Bir İç Güvenlik Operasyonu

Azerbaycan için otuz yıl sonra doğan büyük bir fırsat. Dikkatle takip edildiğinde Karabağ'ın özgürleşmesinin de ötesinde değeri olacaktır.

Devamı
Bir İç Güvenlik Operasyonu
Dağlık Karabağ Masasında Kimler Olur

Dağlık Karabağ Masasında Kimler Olur?

Ankara-Moskova-Tahran hattında yeni bir denklem oluşuyor. ABD seçimlerinin sonucu, her hâlükârda, bu süreci hızlandıracak.

Devamı

Rusya Devlet Başkanı Putin’in çağrısıyla Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri Bakanları bu yazının yazıldığı saatlerde Moskova’da bir araya gelecekleri kesinleşmişti. Bu, yaklaşık iki hafta önce başlayan çatışmaların ardından iki taraf arasında yapılacak en üst düzey görüşme olacak.

'Otoriterlik' hikâyesine şimdi de 'askeri saldırganlık' masalını ekliyorlar. Yeni söylemin temelinde Türkiye'nin güvenlik çıkarlarını korumak için yürüttüğü askeri operasyonlardan duyulan rahatsızlık var. Ankara'nın Suriye, Libya, Katar, Irak, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs'taki askeri varlığını hedef almak var. Erdoğan'ın krizlerde inisiyatif alan liderliği var. Türkiye'nin hamlelerine, inisiyatiflerine duyulan kıskançlık var.

Türkiye yüzyılda bir görülecek bir dönüşüm çağına girdi. Ya büyük kazanacak ya da bir yüzyıl daha kaybedecek..

Son dönemde Türk dış politikasıyla beraber adından sıkça bahsedilmeye başlanan Türk savunma sanayii özellikle yurt dışındaki çevrelerin yakın takibi altındadır. Türkiye'nin güvenlik ve dış politikasındaki aktivizmiyle birlikte dikkat çekmeye başlayan Türk savunma sanayiindeki kapasite artışı birçok çevrenin tehdit değerlendirmesinin ilk sırasında yer almaktadır. Dağlık Karabağ'da Azerbaycan'ın Ermenistan karşısında oluşturduğu askeri kapasite üstünlüğü sonrasında Kanada'nın Türkiye'ye yönelik silah ihraç izinlerini askıya alma kararı bunun sadece küçük bir göstergesidir. Peki geldiği nokta itibarıyla Türkiye'nin savunma sanayii neden hedefe konulmaktadır?

Millet İttifakı Bir “Siyasi İttifaka” Dönüşebilir mi?

Türkiye'de siyasi mücadele uzunca bir süre siyasi aktörler ile askeri ve sivil bürokrasi başta olmak üzere siyaset-dışı aktörler arasındaki mücadelelerce belirlendi. AK Parti liderliğinde toplumun yaklaşık yirmi yıllık demokrasi kavgası iktidar mücadelesinin siyaset-içi bir mücadeleye evrilmesiyle sonuçlandı. 16 Nisan 2017 hükümet sistemi değişikliği referandumu ülke tarihinde iktidar mücadelesinin tamamıyla siyaset-içi alanda hareket eden siyasi aktörler arasında gerçekleşmesinin miladı olarak kabul edilebilir.

Devamı
Millet İttifakı Bir Siyasi İttifaka Dönüşebilir mi
Muhalefetin Siyaset Arayışları

Muhalefetin “Siyaset” Arayışları

Muhalefet bu çıkmazdan nasıl kurtulabileceğini tartışıyor. 'Muhalefet çözüm üretecek yerde değil' algısı değişmiyor. 'İktidarın dünyayı daha iyi okuduğu ve gereğini yaptığı' kanaati gücünü koruyor.

Devamı

Rusya'yı her istediğini alan değil de müzakere yapmak mecburiyetinde olan bir aktör olarak görmek daha doğru. Türkiye bunu Suriye'de yaptı. Rusya'yı zorladı. Benzer biçimde Azerbaycan da elini daha güçlü oynayabilir. Hele böylesi belirsizlik dönemlerinde Rusya gibi aktörlerin daha da tedirgin olacağı tahmin edilebilir. Azerbaycan ne kadar ileri giderse o kadar iyi. Çözümsüz bir ateşkes sürecine saplanmamak lazım.

Ermenistan, arkasındaki Rusya, ABD ve Fransa gibi uluslararası sistemin etkili ülkelerinin desteğine ve 1992’deki katliamlarından dolayı hâlen hesaba çekilmediğine güveniyor.

Uluslararası meselelerde Türkiye’nin izlediği politikaların gerçeklerle bağdaşmayan iddia ve ithamlara konu olması, hiç kuşkusuz Türkiye’nin bağımsız dış politika anlayışının sonucudur.

Ermenistan’ın son zamanlarda saldırdığı Tovuz bölgesinin TANAP ile birlikte Bakü-Tiflis-Ceyhan ve Bakü-Tiflis-Erzurum hatlarının geçiş güzergâhında yer alması bu saldırıların neyi hedeflediğini göstermesi açısından önemli.

Ferhat Pirinççi: 'Türkiye'nin bulunduğu jeopolitik ortamın önümüzdeki on yıllık dönem içinde kapsamlı dönüşüm ve kırılmalar yaşama ihtimali çok yüksek. Her türlü ihtimale hazırlıklı olması gereken Türkiye hareket kabiliyeti yüksek ve esnek bir dış ve güvenlik siyaseti yöntemi benimsemek zorunda.'

Ermenistan’da 2018’de gerçekleştirdiği renkli devrimle koltuğa oturan ve kısa sürede uluslararası medyanın odağı haline gelen Nikol Paşinyan’ın Dağlık Karabağ çatışmalarında yaşanan kayıplar neticesinde iç ve dış kamuoyunda imajı ciddi yara aldı.

Türkiye'nin enerji hamlesinin yeni bir aşamaya geçtiğini gösteren bu haber sadece ekonomi ile ilgili değil. Doğu Akdeniz'deki güç rekabeti inişli çıkışlı seyrine devam ederken Karadeniz giderek yeni jeopolitik gerilimlerin alanı olmaya aday.

Kendi gazını bulmak uğruna kendi arama gemilerini alma vizyonu neyse kendi silah teknolojini geliştirme vizyonu da odur. Enerji bakımından dışa bağımlılığı ortadan kaldırıyoruz. Yaygınlık kazanan bir savaş tipinin en etkili silahlarını üretiyoruz.

Bu yeni silah sistemleri sadece terör gruplarına karşı değil Rus silahlarına karşı da ciddi bir üstünlük kurdu. Birçok hava savunma sistemi SİHA'larla imha edildi. Hatta bu hız ve etkinliğe Libya'daki kara güçlerinin dahi yetişemediği ortaya çıktı. İngiliz Savunma Bakan Yardımcısı bu etkinliği bir devrim olarak nitelemek zorunda kaldı. Milyonlarca dolarlık Pantsirler nokta hedef haline gelmişti.

Bu analizde 27 Eylül 2020’den bugüne Ermenistan’ın işgal altındaki Azerbaycan topraklarında gerçekleştirdiği uluslararası insancıl hukuk kuralı ihlalleri ele alınmaktadır.

Ermenistan'ın Savaş Suçları

Paşinyan'ın 'Yeni Suriye' tehdidinin öncelikle Rusya, İran ve Avrupa'nın endişelerini yükseltmek için yaptığı açık. Dağlık Karabağ çatışmasını topyekûn Ermenistan-Azerbaycan savaşına çeviremediği için bu sefer 'yıllarca sürecek bir savaş' tehdidinde bulunuyor.

Uluslararası ölçekte yayın yapan büyük medya kuruluşlarının Ermenistan'ın Gence saldırısı ve genelde sivil katliamlar karşısındaki yaklaşım biçimi başlangıcından bu yana problemli.