Güney Afrika Cumhuriyeti, Gazze Şeridi'ndeki eylemleri ile Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nden doğan yükümlülüklerini ihlal ettiği gerekçesi ile İsrail'e karşı 29 Aralık 2023 tarihinde UAD'ye başvuruda bulunmuştu. Başvuru, İsrail devletinin ilk kez doğrudan yargılanması anlamına gelen bir uluslararası yargısal süreç başlattı. Daha da önemlisi söz konusu Dava, uluslararası hukukun ihlalinden doğan suçlar arasında en ağırı olarak kabul edilen ve II. Dünya Savaşı'nda bizzat Yahudilerin hedef olduğu soykırım suçlamasını konu almaktadır.
Devamı
İsrail kuruluşundan bu yana gerçekleştirdiği eylemleriyle uluslararası hukukun temel ilkelerini ve Birleşmiş Milletler’in (BM) aldığı kararları sistematik şekilde ihlal eden bir ülke olarak bilinir hale gelmiştir. Bu algı nedeniyle İsrail’e karşı halihazırda devam eden üç ayrı hukuki süreçten çıkacak kararlara uyup uymayacağı da belirsiz görünüyor. Ancak İsrail’in eylemlerinin niteliğini göstermesi açısından önemli sonuçları olan üç ayrı uluslararası yargı süreci halen devam etmektedir.
Devamı
15. Uluslararası Rusya-İslam Dünyası Kazan Ekonomi Forumu–KazanForum 2024, 14-19 Mayıs 2024 arasında Tataristan Cumhuriyeti’nin başkenti Kazan’da düzenlenecektir. Forum kapsamında İslam dünyasının önde gelen ekonomi ve finans uzmanlarının bir araya gelmesi planlanmaktadır. 2023’teki foruma 57’si İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) üyesi olmak üzere 80 ülkeden 16 binden fazla kişi katılmıştır. KazanForum 2023’te Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in imzaladığı kararname ile federal statü elde etmiştir. Böylece forum, Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu ve Vladivostok’taki Doğu Ekonomik Forumu ile Rusya’da her yıl düzenlenen uluslararası ekonomik forumlar arasında katılımcı sayısı ve önemi bakımından en büyük üç forumdan birisi olmuştur.
Çatışmalarda insani değerlerin görmezden gelindiği ve çıkarların evrensel normlara tercih edildiği bir saldırganlığa "sabırlı" diplomasi ile yanıt verilebileceği görülüyor
Daha önceki komite toplantılarında 87 anlaşma imzalanırken 6 Bakanın katıldığı son ziyarette ikili ilişkileri daha ileriye taşıyacak yeni anlaşmalar imzalandı.
Başkan Erdoğan, Dubai'deki İklim Zirvesinden dönüş yolunda gazetecilere konuştu: Gazze'de ateşkesin sağlanması için nasıl çaba gösterdiysek bundan sonra da kalıcı barış için aynı istikamette yola devam edeceğiz. İsrail'in uzlaşmaz tavrı nedeniyle barış fırsatı şimdilik kaybedildi ama iki devletli çözüm merkezinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 85. sayısı raflarda yerini aldı.
Devamı
Hamas’ın 7 Ekim 2023’te başlattığı Aksa Tufanı operasyonunun ardından tüm dünyanın gözleri yeniden Gazze’ye çevrildi. 7 Ekim sonrasında İsrail ise yoğun hava bombardımanları ile Gazze’ye yönelik işgal girişiminin başlangıcını verdi. Ardından gelen kara harekatıyla birlikte işgal ve nüfusun göç ettirilmeye zorlanması stratejisi ortaya çıktı. Nitekim bugüne kadar binlerce sivil hayatını kaybederken Gazze tüm insani ihtiyaçlardan yoksun bırakılarak tam abluka altına alındı. Söz konusu katliam ve vahşet görüntüleri başta İslam dünyası olmak üzere Batı kamuoyunda büyük yandı uyandırdı. Bu savaş neticesinde Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi düzenlendi. Zirvenin sonuç bildirgesini ve neticelerini sizler için uzmanlarına sorduk.
Devamı
BM kuruluşları "Gazze'de hastanelere yönelik devam eden saldırıların sonlandırılması için acil uluslararası eylem çağrısında" bulunsa da ABD ve Batı ülkeleri İsrail'e verdiği koşulsuz desteği sürdürüyor.
İsrail'in Gazze'de Filistin halkına yaptığı katliama karşı "İslami ortak bir duruş ve eylem geliştirme" amacıyla toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) olağanüstü zirvesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın heyetiyle Riyad'dayız. Zirve öncesi İİT'den yapılan açıklamada bu zirvenin "İslam ümmetinin merkezi davası olan Filistin meselesi ve Kudüs kentine ilişkin tehlikeli gelişmeler" üzerine düzenlendiği vurgulandı. Bu açıklama İİT'nin kuruluş gayesi olan Kudüs'ün korunmasını Gazze'deki katliamın önlenmesi ile bir arada dile getiriyor. 8. Olağanüstü Zirve Suudi Arabistan'ın çağrısıyla toplansa da Türkiye, İİT'nin Gazze'de ateşkes ve iki devletli çözüm süreci için inisiyatif alması için ciddi bir gayret gösteriyor. Nitekim Cumhurbaşkanı Erdoğan, Taşkent dönüşü Riyad'daki zirveyi çok önemsediğini şu cümlelerle belirtti: "Buraya katılan ülkelerin her biri ne yapabilir? sorusuna odaklanacağız... İslam ülkelerinin Filistin davası ile ilgili hassasiyeti malum ve hem ateşkesin sağlanması hem kalıcı barış ile ilgili yapabileceğimiz çok şey var. Adımlarımızı sağlam, etkin ve barışa hizmet edecek şekilde atmalıyız. Stratejisi oluşturulmamış, iyi planlanmamış adımlar en başta Filistin davasına zarar verir."
Geçtiğimiz iki gün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın heyetiyle Ekonomik İş birliği Teşkilatı'nın (EİT) 16. Zirvesi için Taşkent'teydik.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 84. sayısı raflarda yerini aldı.
Osmanlı sonrası ümmet (Müslümanların "tek millet" - el-Müslimûne ümmetün vâhıdetün) anlayışının yeniden tesisi için yapılan tüm çabalara rağmen İslam dünyası birlik sağlayamıyor, ancak 22 Ağustos 1969 tarihinde Mescid-i Aksa'yı (Müslüman kılığına giren) siyonist bir Avuturyalı'nın yakması/kundaklaması sonrasında "Kudüs derdi" ile (daha sonra İslam İşbirliği Teşkilatı – İİT adını alacak olan) İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) kuruluyor.
Türkiye’nin doğru ve adil olanı seslendirmesi nedeniyle, kendi çıkarlarını önceleyen ABD ve Avrupa zihniyeti Türkiye’nin girişimlerine tedirgin yaklaşıyor.
Türkiye'nin bugüne kadar yaşadığı tüm afetlerde edindiği deneyim, özellikle uluslararası kuruluşlardan edindiği mali destek, bu tür felaket zamanlarında çok ihtiyaç duyulan desteği sağlayacaktır. Ancak, alternatif yeni fonlara, yeniden yapılanmayı ve yapılandırmayı finanse etmek için yeni modellere ve yeni bir canlandırma sürecine de kesinlikle ihtiyaç var.
İsrail’in Filistin genelinde ve Gazze özelindeki saldırıları bu denli cüretkâr şekilde gerçekleştirirken yapay bir şekilde inşa edilmiş 'meşruiyet' unsuruna dayandığı görülüyor.
Diasporadaki sosyal ve ekonomik sermayeleri göz önünde bulundurulduğunda örgütün sadece ülke içerisinde pasifize edilmesinin sorunu bütünüyle çözmeyeceği açıktır.
Ulutaş: Mısır'da yaşanan katliamlar ve tutuklamaların devam etmesi, ülkede siyasi bir çözüm yolunun kapısını kapamış durumda.