Katar Krizinin Gidişatı ve Öğrettikleri

Gelinen noktada bir saray darbesi ile Katar Emiri'nin değiştirilmesi ihtimali zayıflasa ve kriz soğumaya başlasa da durum ciddiyetini koruyor.

Devamı
Katar Krizinin Gidişatı ve Öğrettikleri
Körfez in Düşmeyen Katar Tansiyonu

Körfez’in Düşmeyen Katar Tansiyonu

Körfez ülkeleri arasında krizlerin sık sık yaşanmaya başlaması mikro milliyetçiliklerin yükselişe geçmesine de neden olacaktır.

Devamı

Ortadoğu'nun Müslüman bölgesel güçleri büyük bir sınavda. Komşu ülkelerin bölünmesinden ya da oradaki terörist grupların varlığından kaynaklanan tehditlerin kontrolden çıktığı bir aşamadayız.

Türkiye'nin takındığı tavrın krizin sokaklara yansımaması ve Katar elitlerinin parçalanmaması noktasında kritik bir rol oynadığı aşikar.

Ankara'nın bu kritik ortamda Katar'a verdiği destek kuşkusuz gerilimi tırmandırmak ya da bu ülkeyi Körfez ülkeleri ile varılacak uzlaşmadan uzaklaştırma gayreti olarak okunamaz.

Katar Krizi ve Ortadoğu’ya “Trump Etkisi”

Körfez ülkelerinin İsrail ile birlikte "aşırılığa ve İran'a karşı" işbirliği yaptığı bir yere gidiyoruz. Ortaya çıkan yeni güçler dengesi bölgeye bir düzen getirebilmekten uzak.

Devamı
Katar Krizi ve Ortadoğu ya Trump Etkisi
Katar Üzerinden Yeni Bir Denklem mi Kuruluyor

Katar Üzerinden Yeni Bir Denklem mi Kuruluyor?

Hedef, yeni bir denklem kurmaktan ziyade, alışılagelmiş denklemin devam etmesini sağlamak. Denklem değiştirme potansiyeline sahip Katar gibi ülkeleri güçsüzleştirmek.

Devamı

Katar krizi konusunda dört farklı tepki dikkat çekiyor. Duygusal, korkutucu, yayılmacı ve provokatif… Bu dört tepki de abartılı ve Türkiye'yi bir tarafa mahkum etmek isteyen iddialar içeriyor.

Türkiye’nin bu kriz karşısında tansiyonu düşürmeye yönelik çabaları siyaseten de stratejik olarak da doğru bir çizgiye oturdu.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Can Acun, İran’da yaşanan çifte terör saldırısını değerlendirdi.

SETA Strateji Araştırmaları Direktörü Hasan Basri Yalçın Katar krizi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ufuk Ulutaş Körfez ülkelerinin Katar'la diplomatik ilişkilerini kesmesi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Obama'dan Trump'a miras kalan hatalı DEAŞ mücadelesi Ortadoğu'daki ülkeleri terör örgütlerini "vekiller" olarak kullanmaya itti. Bu da "benim teröristim iyi, senin teröristin kötü" yaklaşımını doğurdu.

Siyasi ve ekonomik baskı, Katar’ı bir tercih noktasına getirecektir: Baskılara boyun eğip bölgesel angajmanlarında köklü değişiklikler yapmak ya da baskılara karşı mevcut araçlarıyla direnmek.

Suudi Arabistan Körfez'i doğal alanı olarak gördüğünden Katar gibi kendine has bir dış politika benimseyen ülkeden rahatsız olması şaşırtıcı değil.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Acun, Katar konusundaki gelişmelere ilişkin, "Temel hedef, İhvan'ın bölgeden sökülüp atılması. Türkiye'nin izole edilmesi ve İran'a karşı yapılacak hamleler." dedi.

“Hackleme”nin faturası Katar’a kesilecek. Çünkü El-Uteybe’nin e-mailleri BAE’nin yürüttüğü siyasal mühendislik faaliyetlerinin bir özeti gibi ve merkezde Katar var.

Dış politika konusuna bir işadamı olarak yaklaşan Trump'ın Ortadoğu politikasında şimdilik öne çıkan en önemli husus İran'ı çevreleme politikası.

Suudi Arabistan’ın başını çektiği bir grup Arap ülkesinin İran’ı dizginleme amacı peşinde koşarken, ABD’nin Ortadoğu siyasetinin bir aracı haline gelebilecekleri ihtimalini de göz ardı etmemeleri bölge barışı açısından hayati önemdedir.

Obama dönemi kalıntısı bazı CENTCOM subaylarının perdelemeleri kalkarsa Türkiye ile ABD arasındaki eşgüdümün yapıcı ve kalıcı sonuçları daha net ortaya çıkacaktır.