.
Türkiye'nin yoğun gündemi arasında Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, geçtiğimiz hafta Türkiye'ye gelerek bir dizi üst düzey görüşme gerçekleştirdi. Kıbrıs sorunu, AB ile ilişkileri yavaşlatan, Türkiye-NATO-AB ilişkilerini geren nitelikleriyle Türk dış politikasının öncelikleri arasında yerini korumakta. Bu sorun aynı zamanda Türkiye'nin bölgesinde geliştirdiği sivil / ekonomik güç imajına zarar veriyor. Öte yandan sorunla en fazla yüzleşenler, doğrudan sonuçlarına maruz kalanlar ise Kuzey Kıbrıs Türk toplumu.
Tren kazası, raydan çıkma, duraklama, dondurma, vs. derken Türkiye’nin AB üyeliği belirsiz bir istikamette ilerliyor. Kıbrıs meselesinden dolayı müzakere sürecinin yavaşlatılması, bundan sonraki dönemle ilgili önemli ipuçları veriyor. Bu belirsizlik ve gerginlik ortamında AK Parti hükümeti AB üyeliği konusunda eski heyecan ve kararlılığını muhafaza edebilecek mi? Bugün Kıbrıs diyen AB, yarın başka konularda ayak diretecek ve müzakere sürecini fiilen sona erdirecek mi?Limanların açılması ve dolayısıyla Kıbrıs meselesinden dolayı müzakerelerin askıya alınması iki ihtimali gündeme getiriyor: Ya AB, çok ilkeli ve tutarlı bir politika izliyor ve temel prensiplerden taviz verilmeyeceğini söylüyor ya da AB’nin, Türkiye’nin üyeliği konusunda hala büyük şüpheleri var.