2013'e geldiğimizde 2009'daki Kürt meselesi ve PKK ile illiyet bağı olan dinamiklerde ciddi değişimler yaşandı. 2013 çözüm süreci Arap isyanlarının bütün bölgeyi kasıp kavurduğu bir siyasi atmosferde hayata geçmek zorunda. Bölgemizde yaşanmakta olan siyasal kırılmalar neticesinde iki eksen ortaya çıktı. Ortadoğu'da yıllardır devam etmekte olan statüko ve değişim ekseni amansız bir gerilim içine girdiler. Mezkûr gerilimin tabii olarak ortaya çıkardığı siyasal boşlukları oldukça naif bir siyasi akıl yürütmeyle yanlış okuyan PKK ve Kürt siyasi hareketi, derin bir yanlışa imza attı. Arap isyanlarının son durağı olan Suriye üzerinden yaşanmakta olan değişimden nasiplenmek yerine ortaya çıkan boşluğu istismar etmeyi tercih etti.
Devamı
Türkiye'nin bir Kürt meselesi, Kürt sorununun ise bir PKK meselesi var. Her geçen gün PKK sorunu Kürt meselesinden de koparak bağımsız bir soruna dönüşmektedir. Bu kısır döngüden çıkışın tek bir yolu bulunmaktadır. PKK normalleşerek silahtan uzaklaşmadığı sürece 'terör odaklı' Kürt meselesi tartışılmaya devam edecektir. Bu derin çelişki devam ettiği sürece, toplumsal düzeyde nefretin, siyasal düzeyde temkinli demokratikleşmenin, bürokrasi düzeyinde ise eski Türkiye alışkanlıklarının fırsat buldukça nüksetmesi beklenmelidir.
Devamı
Suriye'de Baas rejiminin yıkılması Türkiye için artık bir neticeden çok yeni bir başlangıcı işaret ediyor.
Türkiye’nin Suriye imtihanından uzak durması ahlaki ve jeopolitik iddialarından vazgeçmesi anlamına gelir.
Türkiye'de bir taşeron tartışması yapılacaksa en anlamsız tartışma, Suriye krizi üzerinden AK Parti'ye ya da Türk dış politikasına dair yapılacak bir tartışma olabilir.
Ortadoğu'yu bir bataklık olarak tarif etmek bizlere apolitik bir dünyanın içerisine girmeyi tavsiye etmektedir.
Yeni Türkiye kimliğinin oluşturulmasında Kürtlüğün Türklük kadar, Aleviliğin Sünnilik kadar kendisine yer bulması gerekir.
Devamı
İdeolojisi olmayan Mısır ordusunun boşluğunu yeni dönemde Batı adına siyasi tercüme faaliyeti yürüten bu yeni kesimler dolduracak.
Devamı
AK Parti iktidarı, 2002'den bu yana, Türkiye'nin tarihsel eşzamanlama krizini devlet ve millet düzeyinde daraltmaya çalışan bir motor işlevi gördü.
Ergenekon, Balyoz, KCK vb. dava sanıklarının tahliye olacağını ileri sürerek ÖYM’leri savunmak bu mahkemelerin adalet için değil, düşman sindirmek için kullanıldığının itirafı olarak okunabilir.
MİT görevlilerinin şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrıldığı 7 Şubatla başlayan yeni süreci doğru okumak için, SETA araştırmacılarının yayımladığı analizleri bir arada sunuyoruz.
Karşımızda, eski Türkiye'nin Kemalist imtiyazlarıyla mücadele ederek imtiyaz sahibi olan yeni Türkiye'nin neo-Kemalistleri var ve devraldıkları vesayetçi eğilimleri sürdürme eğilimi gösteriyorlar.
Türkiye yüzyıllık karanlık siyasi operasyon dosyalarını açıp yüzleşme cesareti ve iradesi gösteriyorken, yeni karanlık dosyalar oluşturamaz.
Ortadoğu'daki gelişmelere yönelik komplocu yaklaşımlar yerli bir oryantalizmin ürünü. Bu yaklaşımların özünde, bu coğrafyaya ait olan öznelerin iradesiz olduğu önyargısı yer alıyor.
Başbakan'ın devlet adına Dersim mağdurlarından özür dilemesiyle mesele CHP parantezinden çıkıp bütün bir Kemalist modernleşme sürecinin sorgulanmasına yol açtı.
Kemalizm'in siyasetin temel belirleyeni haline sokulması, modernleşme sürecinin dinamizmini kaybetmesine yol açmıştır.
Yıllardır Atatürk'ün şahsı ve siyasal mirası mutedil tartışmalardan öte, tarafların karşıtlık üzerine kurulu mevzilerini daha da tahkim edecek bir işlevle ele alınıyor.
Sistem karşıtlığı toplumsal ve siyasi hareketlerin iddia sahibi olabilmesinin en temel yapı taşlarından birisi olagelmiştir.