Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu 'Muhataplarınıza Ötekileştirici Söylemlerin Irkçı Saldırılara Ortam

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: 'Muhataplarınıza Ötekileştirici Söylemlerin Irkçı Saldırılara Ortam Hazırladığını Hatırlatın'

Son dönemde özellikle Batı Avrupa'da Türk toplumuna dair dışlayıcı tutumların çoğaldığını, ayrımcı ve ırkçı politikaların sistematik ve görünür şekilde devlet kademelerine sirayet ettiğini ifade eden Çavuşoğlu, dil ve din unsurunun Türk toplumunun geleceği için çok kritik iki alan olduğunu söyledi.

Devamı

SETA tarafından yayımlanan "Avrupa İslamofobi Raporu 2018"de İslamofobinin sadece Müslümanlar için değil Avrupa'nın istikrar ve güvenliği için de tehdit oluşturduğu belirtildi.

Şiddet eylemleri ırkçı canavarlaştırma esaslı şiddet ideolojisinin bir sonucudur. Müslümanlar giderek yalnızca inançlarından dolayı (şiddet) kurbanı olmaktadır.

Çoğunlukla aşırı sağcılardan oluşan üst düzey siyasetçilerin Müslümanlar hak- kındaki İslamofobik söylemleri Müslümanlara karşı uygulanan ırkçılığı normalleş- tirmektedir. Bu durum kamusal alanda ırkçı söylemlerle ilgili telaffuz edilebilirlik ve genel olarak kabul edilebilirlik eşiğini düşürmekte ve Müslümanların insan ve vatandaşlar olarak ayrımcılığa uğramasına meşruiyet kazandırmaktadır.

Hükümetler ve siyasi partiler Müslümanları dini bir cemaat olarak hedef alan ve onlara diğer dini toplulukların üyelerinden farklı şekilde muamele eden yasaları talep etmekte ve uygulamaktadır.

Medyada İslamofobi | #EIR2018

Medya Müslüman karşıtı ırkçılığın yeniden üretilmesi ve normalleştirilmesinde önemli bir rol oynamaktadır.

Devamı
Medyada İslamofobi EIR2018
Sayılarla İslamofobi EIR2018

Sayılarla İslamofobi | #EIR2018

“Avrupa ülkelerinin ezici bir çoğunluğu İslamofobi vakalarını ayrı bir nefret suçu sınıfı olarak kaydetmemektedir. Müslüman karşıtı/İslamofobik suçların polis tara- fından ayrı bir nefret suçu sınıflandırması altında kaydedilmesi bu sorunun gerçek boyutunu açığa çıkarma ve bu sorunla mücadele için karşı stratejilerin geliştirilme- si adına önem arz etmektedir. Avrupa Birliği’nde (AB) ayrımcılığa uğrayan Müslü- manların yalnızca yüzde 12’si başlarından geçen olayları yetkili makamlara bildir- mektedir. (FRA) Aşağıdaki kapsamlı olmayan liste Avrupa’da devletler ve STK’lar tarafından eksik rapor edilen Müslüman karşıtı nefret suçlarının boyutu hakkında ipucu vermektedir. Eksik raporlamanın Müslümanların farkındalığı ve bürokrasinin bu meseleleri ele alması üzerinde ciddi etkileri bulunmaktadır.” (EIR 2017) Ülkelerde değişiklik gösteren rakamlar farklı bir bilinç ve örgütlenme boyutu- na işaret etmektedir.

Devamı

Erdoğan'ın konuşması Türkiye'nin uluslararası siyasette nasıl bir rol oynadığı ya da oynamayı arzu ettiğini açık bir şekilde ortaya koyan bir konuşmaydı. Konuşmanın sadece düzenin sahibi konumundaki Batılı ve İsrail gibi devletleri rahatsız etmediği, Müslümanların hassasiyetleri ve çıkarları konusunda parmağını kıpırdatmayan bölge ve İslam devletlerinin de canını sıktığını söylemeliyiz. Konuşma aynı zamanda "Suudi Arabistan ne işe yarar?" sorusunu da sormaktaydı.

Avusturya’da seçime gidilmesinin sebebi nedir? Seçim sonrasında olası hükümet seçenekleri nelerdir? Seçimin Türkiye diasporası ve Müslümanlara etkisi nasıl olur? Muhtemel bir aşırı sağcı koalisyonun Avrupa’nın siyasal geleceğine etkisi olur mu? Seçimin ardından Türkiye-Avusturya ilişkilerinde ne gibi gelişmeler beklenebilir?

Avrupa İslamofobi ve Dinsel Hoşgörüsüzlüğe Karşı Mücadele Haftasında “Avrupa İslamofobi Raporu 2018” Yayında

Erdoğan pazar gününü ağırlıklı olarak New York'taki sivil toplum ve düşünce kuruluşlarıyla toplantılarına ayırdı. Pazartesi liderlerle görüşmeler öne çıkarken bugün Genel Kurul'a hitap ediyor. Erdoğan'ın 2014'teki konuşmasına benzer, etkili bir konuşma yapması bekleniyor. Bilindiği gibi, "Dünya beşten büyüktür" mottosu ile Erdoğan, küresel adaletsizliklere ve çatışmalardaki insani drama işaret eden neredeyse tek dünya lideri. Batı dışı toplumların ve elbette İslam dünyasının sorunlarını dünyaya haykırmaktan geri durmuyor.

Milli Görüş’ün Belçika’daki temsilcisi olarak bilinen Belçika İslam Federasyonu'nun Selam Koleji adıyla özel bir okul açma girişimi, tüm kanuni şartları taşıdığı halde, Eğitim Bakanlığı tarafından engellendi.

İtalya’da 2018 genel seçimi nasıl sonuçlanmıştı? Hükümet krizi nasıl başladı ve nedenleri nelerdir? Salvini hükümetinin kurulması hangi sonuçları doğurur? İtalya’da erken seçim kaçınılmaz mı? Krizin sonuçları ne olacak?

SETA Avrupa Araştırmaları Direktörü Enes Bayraklı, son yıllarda Avrupa’da Müslümanlara yönelik artan terör saldırıları ve İslamofobi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Keşmir meselesi, Britanya'nın 1947'de Hint Alt Kıtası'ndaki sömürge yönetimini sona erdirmesinden bu yana dünya kamuoyunu meşgul eden ve halen çözüm bulunamamış önemli sorunların başında gelmektedir.

Batıda, özellikle de Amerika’da sektör denilebilecek düzeyde yaygın olan düşünce kuruluşları, Türkiye’de çok fazla bilinmiyor. Bunlardan en kapsamlı olan SETA, birçok alanda çalışmalarının yanı sıra geçen haftalarda Toplum ve Medya biriminin hazırladığı “Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları” başlıklı raporuyla gündeme geldi. Raporda, yabancı medyada çalışan gazetecilerin isimlerine de yer verildiği için, “SETA fişleme mi yapıyor” algısına yol açtı.

Başörtüsünün kamusal alanda kullanımına yönelik tartışmalar gündelik hayatta bazı kişilerin başörtülülere sözlü tacizi ve eski bir CHP milletvekilinin başörtülülerin hakim olamayacağı yönündeki açıklamalarıyla yeniden alevlendi.

Geride bıraktığımız haftalarda Almanya’daki camilere hangi saldırılar gerçekleştirildi ve bu saldırıların geçmişteki saldırılarla benzerlikleri nelerdir? Müslümanlara ve mabetlerine yönelik saldırıların hukuki ve toplumsal sonuçları nelerdir? Alman siyaseti ve medyası saldırılara nasıl tepki verdi? Almanya’daki Müslümanlar ve Türkler saldırılara nasıl tepki verdiler? Cami dernekleri ve Alman polisi arasındaki ilişki hangi boyuttadır ve Almanya’daki Müslümanları gelecekte ne beklemektedir?

Irkçılıkla mücadeleyi yalnızca anti-semitizm ile mücadeleye indirgeyip Müslümanları ve diğer yabancıları hedef alan ve her geçen gün artan saldırıları hafife almaları, yaptıklarının toplum ve devlet tarafından tolere edildiği düşüncesine kapılan ırkçı kesimleri cesaretlendirip sürekli sayılarını artırdı.

Bu analiz Yeni Zelanda’da 15 Mart 2019’da yaşanan ve yaklaşık elli Müslümanın katledilmesine sebep olan Christchurch terör eyleminin ideolojik arka planını ve Avrupa’daki bağlantılarını incelemekte ve Avrupa’da günden güne artan Müslüman karşıtı ırkçılık ve İslamofobik saldırıların hangi boyutlara varabileceğini değerlendirmektedir.