Ana Muhalefet Partisi Lideri Alman İstihbarat Başkanı Gibi Konuşabilir mi?

CHP liderinin 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili sözleri yabancı istihbarat servislerinin söylediklerinden çok daha yıkıcı bir açıklama! En azından, yabancıların her birinin açıklamasında bir ihtiyat payı var.

Devamı
Ana Muhalefet Partisi Lideri Alman İstihbarat Başkanı Gibi Konuşabilir mi
Kimin Kontrollü Darbesi

Kimin “Kontrollü” Darbesi?

Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz'da Olağanüstü Hal Uygulamalarına karşı çıkarak "20 Temmuz'da başlayan sivil darbe" söylemini kullanmıştı. Şimdi ise "kontrollü darbe" diyerek yeni bir aşamaya geçti.

Devamı

Evet kampanyası karşımıza düşman olarak terör örgütlerini ve uluslararası güçleri koyuyor.Ancak hayır kampanyasının beka sorunundaki düşman milletin ta kendisi.

Sandık başına gelen kararsız seçmenin "hayır çıkarsa ne olur?" sorusuna CHP lideri Kılıçdaroğlu "evet"e yakın kararsızları ikna için "hayır" çıkması durumunda ülkede kaos olmayacağını söylemeye devam ediyor.

CHP’nin Suriyeli mülteciler üzerinden giderek artan bir göçmen karşıtlığına savrulduklarına bakıldığında Avrupa’da radikal sağ siyasetin yöntemlerini izlediği kolayca fark edilebilir.

Venedik Komisyonu, Türkiye’de oylanacak anayasa değişiklikleri ile ilgili bir rapor hazırladı. Raporun içeriği daha çok CHP ve “hayır” cephesinin itirazlarını içeriyor.

İşte CHP’nin Gerçek Yüzü

Bugüne kadar Türkiye ne vakit bir kriz yaşasa dönüp kendi ülkesini suçladı CHP.

Devamı
İşte CHP nin Gerçek Yüzü
Devleti Ele Geçirmek Mümkün mü

Devleti Ele Geçirmek Mümkün mü?

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile devlet ele geçirilecek ama bir kişi tarafından değil millet tarafından…

Devamı

CHP, 16 Nisan'da halkoyuna sunulacak Cumhurbaşkanlığı sistemi odaklı Anayasa değişiklik teklifine karşı çıkarak "hayır" kanadında yer aldı ve referandum kampanyasını, söylem ve stratejilerini bu doğrultuda şekillendirdi.

CHP’nin seçim ve referandum kampanyalarına bakıldığında, her seçimde yeni bir taktik denediği görülür. Bir anlamda “arayış siyaseti”ni temel alan kampanya şeklidir bu.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, SETA’da düzenlenen “Cumhurbaşkanlığı Sisteminin Anayasal Tasarımı” başlıklı konferansta konuştu.

CHP'nin yeni korku siyaseti AK Parti seçmenini hayır tercihine doğru çekebilir. Son düzlükte referandumun sonucunu İslami-muhafazakâr oylar belirleyecek.

Kılıçdaroğlu sakin bir kampanya yürütmek istese de CHP tabanının radikal kesimi ve el altından sahaya sürülen ulusalcılar bu profile uymuyor.

CHP liderinin cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine yönelik bu bilgi düzeyi, iki önemli sonucu ortaya çıkarmaktadır.

İlginçtir, siyaset kurumunun "beka" tartışması değişimci-statükocu ayrımına geldi, dayandı. Bazı liberal çevreler AK Parti- MHP'nin "ülkenin tehlike altında olduğu" tespitinde birleşmesini "statükonun zaferi" olarak görüyor.

CHP ne toplumu ne de siyaseti okuyabiliyor, karşıtlığın en basit ve keskin formunu siyaset yapmak zannediyor. İşin garibi bu tutum CHP'nin oy kaybetmesine de neden olmuyor.

CHP sadece AK Parti ile kavga etmedi. MHP'yi de abartılı biçimde hedefe koydu. Halbuki MHP kendi konumuna uygun bir siyaset izliyor.

İçinden geçtiğimiz süreç, devleti kuruluşundan itibaren tahakküm altına alan ve topluma kapatan oligarşik rejimin tasfiyesi ve ülkenin gerçek anlamda cumhuriyete doğru yol almasıdır.

Milliyetçi seçmene yönelik kurguladığı “bölünme” söylemi tutmayan CHP, bu sefer çekmecede her zaman yedekte tuttuğu “rejim” tartışmasını gündeme getirdi.

CHP seçmeni genel başkanları Kılıçdaroğlu'na Başbakan ile bir bardak çay içtiği için söylemediğini bırakmıyor. Beceriksizlikten başlayarak ihanete kadar hepsi birbirinden ağır ithamlarda bulunuyorlar.

CHP yine siyaset üretemiyor. Halbuki MHP oldukça esnek bir tavır sergilemek kaydıyla siyaset yapıyor. Değişimin içinde yer alarak pazarlık şansı kazandı.