Türkiye'nin sınır güvenliği konusu ulusal ve uluslararası gündemin son zamanlarda öncelikli konuları arasında yer alıyor.

İslami hareketlerin demokratik dönüşümü ülkelerinin kaderini sandıklardan çıkan halk iradesi sayesinde ele geçirebileceklerine duyacakları inançla olabilir.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Mehmet Uğur Ekinci, Makedonya'daki son gelişmeleri değerlendirdi.

Makedonya'da iki topluluk arasındaki kopukluk ve Arnavutların ülkenin gidişatından memnun olmamaları, etnik çatışma riskini sürekli canlı tutmaktadır. Kumanova'da yaşananlar iç savaşa yol açacak boyutta olmasa da istikrarın ne kadar kolay bozulabileceğini işaret etmiştir.

Suudi Arabistan'ın diğer birçok Arap ülkesini de yanına alarak Yemen'de ilerlemekte olan Husi güçlerine başlattığı hava operasyonu ABD'nin bölge ile ilgili politikaları konusunda yeni soru işaretlerini de beraberinde getirdi.

Arap Baharının bir ülkesinde daha "değişim" rüzgârı iç savaş "kışına" döndü. ABD'nin Yemen dahil Arap Baharını yönetmedeki başarısızlığı tarihin sayfalarında yerini alacak.

İran anlaşması sonrasında ABD'nin bölgede daha farklı bir jeopolitik denklem arayışı içine girmesi durumunda İsrail'le olan mevcut anlaşmazlık stratejik bir boyut kazanabilir.

Can Acun, Süleyman Şah Türbesi'nin taşınmasıyla provokasyon riskinin minimize edildiğinin altını çizerek türbenin eski yerinin Türkiye'nin bölgedeki manevra kabiliyetini kısıtladığını vurguladı.

Şah Fırat Operasyonu'nun ayrıntılarını değerlendiren SETA Dış Politika Araştırmacısı Can Acun, Süleyman Şah Türbesi üzerinden üretilen “vatan toprağı terk edildi” söyleminin herhangi bir değerinin bulunmadığını ve konunun iç siyaset malzemesi yapılmaması gerektiğini belirtti.

IŞİD kullanım değeri Ortadoğu coğrafyasını aşan ve Müslümanlara yönelik ötekileştirme ve değişim hareketliliğini çevreleme operasyonlarının merkezine yerleştirilmiş, çok yönlü ve çok uluslu bir konsorsiyumun adıdır.

Gerileme durumunda olan ve bu gerilemeden kısmen Türkiye'yi sorumlu tutan IŞİD tarzı bir yapı, Türkiye'ye her zamankinden daha büyük bir tehdit arz etmektedir.

Dünyanın birçok ülkesinden ve özellikle Avrupa'dan Suriye'ye gelen yabancı savaşçıların küçük hücreler (yalnız kurtlar) olarak ülkelerine geri döndüklerinde ne kadar tehlikeli oldukları artık tüm dünyanın malumu.

Sahra Altı Afrika'da özellikle son 10 yılda gözlenen bu olumlu tablonun ana dinamikleri, altyapı yatırımları ile hizmetler ve tarım sektörlerindeki gelişmeler.

Eğer bugün uzun yılların inkar ve ret politikaları toplumsal bir kopuşa neden olmadıysa bilinmelidir ki bu Anadolu irfanı sayesinde olmuştur.