Kıbrıs sorununun geçmişi, yaşanan sürtüşmeler hatta çatışmalar ve geçmişin acı tecrübeleri, iki devletli çözümün federal bir yönetime göre avantajları olacağını, hatta neredeyse kaçınılmaz olduğunu göstermektedir. Daha ziyade federasyona dayalı çözümü esas alan müzakerelerden hiçbir sonuç ortaya çıkarılamadığı gibi bu süreçte yaşanan olaylar, yapılan açıklamalar ve Kıbrıs Rum Kesimi'nin Garanti Antlaşması'na aykırı bir şekilde AB'ye tam üye olması, artık bir kez daha federasyon müzakereleri yapmanın anlamsız olduğunu açıkça göstermektedir.
Devamı
"Gün gelecek, dünyanın tüm sorunları Türk Devletleri Teşkilatı ile istişare yoluyla çözülecektir". Bu söz Türk Devletleri Parlamenter Asamblesinin (TÜRKPA) 13. Genel Kurul toplantısı dolayısıyla Bakü'de bulunan Türk Devletler Teşkilatı (TDT) meclis başkanları kabulünde sayın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından söylendi. Sayın Aliyev, Türk Devletlerinin mevcut potansiyelin dikkate alarak böyle bir ifade kullandı. O nedenle bu ifade hamasi duygularla söylenmiş bir söz değil, Türk Devletlerinin gerçek potansiyeline dikkat çeken bir tespittir.
Devamı
Alanında yetkin ve söz sahibi araştırmacıların katkı verdiği eserimiz Türk dış politikasının nabzını tutmaya devam ediyor. 2009 yılında yayın hayatına başlayan Türk Dış Politikası Yıllığı, bu eser ile birlikte on beşinci kitabına ulaştı.
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis 13 Mayıs'ta Türkiye'ye ziyaret gerçekleştirecek. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 7 Aralık 2023 tarihinde yaptığı görüşmeler ve yapılan antlaşmalar sonrasında iki ülke arasındaki pozitif gündemin sıcak tutulduğu görülüyor. "İhtiyatlı iyimserlik" ile "aktif diplomasi" şeklinde tarif edilebilecek ikili ilişkilere bu ziyaretin katacağı ivmeyi analiz etmekte fayda var.
Türkiye Yüzyılı diğer coğrafyalarda da dış politikadaki hamlelerle pekişiyor
Uluslararası sorunları çözmek ve küresel güçlerin yıkıcı etkilerinden kurtulmak amacıyla başlatılan bölgeselleşme süreçleri hem küresel güç rekabetinin sertliğini yumuşattı hem de bölgesel güçlerin uluslararası siyasette daha bağımsız bir politika izlemelerini sağladı.
Erdoğan'ın yirmi yıllık diplomasi tecrübesi ve Türkiye'nin son yıllarda sert ve yumuşak güç anlamında inşa ettiği kapasite çok değerli.
Devamı
Bu seyahatin ekonomiden daha fazlasına karşılık geldiği ve Türkiye- Körfez ilişkilerinde yeni bir döneme geçişin işareti olduğu söylenebilir.
Devamı
Erdoğan'ın Azerbaycan ziyaretinde Şuşa Beyannamesi hedefleri ve ortak bir gelecek vizyonu doğrultusunda, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki müstesna ilişkileri tüm boyutlarıyla daha da ileriye taşıma konusunda yüksek düzeyde somut bir irade oluştuğu görülmüştür.
Şuşa Beyannamesi'nin iki yıllık muhasebesini yapmadan önce, sahadaki bazı gözlemlerimi aktarmak yerinde olacaktır.
Her iki başkent de Erdoğan'ın seçim zaferi ile kendi kaderi arasında yakın bağlantı görüyor. Bu özdeşleştirme KKTC ve Azerbaycan ile sınırlı değil. Malum, Balkanlar, Kafkaslar, Orta Asya, Körfez, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki halklar Mayıs 2023 seçimlerini yakından takip etti.
Alanında yetkin ve söz sahibi araştırmacıların katkı verdiği eserimiz Türk dış politikasının nabzını tutmaya devam ediyor. 2009 yılında yayın hayatına başlayan Türk Dış Politikası Yıllığı, bu eser ile birlikte on dördüncü kitabına ulaştı.
Bu analiz Türkiye’nin uluslararası insani yardımlarının yansımalarının anlaşılması bağlamında 6 Şubat depremlerinin sonrasında ülkemizin gördüğü uluslararası desteği çeşitli yönleriyle ele almaktadır.
Çavuşoğlu, Yunanistan'ın Doğu Ege'de gayri askeri statüdeki 16 adayı silahlandırdığını belirterek 'Bu durum bizim güvenliğimiz için tehdit. Yunanistan'ın uluslararası hukuka uymasını ve gayri askeri statüyü yeniden tesis etmesini istiyoruz' dedi.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından düzenlenen 'Ege ve Doğu Akdeniz'de Türk Dış Politikası' panelinin uzmanları, Türkiye-Yunanistan arasındaki sorunların hukuki ve uluslararası ilişkiler boyutlarını ele aldı.
Türkiye bugüne kadar pek çok kereler farklı bölgelere farklı görev tanımlarıyla asker göndermiştir. İlk olarak 1950'de BM şemsiyesi altında Güney Kore'ye muharip unsurlar gönderen Türkiye o günden bugüne Bosna Hersek'ten Afganistan'a, Somali'den Katar'a kadar geniş bir coğrafyada askerlerini konuşlandırmıştır.