Türkiye Ekonomisinin On Yılı

SETA tarafından hazırlanan “AK Parti Dönemi Türkiye Ekonomisi” başlıklı rapor, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın da konuşmacı olduğu bir panelle kamuoyuna tanıtıldı.

Devamı
Türkiye Ekonomisinin On Yılı
Laiklik Demokrasiyle Uyumlu mu

Laiklik Demokrasiyle Uyumlu mu?

Mısır'da ordu, yeni doğmakta olan bir demokrasiyi devirirken, demokratik ülkeler neden bu kadar sessizler?

Devamı

"Türkiye'de Ortaöğretimin Geleceği" analizi, 2014 ve sonrasında ortaöğretime geçişte nasıl bir sistemin uygulanması gerektiğine ilişkin tartışmalara önemli bir katkı sunuyor.

19. yüzyıl Avrupa ve 20. yüzyıl Amerikan çağı olsa da, 21. yüzyılın Asya'nın öncülüğünde daha global bir çağa dönüşeceği öngörülmektedir.

Yeni Asya Gazetesinden H. Hüseyin Kemal'e demokrasi, liberalizm ve alternatif modernite inşası konularında değerlendirmelerde bulunan SETA Araştırma Asistanı Ömer Aslan, “İslâm dünyasında hayat bulabilecek ve kendimize has bir çoğulculuk anlayışıyla kurulabilecek bir alternatif modernite inşasının, eğer bir gün gerçekleşecekse, olağanüstü zor ve zaman alacak bir mevzu olduğunu söyleyebiliriz.” dedi.

Dershanelerin kapatılması konusu, başta bu kurumlarda çalışmakta olan insanlar olmak üzere çok çeşitli kesimler tarafından yakından ve kaygıyla izleniyor.

Enerji Jeopolitik ve Jeostratejik Bir Meseledir

Insight Turkey Yayın Yönetmeni Talip Küçükcan, Türkiye açısından enerji meselesinin asıl öneminin jeopolitik ve jeostratejik özelliklerinden kaynaklandığını belirtti.

Devamı
Enerji Jeopolitik ve Jeostratejik Bir Meseledir
Dershaneler Üniversite Sınavları ve Piyasa

Dershaneler, Üniversite Sınavları ve Piyasa

Türkiye'de bir eğitim sorunu olarak tartıştığımız üniversite giriş sisteminin adaylar üzerinde oluşturduğu baskının önemli bir kaynağı, eğitimle doğrudan hiçbir ilgisi olmayan iş piyasasının kendisinin zayıf oluşu.

Devamı

PISA eğitim sisteminin performansını ölçmemektedir. Bu tür değerlendirmeler, eğitim sisteminin başarılı ya da başarısız yönlerini göstermekten uzaktır. Bu eksikliklerine rağmen PISA sonuçları bize oldukça anlamlı veriler sunmaktadır.

Türkiye'de öteden beri, üniversite giriş sisteminin eğitim sistemi ve çocuklar üzerindeki oluşturduğu baskıyı azaltmaya yönelik bir talep ve kimi düzenlemeler söz konusu. Ancak, öğrencilerin üzerindeki baskıyı azaltmak adına yapılan birçok düzenleme, öngörüldüğü gibi çalışmadı.

Türkiye'nin kendi çıkarlarını önceleyen politikalarından rahatsız olan çevrelerin Türkiye'yi alışageldikleri sulara döndürmeye çalışmaları uluslararası sistemin güç politikasının doğası gereğidir.

Küresel ekonomide söz sahibi olabilmek için yapılması gereken yatırımların çoğu ‘sanayinin kaptanları' olan TÜSİAD çevrelerinin kapsama alanında. Fakat bu çevrenin Gezi ve 17 Aralık süreçlerinde genetik yapılarına uygun olarak ekonomik baskı grubundan muhalif bir siyasal pozisyona nasıl hızla sürüklendikleri de ortada.

Türkiye'nin, başta komşuları olmak üzere bütün ülkelerle ekonomik ve siyasi alanda işbirliğini temel alan bir ilişki içerisinde olması rasyonel politikanın gereğidir.

SETA Ankara Genel Koordinatörü Taha Özhan, küresel aktörler ve verdikleri kararlar arasında hem siyasi hem ekonomik küresel denge dediğimiz bir denge olduğuna vurguda bulunarak, bu durumu küresel dengesizlikler dengesi olarak yorumladı.

Türkiye daha güçlü bir ülke olsaydı, kimse bu tür çalışmaların iç siyaset açısından önemli sonuçlar doğurabilecek birtakım gelişmelerin işareti olduğu “beklentisi” ya da “endişesine” kapılmazdı.

Davutoğlu isminde karar kılınmasıyla AK Parti, hem parti içerisine yönelik dizaynlara kapalı olduğu hem de bugüne kadar izlediği siyasetin temel çizgisi ile felsefesine sadık kalacağı mesajını verdi.

Üniversite kampüslerinde, İsrail politikalarına karşı çıkan akademisyenleri fişleme ve karalamaya yönelik kampanyalar düzenlenmektedir.

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), bir partiyi hâkim parti olarak adlandırmak için siyaset bilimi literatürü dahilinde kullanılan kriterlerin tümünü karşılıyor.

62. Hükümet'in verdiği ilk mesajlardan biri şu oldu: “Ekonomik istikrarın hatırı için, siyasi istikrar da sürecek. Paniğe, mahal de müsaade de yok.”

2015 yılında dönem başkanlığını yürütecek olan Türkiye ise, G-20 ülkeleri arasında hem sahip olduğu siyasal vizyon hem de büyüyen ekonomisiyle stratejik bir yerde duruyor.

Sıralamanın bu yıl en dikkat çekici tarafı, Türkiye'nin de içinde bulunduğu Asya ülkelerindeki üniversitelerinin ağırlığının biraz daha artmış olması.