İYİ Parti’de Kimlik ve Varoluş Krizi

Her ne kadar Akşener partisinin başında olacağını açıklasa da bu yaşananlar İYİ Parti'nin ciddi birliderlik ve varoluş krizi ile karşı karşıya olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Devamı
İYİ Parti de Kimlik ve Varoluş Krizi
Rapor 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanı Seçiminin Siyasal İletişimi

Rapor: 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanı Seçiminin Siyasal İletişimi

Bu raporda cumhurbaşkanı adayları ve siyasi partilerin 24 Haziran seçimleri için Türk siyasal sistemi içerisinde kamuoyunun güvenini ve desteğini almak ve bu yolla iktidar olabilmek için belirledikleri siyasal iletişim stratejileri incelenmiştir.

Devamı

24 Haziran seçimlerine üç haftalık bir süre kaldı ve partiler siyasi pozisyon ve söylemlerini ortaya koyan beyanname metinlerini yayınladılar.

CHP-HDP ilişikisi yeni bir boyut arz ediyor. Malum, bu ilişki 7 Haziran 2015 seçimlerine giderken iyice ayyuka çıkmıştı. Bir CHP'li vekilin 7 Haziran seçimlerinden hemen sonra bir HDP yöneticisine söylediği "birlikte iyi salladık" lafı bu ilişkiyi en iyi sembolize eden ifadeydi.

Dört benzemezin aralarındaki çıkar birlikteliğinin merkezinde Erdoğan karşıtlığı olduğu kesin. Fakat bu bir vaat değil. Bir program değil. Öfke üzerine kurgulanmış bir senaryo. Yıkımı öneriyor. Birlikte neyi yapacaklarına dair tek bir ortak önerileri yok. Mesela FETÖ ile nasıl mücadele edilecek ve bu mücadele esnasında Batılı ülkeler mevcut tutumlarında ısrar ederlerse ne yapacakları konusunda bir öneri yok.

Cumhur karşıtı ittifak gündem oluşturamıyor. Şu anda heyecan duydukları tek şey Amerikan dolarındaki değer artışı. Böylelikle Türk ekonomisinin zora gireceğini ve bunun da seçimlerde kendi lehlerine bir sonuç doğuracağını varsayıyorlar.

FETÖ ile İlgili Söyleyecek Bir Sözünüz Yok mu?

24 Haziran seçimlerine giderken, muhalefet grupları ve partileri, FETÖ konusunda 17-25 Aralık yargı darbesi sonrası izledikleri siyasetin bir benzerini tekrarlıyorlar.

Devamı
FETÖ ile İlgili Söyleyecek Bir Sözünüz Yok mu
Çok Bilinmeyenli Seçimlerin Sürprizleri

Çok Bilinmeyenli Seçimlerin Sürprizleri

Bir 'milat' olacağında birleştiğimiz 24 Haziran seçimlerine kırk üç gün kaldı. YSK, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde pusulada Recep Tayyip Erdoğan, Meral Akşener, Muharrem İnce, Doğu Perinçek, Temel Karamollaoğlu ve Selahattin Demirtaş'ın olacağını açıkladı.

Devamı

16 Nisan’da Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ne karşı olan çevreler bir kara propaganda yürütmüşlerdi. Demişlerdi ki “yeni sisteme geçildiğinde Meclis’in önemi ve işlevi azalacak. Milletvekilliğine rağbet olmayacak.” Yeni sisteme tam geçmeden bile, daha seçim sürecinde söylediklerinin doğru olmadığı net olarak ortaya çıktı.

Cumhur karşıtı ittifak salı akşamı sosyal medyada bir kampanya başlattı. Bu kampanya Cumhur karşıtı ittifakın içine düştüğü acınası hali apaçık ortaya koyuyor.

Seçimler için isimler netleştikçe tartışmaların da boyutu belirlenir hale geldi.

Elbette Türkiye'de iktidarı belirleyen millet iradesidir ve millet iradesi nasıl tecelli ederse ona herkesin saygı göstermesi gerekir. Gelgelelim gayrı milli muhalefet için millet iradesinin nasıl tecelli ettiği hiç önemli olmadı. Bugüne kadar sandıkta yaşadıkları her hezimet sonrası kendilerini değil, millet iradesini suçladılar.

Türkiye’deki köklü değişimi engellemek isteyen statükocu partiler, 24 Haziran seçimlerini “köprüden önceki son çıkış” olarak görmektedir. Dolayısıyla, bu partiler tüm stratejilerini bu değişimin öncülüğünü yapan AK Parti karşıtlığı üzerine inşa etmekte ve çok tanıdık bir amaca odaklanmaktadır: Recep Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı seçtirmemek.

Cumhur karşıtı ittifakın 24 Haziran stratejisi belli oldu. Güçlü bir cumhurbaşkanı adayı gösteremiyorlar. Her bir parti kendi adıyla cumhurbaşkanlığı seçimine gidecek.

24 Haziran seçimleri siyasi partiler ve mevcut siyaset erbabı için tam bir dönüm noktası olacak. Bugün konuşulan, parlamenter sistemin öne çıkardığı birçok figürün siyaset sahnesinden çekilmek zorunda kalacağı bir tarih.

Miş: CHP 16 Nisan’dan hemen sonra tüm muhalif partileri ziyaret etti, ikinci tura başladı. Sürekli “biz hazırız, erken seçime gidelim” diyordu. Ama yüzde 49’u yanlış okudular. Diğer partiler ise taktik hata yaptılar

Tablo muhalefet açısından çok da iç açıcı değil...

Erken seçim teklifi dün Meclis'ten 386 oyla geçti. Ve böylece 64 günlük yoğun seçim gündemi başladı.

Seçmenlerin önlerine konan ittifakların sadece seçime gidilen süreçle ya da seçimi kazanmakla sınırlı olmadığının altını çizmek gerekir. Kurulacak ittifaklar, nasıl bir yönetim tarzı ve siyasi düzen ortaya koyacaklarıyla yani seçimden ziyade seçimden sonrasıyla ilgilidir.

Son günlerin önemli gündem maddelerinden olan "seçim ittifak(lar)ı"nı düzenleyen 26 maddelik kanun teklifi geçtiğimiz hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda kabul edildi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğantarafından onaylanarak yürürlüğe girdi.

CHP seçmenin karşısına adeta 'bana vereceğiniz oy hiç bir işe yaramayacak' diyerek çıkacak...