Taha Özhan: Darbe Aktörleri Krizde

SETA Başkanı Taha Özhan, Mısır'da darbenin görünen sahnesinin çöktüğünü, görünmeyen aktörlerin ise krizde olduğunu söyledi. Mısır'daki son gelişmeleri Sabah Gazetesinden Dilek Güngör için değerlerinden SETA Başkanı Taha Özhan, "Ordu darbeyi siyasal sürece dönüştüremez" yorumunda bulundu.

Devamı
Taha Özhan Darbe Aktörleri Krizde
İhvan Mürşidi'nin Tutuklanmasının Anlamı

İhvan Mürşidi'nin Tutuklanmasının Anlamı

Müslüman Kardeşler Mürşidi Muhammed Bedii, bu sabah saatlerinde İhvan yöneticilerinden Yusuf Talat ve 6 koruması ile birlikte Rabiatul Adeviyye Meydanı yakınlarında tutuklandı. Bu tutuklama, oldukça derin hesaplar içeriyor.

Devamı

Tunus'ta muhalefet tarafından 24 Ağustos'ta başlatılacak “Yönetimin Gidiş Haftası” eylemleri öncesinde ülke gergin bir ortama girerken, ülkenin ikinci bir Mısır olmasını istemeyen iktidardaki Nahda Partisi, muhalefet ile uzlaşı arayışlarını sürdürüyor.

Mısır darbesine desteğin Suudi dış politikası açısından anlamı aslında çok açık: Bölgenin Amerika müttefiki krallar ve diktatörler tarafından yönetilmesi, zenginlik ve iktidarın elitler arasında paylaşımı ve Amerikan ile İsrail çıkarlarının korunmasından müteşekkil olan statükonun devamını sağlamak.

Geçilmedik kırmızı çizgi kalmamışken ABD'nin Suriye'de sessiz kalabilme konforu gittikçe daralıyor. Herşeye rağmen ABD'nin Suriye'de “rejimi düşürecek” bir askeri müdahale peşinde olmadığı da anlaşılıyor. Fakat, ABD'nin özellikle bu olaydan sonraki sessizliği ABD için iki ağır maliyet üretiyor.

Sykes-Picot nöbeti ne kolay bir şekilde bırakılabilecek bir ‘mecburiyettir' ne de hiçbir şey değişmemiş gibi sürdürülebilecek bir ‘mahkumiyettir.'

ODTÜ Olayı Gezi Sonrası İklimin Sonucu

SETA Siyaset Direktörü Hatem Ete, ODTÜ'de bir grup öğrencinin başörtülü öğrencilere yönelik tacizlerinin, Gezi olaylarının Türkiye'yi getirdiği siyasal iklimin bir örneği olduğunu belirtti.

Devamı
Suriye'nin Organik Ä°slami Cepheleri

Suriye'nin Organik Ä°slami Cepheleri

Sakalı olan, tetiğe basarken “Allahu Ekber”diyen her Ortadoğulu'ya radikal, Selefi, terörist vs. sıfatlarını yapıştıran bir iç ve dış kamuoyu mevcut. Bu da Suriye'de savaşan gruplara yönelik bir kimlik tespiti yapmayı ve Suriye meselesinin genelini okumamızı zorlaştırıyor.

Devamı

Kendi içinde demokratikleşen, vesayet ve müesses nizam ile mücadele veren, darbe mirası kalıntılardan kurtulmaya çalışan bir hükümetin bölge ülkelerindeki benzer toplumsal talepleri ve süreçleri desteklememesi düşünülemez.

Bölgenin en önemli iki ülkesi olarak İran ile Türkiye arasında ciddi bir karşılıklı bağımlılık söz konusu. Bu iki ülke olmadan bölgesel istikrarın sağlanması mümkün değil.

İhvan'ın düşüşünün ilk ve en önemli kaybı Arap Baharı'nın demokrasi ve halkın iradesi söylemine getirdiği meşruiyetin örselenmesidir.

Mısır'da Müslüman Kardeşler ile ordu arasında 1938 yılında başlayan ve konjonktürel olarak değişim gösteren ilişkiler boyunca ne İhvan devleti ne de devlet İhvan'ı değiştirebildi. İlişkilerin gelecekte ne olacağı ise belirsizliğini koruyor.

Böylesine kritik bir yer ve zamanda, son 2,5 senedir gerilen Türkiye-Irak ilişkilerinde yeni bir sayfa açmak için yapılan bu gezi potansiyel sonuçları açısından “tarihi” olarak nitelendirilebilecek bir gezi.

Huzurunda olunmaktan dini bir neşve duyulan Atatürk, kurduğu Cumhuriyetin tehlikede olduğu söylemi ile muhalif bir hareket oluşturmada manevi bir unsur olarak canlandırılmaktadır.

İslamofobi'nin üçüncü dünyadaki derin etkilerinin daha görünebilir olduğu son dönemde Angola meselesi bu konunun yeniden tartışılmasının önünü açacaktır.

Can Acun: Mısır'da 18-30 yaş arası 25 milyon civarında gencin çok büyük bir kısmının işsiz ve öfkeli olduğunu dikkate aldığımızda, darbe aktörlerini çok zor günler bekliyor diyebiliriz.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Mehmet Özkan, Angola'nın Afrika'nın en hızlı kalkınmakta olan ülkelerinden biri olduğunu ve İslam karşıtı tavırlarının Angola hükümetine siyaseten pahalıya mal olabileceğini belirtti.

Batı, İran'ı yeniden kazanma çabasında; çünkü kontrol edilebilir bir İran Batı'nın bölgedeki en doğal müttefikidir.

İran veya başka bir ülke, nükleer silahlar veya başka bir konu, daha geniş bir perspektifle ele alınmadığı sürece, bugün sağlanan anlaşmanın üç yıl önce Türkiye'nin gerçekleştirdiği Tahran Anlaşması'nın kaderini yaşamaması için açık bir güvence bulunmamaktadır.

Muhalefet birleştikçe güçleniyor ve yedi düvele karşı ilerleme kaydediyor. Rejim tarafı ise doğal olarak muhalefetin birleşmemesi için elinden geleni yapıyor.

Geniş halk kitleleri bu çatışmaya normatif yani “kim haklı, kim haksız” gözüyle bakma eğiliminde. Siyaset bilimini bilenler veya siyaset tecrübesi olanların esas sorusu şu: Kimin elinde ne var?