Insight Turkey "Seçim Sonrası Türk Dış Politikası" Başlıklı Yeni Sayısını Yayınladı

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılında en önemli seçimlerden birine tanık olurken, Insight Turkey, seçimleri titizlikle değerlendiren ve sonrasında Türkiye'nin dış politikasının nasıl şekilleneceğini incelediği özel sayısını gururla sunarken, bu konudaki ufuk açıcı tartışmaların okuyucularımıza faydalı olacağını umuyor ve inanıyoruz.

Devamı
Insight Turkey quot Seçim Sonrası Türk Dış Politikası quot Başlıklı
Bayramda Menfur Eylem ve Batı ya Öğretmek

Bayramda Menfur Eylem ve Batı’ya Öğretmek

İsveç, bayramın birinci günü kutsal kitabımız Kuran-ı Kerim'in polis koruması altında yakılması ile yeniden gündemde. Ocak ayındakine benzer şekilde Stockholm'deki bir cami önünde işlenen bu menfur eylemin özgürlükle uzaktan yakından bir alakası yok. Aksine Müslümanların kutsallarına karşı işlenen bir nefret suçu ve apaçık bir tahrik. Meselenin Batı ve Müslümanlar boyutundan önce Türkiye ve İsveç kısmına bakalım. Malum, PKK ve FETÖ mensuplarına İsveç'te örgütlenme, finans bulma ve gösteri yapma alanında tanınan serbestlik Türkiye tarafında eleştiriliyor. Ankara, Stockholm'ün NATO üyeliğini onay vermek için terörle mücadelede verdiği sözleri tutmasını bekliyor. Bu konuda yeterli ilerleme sağlamayan Stockholm hem PKK'lıların gösterilerine hem de polis korumasında Kuran yakılmasına izin veriyor. Her ikisi de ya aymazlık ya provokasyon. Ya da gerçekte İsveç'in NATO üyeliğini istemediğini düşündürüyor. Menfur eylemin Avrupa ve İslam karşıtlığı boyutu daha az sorunlu değil.

Devamı

Türkiye’nin çekincelerinin hafife alınması, NATO ittifakının uluslararası terörün Avrupa’daki tezahürlerine karşı kapsamlı bir tavır geliştiremediğini gösteriyor. İsveç’in üyeliğinden bağımsız olarak Türkiye her uluslararası platformda olduğu gibi NATO içinde de uluslararası terörle mücadelenin ortak hedeflerden biri haline getirilmesinde ısrarcı olmaya devam etmelidir.

Daimi Ortak Mekanizma'nın üçüncü toplantısı içeriğinden ziyade müzakere sürecinin tekrar canlanması açısından önemli bir dönüm noktası olmuştur. Bundan sonraki süreçte sorumluluk İsveç karar alıcılarındadır. Türkiye üzerindeki baskılar devam edecektir ancak süreci somut kararlar ve taraflar açısından ortak kazanımlarla yürütmek tüm tarafların menfaatine olacaktır. Türkiye'nin varoluşsal güvenlik kaygıları konusunda esneklik göstermeyeceği tekrar tekrar vurgulanması gereken bir husustur. Türkiye'nin NATO'nun genişlemesini desteklediği vurgusu ise bir diğer önemli köşe taşıdır. Her iki vurgunun da dengeli ve eş zamanlı olarak yapılmaya devam etmesi gerekmektedir.

Bu analiz Türkiye’nin uluslararası insani yardımlarının yansımalarının anlaşılması bağlamında 6 Şubat depremlerinin sonrasında ülkemizin gördüğü uluslararası desteği çeşitli yönleriyle ele almaktadır.

İttifaklar ortak tehditler karşısında kurulurlar. Güçlü ve sürdürülebilir ittifaklar ise ortak değerler etrafında uzlaşırlar ve kendi siyasi aktörleri ve toplumları zamanla bu değerleri özümserler.

İsveç Türkiye ve İslam Karşıtlığını Araçsallaştırmayı Bırakıp Gerçekler ile Yüzleşmelidir

İsveç'te bulunan terör örgütü ile doğrudan veya dolaylı bağlantılı kesimler Batı kamuoylarının itibar ettiği kavramları kullanarak ve bu ülkelerin diplomatik ve siyasi çerçevesinin verdiği ferahlıkla yaptıkları yasadışı birçok faaliyeti rahat bir şekilde sürdürdüler.

Devamı
İsveç Türkiye ve İslam Karşıtlığını Araçsallaştırmayı Bırakıp Gerçekler ile Yüzleşmelidir
Perspektif İsveç in İfade Özgürlüğü Kisvesi

Perspektif: İsveç’in İfade Özgürlüğü Kisvesi

İsveç’in NATO’ya üyeliğine dair Türkiye ile imzaladığı mutabakatın kapsamı nedir? İsveç, mutabakata ne derece uygun tavır sergilemektedir? İsveç’te gerçekleştirilen dini değerlere saldırı eylemlerini ya da terör örgütü yandaşlarının faaliyetlerini ifade özgürlüğü ile bağdaştırmak mümkün müdür?

Devamı

SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş, İsveç’te gerçekleşen çirkin eylem üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, İsveç’te gerçekleşen çirkin eylem üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, İsveç’te gerçekleşen çirkin eylem üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Danimarkalı aşırı sağcı siyasetçi Paludan'ın Kur'an-ı Kerim yakma alçaklığı çok yönlü bir "İslam karşıtlığı, Batı ve Türkiye" tartışması başlattı. Öncelikle İsveç devleti, Stockholm'deki Türk büyükelçiliği yakınında gerçekleştirilen bu nefret suçuna BM ve Avrupa Konseyi Sözleşmeleri'ne aykırı olarak izin vermiştir. Özgürlükler ve demokrasi ile ilgisi olmayan bu tavır Avrupa'da son yıllarda ana akım siyaseti dönüştüren İslam karşıtlığını teşvik etmektedir.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun Washington ziyaretinin önemi ve arka planı nedir? Ankara ve Washington’ın Ukrayna politikaları arasındaki benzerlikler ve farklılıklar nelerdir? ABD, Türkiye’ye F-16 satacak mı? Türkiye’nin Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliklerine bakışı nasıl? Washington, Ankara’nın Suriye rejimiyle temas kurmasına nasıl bakıyor?

İsveç’te Kur’an-ı Kerim’e yönelik saldırıyı diğer nefret suçlarından ayıran husus nedir? Kur’an-ı Kerim’e yönelik son saldırıya İsveç yetkilileri nasıl yaklaşıyor? Kutsal değerlere yönelik nefret/hakaret içeren söz ve eylemler neden ifade özgürlüğü olarak değerlendirilemez? İsveç’in tutumu uluslararası insan hakları hukukuna uygun mu? Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) 2018’de verdiği karar dini değerlere yönelik saldırılara ilişkin ne ifade ediyor?

Erdoğan'ın Prag dönüşü uçakta gazetecilerle sohbette KKTC'de SİHAların konuşlandırılması ve başörtüsü, Alevi açılımı ile aile koruma kararlılığına dair söyledikleri gündeme oturdu.

SETA Brüksel Koordinatörü Talha Köse Sweden Posts'a İsveç'in NATO başvurusuna dair Türkiye perspektifini değerlendirdi

NATO stratejik konseptini güncelledi. Yeni konsepte göre Rusya ‘en önemli ve doğrudan tehdit.’ 2022 Stratejik Konsepti'nde Çin ise ilk kez yer aldı. Peki, bu ne anlama geliyor? Yeni konsepti SETA Araştırmacısı Bilgehan Öztürk değerlendirdi.

Türkiye'nin milli güvenliğine ilişkin endişe ve beklentileri arasında; müttefik ve aday ülkelerin uyguladığı açık ya da örtülü silah ihracatı ambargoları, terör şüphelilerinin iade edilmemesi, FETÖ ve PKK/YPG'ye lojistik ve silah desteği sunulması gibi son derece yakıcı hususlar bulunuyor.

NATO, bölgesel savunmacı karakterinden uluslararası krizlerle mücadele edebilecek bir hüviyete ve karaktere bürünmeye başlıyor..

Madrid zirvesinde yaşananlar, NATO'nun yeni stratejik konseptinin içeriğiyle birlikte değerlendirildiğinde, Türkiye'nin ittifak için ne kadar kritik bir üye olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.