Muhalefet, Libya’ya Türkiye’nin asker göndermesine karşı çıktı. Sadece asker göndermeye değil, Libya’da uluslararası anlamda tanınan Feyaz Serrac liderliğindeki Ulusal Mutabakat Hükûmeti ile anlaşma yapmasını da sorun olarak gördü.
Devamı
Türkiye ve Rusya Libya'da savaşan taraflara Cumartesi gününden itibaren geçerli olmak üzere bir ateşkes çağrısı yaptı. Ulusal Mutabakat Hükümeti çağrıyı olumlu karşıladığını açıklasa bile Hafter cephesinden henüz ses yok..
Türkiye'nin Doğu Akdeniz politikası Libya'ya yönelik adımları Washington'da uzmanlarca değerlendirdi.
Türkiye’nin Doğu Akdeniz hamlesine giden sürecin aktörlerinden biri olan Türkiye’nin Libya Özel Temsilcisi Emrullah İşler, “Türkiye ve Libya arasında imzalanan anlaşma Türkiye’yi dışarıda bırakarak kurulmak istenen enerji denklemini bozmuştur. Bu mutabakatla Türkiye’nin mavi vatan sınırlarının koordinatları hukuken koruma altına alınmıştır” dedi.
Berlin'de düzenlenmesi beklenen toplantının tarihi de netleşmemekle birlikte Libya krizine dahil bir çok uluslararası aktör Türkiye'nin tezkere kararı sonrası politikasını güncelleme ihtiyacı duymuştur. Dolayısıyla Libya krizine müdahil uluslararası aktörlerin tavrına ve sahadaki gelişmelerin dikkatlice takip edilmesi gecikme yaşanmaksızın hareket edilmesi gerekmektedir.
Devamı
Libya tezkeresi TBMM Genel Kurulunda 184'e karşı 325 oyla kabul edildi. AK Parti, MHP ve BBP tezkereyi desteklerken başta CHP olmak üzere muhalefet bloku ise teklife karşı çıktı.
Devamı
Türkiye bugüne kadar pek çok kereler farklı bölgelere farklı görev tanımlarıyla asker göndermiştir. İlk olarak 1950'de BM şemsiyesi altında Güney Kore'ye muharip unsurlar gönderen Türkiye o günden bugüne Bosna Hersek'ten Afganistan'a, Somali'den Katar'a kadar geniş bir coğrafyada askerlerini konuşlandırmıştır.
Ankara, 27 Kasım'da iki mutabakat imzaladığı UMH'nin Hafter güçleri tarafından yıkılmasını hem Libya ve çevresinin istikrarsızlaşması hem de kendi milli çıkarları açılarından tehdit olarak görüyor.Yani Libya'nın geleceği, jeopolitik anlamda güvenliğimizin merkezinde bulunuyor.
Tezkerenin arka planı nedir? Tezkerenin içeriği ve gerekçesi nedir? Tezkere Türkiye’nin hedefleri bağlamında nasıl değerlendirilebilir? Tezkere uluslararası hukuka uygun mudur? Türkiye’nin Libya’ya asker göndermesinin Libya krizini nasıl etkiler?
2019 yılında, çok ciddi sorunları göğüslemek zorunda kalan Türkiye, ABD ve Rusya gibi zorlu aktörler karşısında kendi çıkarlarını önceleyen dış politika adımlarını atarak bağımsız bir ülke olduğunu ve baskılar karşısında ayakta kalıp ileriye doğru hamle yapabildiğini (Suriye, Doğu Akdeniz) ispatladı.
Analizde Doğu Akdeniz’deki deniz yetki alanı sorunları Türkiye ile Libya arasında imzalanan mutabakattan kaynaklanan yeni gelişmeler çerçevesinde irdelenmektedir.
Suriye başta olmak üzere Irak, terörle mücadele, bir bütün olarak Akdeniz havzası, Kıbrıs ve Libya Türkiye'nin ulusal, bölgesel ve küresel düzeyde kademeli ancak esnek bir dış politika ve güvenlik stratejisine sahip olmasını zorunlu kılıyor.
Doğu Akdeniz giderek dış politika gündemimizin merkezine yerleşiyor. Ankara, KKTC'nin haklarını korumak amacıyla sadece Kıbrıs çevresinde donanmasını bulundurmuyor. İnsansız hava araçlarını Geçitkale'de konuşlandırdı, deniz üssü kurulmasından da bahsediliyor..
Libya'nın bu hesapta nasıl kilit bir rol oynadığını merak edenler yüzyıl önce Osmanlı subaylarının kendi imkanlarıyla Libya'ya neden gidip savaştıklarına ve bu savaşı kaybedince neleri kaybettiğimize dönüp bir baksın.
Hemen her konuda sosyal duyarlılığıyla öne çıkan kimi sanatçı ve siyasiler halen daha görmezden gelse de sanatçılardan siyasilere pek çok kanaat önderi annelerin sesini duydu, duyurdu.
SETA Enerji Araştırmaları Direktörü ve Sakarya Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Prof. Dr. Kemal İnat, Yunanistan’ın Türkiye ile Libya arasında imzalanan "Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası"nı geçersiz kılmak için Birleşmiş Milletler'e başvurusuna ilişkin, "İki ülke arasında uluslararası hukuka uygun bir şekilde imzalanan bir mutabakatı geçersiz kılmak ne Yunanistan'ın işidir ne de BM'nin. Çünkü Libya'yı temsil etmek hakkına sahip olan meşru Trablus hükumeti ile Türkiye arasında imzalanmış bir mutabakat söz konusudur." dedi.
Türkiye ile Libya arasında imzalanan mutabakatın Yunanistan’ı ve ona destek veren ülkeleri çok rahatsız ettiği görülüyor, ancak adaların deniz yetki alanlarının sınırlı olacağına dair çok sayıdaki uluslararası yargı kararı Ankara ile Trablus arasında atılan bu adımı destekliyor.
Türkiye'ye yönelik tehditlerin kaynağı bu kadar netken stratejik hedeflerde uyumsuzluk göstermek ülkenin ulusal çıkarlarına büyük darbeler vurur..