Kılıçdaroğlu’na Akıl Veren “Dostlar”

CHP’nin 37. Kurultayı Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun partiye yön verme konusundaki hakimiyetini pekiştirmesiyle sonuçlandı. On yıldır seçimlerdeki başarısızlığına rağmen Kılıçdaroğlu her geçen yıl partisini istediği ittifaklara sokabilme gücünü artırdı. "Dostlarla iktidar olmak" kavramlaştırmasıyla da 2023'de Başkan Erdoğan karşısında geniş bir ittifak kurabilmenin hazırlıklarını yürütüyor. Yeni girişiminde İP ve HDP'yi yanında tutmanın yanı sıra DEVA ve GP gibi yeni partileri de ittifaka katma niyetinde. Bunun için partisinin tabanının ve kadrolarının "ideolojik kaygılarına" bekledikleri ilgiyi göstermiyor. Bence Kılıçdaroğlu'nun 2023 hamlesi gerekirse partisi dışından (Gül ya da Babacan gibi) bir çatı adayı önerme esnekliğini içeriyor. Hedefi 31 Mart yerel seçimlerinde yaptığını daha ileriye taşımak. Halbuki son aylarda CHP'ye akıl veren çevrelerde bunun tersine bir cereyan var.

Devamı
Kılıçdaroğlu na Akıl Veren Dostlar
Hilafet ve Atatürk Tartışmalarına Nasıl Bakmalıyız

Hilafet ve Atatürk Tartışmalarına Nasıl Bakmalıyız?

Uzun yıllardan sonra Ayasofya'da ilk Cuma ve bayram namazlarının kılınmasının büyük sevinci içerisindeyiz. Bu sevince ne yazık ki polemiklerin eşlik etmesi Türkiye siyaseti için hiç şaşırtıcı değil. "Hilafet kurumu geri getirilecek" ve "Atatürk'e lanet edildi" iddiaları üzerinden bir bardak suda fırtına kopartıldı. Siyasi spektrumun uçlarındaki çevrelerin radikal siyasi hayallerini biliyoruz. Kimileri hala sosyalizmin iktidara geleceğini tahayyül eder, kimileri de hilafet kurumunun geri dönmesinin Müslümanlar için çözüm olacağını savunur. Ancak iktidar cenahında en üst düzeyde yalanlanan bu iddiaların muhalefetin ana siyasi aktörlerini bu kadar meşgul etmesi normal değildi. Temel saik Ayasofya'nın yeniden camiye çevrilmesinin oluşturduğu atmosferin başka bir ortak değerimiz olan Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ün sahiplenilmesiyle bastırılma çabasıydı. Eğer son aylarda Batı medyasında köpürtülen ve hedefi Türkiye'yi sınırlandırmak olan "sultan, halife Erdoğan" kampanyası ile "dost ittifakı" kurulmadıysa.

Devamı

Cumhuriyetimizi 'güçlü bir milli devlet' olarak yeniden konumlandırmak için Ankara, Osmanlı geçmişi ile barışıyor; normalleşiyor. Etrafındaki bölgelerden gelen tarihi ve coğrafi yükün realitesi ile yüzleşiyor. Dışlayıcı etnik-kültürel milliyetçiliğe ya da küreselci-kozmopolit fırtınalara savrulmadan milli bir duruşu tahkim etmeye çabalıyor.

Burada sorulması gereken soru şu: Ayasofya'nın cami olarak kullanılmaya başlanması kararı iktidarı kaybetme korkusunun mu yoksa iktidar olmanın verdiği öz güveninin bir sonucu mudur?

'Ayasofya'nın dirilişi' bu saatten sonra Türkiye'nin uluslararası sistemde etkili aktör olma hamlelerini sembolize eden bir gerçekliktir.

İhanete Karşı Kıyam ve Diriliş

Devletin içerisine 40 yıldan fazla bir sürede sapkın dinî inançlarla motive edilerek yerleştirilen FETÖ’cüler, 15 Temmuz gecesi milletin tankını, uçağını, silahını kullanarak insanlarımızı cani duygularla şehit ettiler. Bu bağlamda, 15 Temmuz sadece bir darbe gerişimi değildir. Aynı zamanda, terör yöntemleri kullanılarak, uluslararası güçlerin desteği ve iş birliği ile Türk devletini ele geçirmeyi amaçlayan bir işgal girişimidir.

Devamı
İhanete Karşı Kıyam ve Diriliş
15 Temmuz Etkisi ve Ayasofya

15 Temmuz Etkisi ve Ayasofya

15 Temmuz destanının dördüncü yıldönümü. Meşum FETÖ darbe girişimini bastıran milli iradenin tecellisini yeniden anma zamanı.

Devamı

Türkiye'de özgürlüklerin sınırlandırılması olarak yorumlanan ve Kemalist dönemin otoriter politikaları ile karşılaştırılan bu regülasyon girişimlerine yönelik eleştiriler, mevcut dünya reel-politiğini dikkate almamakta ve gelişen dünyanın dinamiklerine ayak uyduramamaktadır.

Ayasofya'nın ibadete açılması ne bu muhteşem eserin dünya mirasındaki yerini zedeler ne de Müslüman olmayanların ziyaretini engeller. Ayasofya'nın yaşayan bir cami olması Türk milletinin iradesinin tecellisidir.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfının (SETA) kadın cinayetlerinin medyaya yansıma şekillerini inceleyen 'Türk Medyasında Kadın Cinayetleri' raporu yayımladı.

Bu rapor kadın cinayetlerini haberleştirirken medya organlarının hangi kriterlere göre yayın dili geliştirmesi gerektiğini tartışmak amacıyla hazırlanmıştır. Rapor uluslararası literatürü baz alarak toplumun meseleye en doğru ve sağlıklı şekilde yaklaşmasını sağlayacak haber diline dair çeşitli kriter önerileri sunmaktadır.

AK Parti'li muhalifler bir süredir AK Parti'nin derin bir krizde olduğu tezini işliyor..

Gerilime yönelmeden önce Türkiye'nin uzlaşma ve müzakere yolunu ısrarla denediğini unutuyorlar. Güç mücadelesine girmeden, maliyet ödemeden muktedir olunamayacağını, muktedir olmadan da düzen kurulamayacağını kabul etmiyorlar. Gezicilerin, FETÖ'nün ve PKK'nın yıkıcı emellerinin otoritenin ve güç ile karşılanmasının kaçınılmazlığını ıskalıyorlar.

2013 Mayısında başlayan ve kısa süre içerisinde ölçek itibariyle Türkiye'nin en büyük toplumsal hareketlerinden birisi olan Gezi Parkı protestoları, bazı açılardan bir milat olma özelliği taşıyor.

Yeni partilerin özgün bir siyasi çizgiyi bulması hesaplaşmadan geçer. Bu hesaplaşma çok yönlü ve seçmene yeni ümitler verecek kıvamda yapılmak durumunda. GP ve DEVA'nın zorlandığı şey, ayrıldıkları AK Parti'yi ve lideri Erdoğan'ı eleştirebilme ya da parti kurabilme cesareti gösterme konuları değil. Bu noktayı çoktan geçtiler, asıl sıkıntıları başka bir yerde.

FETÖ kendince toplum düşmanlığını yapmaya devam ediyor. Türkiye'nin hızlı adımlar atarak sosyal medyada ortaya çıkan bu kirliliğe müdahale ediyor olması değerli. Aynı şekilde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un düzenli açıklamalar yaparak gerçek bilgileri toplumla paylaşması FETÖ ve uzantıları tarafından oluşturulmaya çalışılan atmosfere izin vermiyor.

HDP Eş Genel Başkanlığı’na seçilen Pervin Buldan, CHP ve daha genel anlamda Millet İttifakı ile ilgili şunları söyledi: “Yeni ittifakların olması gerektiğini savunan bir partiyiz. Şeffaf olmalı, açık olmalı, birlikte görüntü vermeli ve hiçbir şeyden korkmamalı. CHP’nin çekingenliğinden çıkması gerek. Cesarete ihtiyaç var bence. Biz kadınlar olarak tiyatro oyununda birlikte bu görüntüyü verdik, bu cesareti gösterdik. Bu cesareti herkesin göstermesi gerek. Bir dahaki seçimlerde daha açık, daha şeffaf birlikteliklere ihtiyaç olacağını düşünüyorum.”

Muhalefet AK Parti'yi sanki 'ülkenin elitlerinin partisi'ymiş gibi lanse ederek tüm toplumsal kesimleri AK Parti karşıtı bloka istiflemeye çalışmaya başladı.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 41. sayısı çıktı.

Son dönemde caddelerde, işyerlerinde, dolmuş ve metrolarda yaşanan başörtülülere saldırı haberlerine bu kez de CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç'un Mecliste AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin'e yönelik sözde haddini bildirme "kalkışması" eklendi.