Bol yükseltili memleketimizde bisiklet kullanmak pratik olarak mümkün değil! Onun için Türkiye'de değil siyasetçi herhangi bir meslek erbabı bile işe bisikletle gidemez..
Devamı
Batı siyasetini bekleyen esas tehlikenin aşırı sağın yükselişini durdurmak isteyen ana akım siyasetçilerin aşırı sağın gündemine teslim olarak aşırı sağcılaşmaları olduğu açıktır.
Devamı
Referandum tiyatrosundan evet oyu da çıktı. Barzani'nin referandum öncesindeki rahatlığından eser yok. Bağımsızlık ilan etmenin kolay iş olmadığını nihayetinde anladı.
Irkçı şiddet yeni bir boyuta taşınıyor. Irkçılığın, faşizmin hayaleti dünyayı esaret altına alıyor.
2015 yılından beri periyodik olarak her yıl yayınlanan Avrupa İslamofobi Raporu’nun amacı Avrupa’daki İslam düşmanlığının yayılma trendini ülke bazında analiz etmek ve belgelemektir.
Almanya'nın Türkiye siyasetinin maalesef korkuların şekillendirdiği duygusal ve irrasyonel bir noktaya savrulmuş olduğunu tespit etmemiz gerekmektedir.
Türkiye siyasetinde İstanbul, her siyasi parti için önemli olmakla birlikte Erdoğan ve AK Parti belediyeciliği açısından çok daha derin anlamlar taşımaktadır.
Devamı
Seçimler öncesi açıkça kendini belli eden yükselişine rağmen AfD’nin zaferi, sanki beklenmeyen bir gelişmeymişçesine, "Almanya’da bu nasıl olabildi?” kabilinden şaşkınlık ifade eden sorular eşliğinde tartışılıyor.
Devamı
Histeri derecesine varan Erdoğan karşıtlığının, siyaset yapma imkanlarını tıkadığı ve Türkiye’deki demokratikleşme mücadelesine katkıda bulunmadığını söylemek gerek.
18 milyon öğrencinin olduğu eğitim sisteminde adalet ve eşitlik merkezli istikrarın sağlanması, geçmişten gelen ve kökleşmiş yapısal sorunlar ile mücadele edip sistemi iyileştirmek gerçekten güç.
Türk seçmen sandığa gitmeli ve oy oranlarına dâhil olarak özellikle kimi seçmediği noktasında Alman siyasetine ciddi bir mesaj vermelidir.
Türkiye Cumhuriyetinin 100. yılına erişeceği 2023’e giderken, eğitim politikalarında odaklanmamız gereken asli meselemiz yöntem: Reform mu, restorasyon mu?
Göçmenler üzerinden normatif bir düzlemde yürütülen güvenlik odaklı seçim vaatleri, aşırı sağın elini kuvvetlendirmekte ve Alman kamuoyunu aşırı sağcı söylemlere karşı duyarsızlaştırmaktadır.
Arakan için de, Filistin için de, dini dili ne olursa olsun yeryüzündeki bütün mazlum halklar için de sesini yükselten bir Türkiye var!
Devletler bir diğer devletle olan ilişkilerini birbirlerinden elde edeceği ihtiyaçlarına göre değil, kendi kapasitelerine göre belirler.
Almanya'daki gözlemimiz Türkiye söz konusu olduğunda Almanların alışık olduğumuz rasyonel ve soğukkanlılığı bir kenara bırakarak aşırı bir duygusallık ve öfke içerisinde hareket ettikleri yönündedir.
Kemalizm'in toplumsallığı kolayca yabana atılacak ve yok sayılacak kadar kısıtlı değil.
Türk toplumu Kemalizm'in listenin başında yer aldığı her türlü siyasi, ekonomik, kültürel vesayetten arınıyor. Kemalizm'in 'yol göstericiliğine' ihtiyaç duymadan kendi yolunda yürüyor.
Türk medyasının bir kısmı her ne kadar kaosa ve karmaşaya neden olacak, düşmanlığı körükleyecek manşetler atsa da devlet ve toplum teröre destek olmadı, sağduyuyu elden bırakmadı.
Gabriel, Bild gazetesine verdiği röportajda "Erdoğan'ın yönetimi devam ettiği sürece Türkiye'nin asla AB üyesi olamayacağını" söyledi.
FETÖ ile mücadeledeki en etkin adım “lider tasfiyesi” olarak gözükmektedir. Bu literatür, etnik temelli ayrılıkçı hareketlere kıyasla dini görünümlü örgütlerde çözülmeyi daha fazla hızlandırdığını göstermektedir.