Bir Yönetim Aygıtı Olarak İslamofobi

Avrupa'nın göçmen politikasının mevcut ekonomik krizle beraber iflas ettiğini belirten Hİlal Barın, politikaların entegrasyon yerine asimilasyona dönüştüğüne ve bir yönetim aygıtı olarak İslamafobi'nin kullanıldığına dikkat çekti.

Devamı
Bir Yönetim Aygıtı Olarak İslamofobi
5 Soru Alman Faşizminin Değişen Yüzü PEGİDA Hareketi

5 Soru: Alman Faşizminin Değişen Yüzü PEGİDA Hareketi

PEGİDA Almanya'da aşırı sağ söylemin ırkçılığına bir kılıf bulmuş ve bunun üzerinden kitlelere ulaşıyor.

Devamı

Entegrasyon ve hukuki statü tartışmalarının gölgesinde, sürgünü savaşa tercih eden Suriyeli mültecilerin durumunu SETA Hukuk ve İnsan Hakları Araştırmacısı Yavuz Güçtürk değerlendirdi.

Avrupa'nın "bir arada yaşama ideali ve evrensel değerleri" kendi içinde ciddi bir meydan okuma ile yüz yüze. Müslümanları ötekileştiren bu İslam karşıtı dalga Avrupa'yı yeniden tanımlamaya çalışıyor.

Burhanettin Duran, Avrupa'da Radikal Sağ partilerin söylemlerinin, merkez partilerin söylemleri haline dönüşüyor olmasının çok sıkıntılı olduğuna dikkat çekerek “Avrupa'da çanların çalması lazım, çünkü Avrupa'nın göçmenlere ihtiyacı var.” dedi.

PEGİDA Hareketi'ni yorumlayan Hilal Barın, kurumsal bir İslamofobi tehdidiyle karşı karşıya olunduğunu belirtti.

Yabancı Karşıtlığı Ekseninde Yeni Güvenlik Paradigması Oluşabilir

Murat Yeşiltaş, “Fransa'daki saldırılar bundan sonra muhtemelen Avrupa'nın bazı ülkelerinde, Fransa başta olmak üzere, yeni bir güvenlik dalgasını getirecektir.” yorumunda bulundu.

Devamı
Yabancı Karşıtlığı Ekseninde Yeni Güvenlik Paradigması Oluşabilir
Charlie Hebdo'da Ama Diyebilmek

Charlie Hebdo'da Ama Diyebilmek...

Charlie Hebdo'dan bahsederken başvurulan “ama”lar katle meşruiyet kazandırmak için değil kamuoyuna biraz da acemice dayatılan verileri sorgulamak için kullanılıyor.

Devamı

Küreselleşme süreçleriyle birlikte modern dünya sisteminin başat aktörü olma özelliğini yitiren Avrupa hem siyasi hem ekonomik açıdan ciddi bir sıkışmışlık yaşadı.

PEGİDA benzeri örgütler tarafından Avrupa'nın farklı ülkelerinde dillendirilen ‘İslam tehdidi' bir gerçeklik mi yoksa bir mit mi?

Paris saldırısı karşısında olması gereken İslami duruşu yorumlayan Yılmaz Ensaroğlu, Müslümanların savunma psikolojisine girmeye zorlanmasının, farklı sonuçlara sebebiyet vereceğine işaret etti.

Avrupa'da yükselen İslam karşıtlığına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yılmaz Ensaroğlu, “Gözüken o ki, Avrupa'nın Müslümanlarla-İslam'la ilişkisini normalleştirmeye ihtiyacı var.” dedi.

İsmail Çağlar, Paris'teki Charlie Hebdo mizah dergisine yapılan saldırının, karikatürler ve ifade özgürlüğü üzerinden okunmasının büyük resmi görmeye engel olduğunu belirtti.

Furkan Şenay, Paris saldırısı gibi radikal eylemler üzerinden İslamofobi'nin meşrulaştırılmaya çalışıldığına ve bunun siyasi bir proje olduğuna dikkat çekti.

Furkan Şenay, ifade özgürlüğünün nefret söylemi için bir kılıf olarak kullanıldığına vurguda bulunarak “İfade özgürlüğü adı altında nefret suçlarının suiistimal edilmesinin engellemesi gerekiyor.” dedi.

Başbakan Davutoğlu'nun Paris'te teröre karşı Avrupalı liderlerle yürümesi Fransa İslam Konseyi başta olmak üzere diğer Müslüman grupların bu yürüyüşe katılmasında teşvik edici bir etkide bulundu.

Fahrettin Altun, radikalleşme süreçlerinin hem Fransız siyasetini hem de göçmenleri önemli ölçüde etkilediğinin altını çizerek, bu durumun terörün mazereti şeklinde ele alınamayacağını ancak terör faaliyetini yapanların “kendilerini meşrulaştırdıkları söylemsel zemin” şeklinde okunabileceğini belirtti.

Burhanettin Duran, Avrupa'nın, Avrupa Müslüman toplumunun önde gelenleriyle çok sıkı bir dayanışma içerisine girmesi gerektiğine dikkat çekti.

Furkan Şenay, Batı'da İslamofobi tartışmalarının İslam'ın kendisi üzerinden değil, Batı'daki İslam algısı üzerinden tartışılmasının ortaya çıkardığı ‘gerçeklik' sorununa dikkat çekti.

Sömürge döneminde "kendini açıktan üstün görme" psikolojisi, sömürgelerini kaybettikten sonra hakkı gasp edilen öznenin "mağduriyet kılıfındaki mağruriyet"iyle tecessüm etti.