İran’ın 13. dönem Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanarak ülkenin 8. cumhurbaşkanı olan İbrahim Reisi’nin helikopter kazasında hayatını kaybetmesinin ardından 28 Haziran’da ülke yeni cumhurbaşkanını seçecek. Cumhurbaşkanlığı seçimi için 30 Mayıs’ta başlayan beş günlük aday adayı başvurularının ardından Anayasayı Koruyucular Konseyi başvuran 80 kişiye yönelik başlattığı incelemeyi tamamladı. İran İçişleri Bakanlığının açıklamasında mevcut Meclis Başkanı Muhammed Bakır Galibaf, eski Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Said Celili, Tahran Belediye Başkanı Ali Rıza Zakani, Şehit ve Gaziler Vakfı Başkanı Emir Hüseyin Kadızade Haşimi, eski İçişleri ve Adalet Bakanı Mustafa Purmuhammedi ile Reformist Tebriz Milletvekili Mesut Pezeşkiyan’ın cumhurbaşkanı adaylıklarının kabul edildiği duyuruldu.

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin de içinde bulunduğu helikopterin düşmesi sonrasında, bölgedeki arama kurtarma faaliyetleri esnasında, nitelikli sistemlerin önemi daha iyi anlaşıldı. AKINCI TİHA sistemi; havada kalış süresi, menzili, faydalı yük kapasitesi gibi yönleriyle gelişmiş bir sitem olmakla birlikte taşıdığı kamera sistemi ve sensörleri ile gündemin başat aktörü oldu. Gece geç saatlerde Anadolu Ajansı’nın (AA) yayımladığı görüntüler, milyonlarca kullanıcı tarafından canlı takip edildi.

Alanında yetkin ve söz sahibi araştırmacıların katkı verdiği eserimiz Türk dış politikasının nabzını tutmaya devam ediyor. 2009 yılında yayın hayatına başlayan Türk Dış Politikası Yıllığı, bu eser ile birlikte on dördüncü kitabına ulaştı.

Yaklaşık altı ay süren pazarlıklar sonunda Kongre Ukrayna, İsrail ve Tayvan’a 95 milyar dolarlık savunma yardımını onaylamıştı. Cumhuriyetçiler bu yardımı Biden’dan Meksika sınırıyla ilgili tavizler koparmak için sürüncemede bırakmıştı. Ancak İsrail’in Suriye’deki İran konsolosluğuna saldırısı sonrasında bölgesel tansiyonun yükselmesi Kongre’yi harekete geçirdi ve Biden paketi 24 Nisan’da imzalayarak Ukrayna’ya yardımın da hemen başlayacağını açıkladı. Amerikan siyasetinin Ukrayna’ya yardım konusundaki isteksizliği ve konuyu iç siyaset malzemesi haline getirmesi, Rusya’nın Batı’nın desteğinin ilelebet sürmeyeceği hesabının doğru çıkabileceğine işaret ediyordu. Biden yönetimi ve Amerikan Kongre’si bu hesabın boşa çıkacağı mesajını vermek adına yardım paketini geçirdi ancak bu paketin bu kadar zor geçmesi ileride Ukrayna’ya desteğin devam edip etmeyeceği konusunda derin şüphe uyandırdı.

Hıristiyan Siyonizmi

Hıristiyan siyonizmi, Yahudilerin Tanrı planında önemli bir yere sahip olduğunu ve günümüz İsrail devletini desteklemenin dini bir vazife olduğunu savunan kolonyalist, teopolitik bir ideolojidir. Bir Hıristiyan siyonist, Tanrı’nın Hz. İbrahim’le yaptığı ahit neticesinde Filistin coğrafyasını Yahudi halkına verdiğine ve Yahudilerin seçilmiş ırk olduğuna inanır. Hıristiyan Siyonistlere göre İsrail’i koşulsuz şekilde ekonomik, siyasi ve dinsel açıdan desteklemek Tanrı buyruğudur. Amerikan köktenci (fundamentalist) Protestanları arasında yaygın olan bu inanç, Amerikalı siyasetçilerden birçok taraftar bulmuştur. Böylece Amerikan siyasetinde ve Amerikan dış politikasında Hıristiyan siyonizminin etkili olduğu görülmektedir. Bu durum yer yer Amerikan sekülerizmine dair soru işaretlerini beraberinde getirmiştir. Kimi yazarlar, Amerikan siyasetinde Yahudilere ve İsrail’e gösterilen öncelik sebebiyle Hıristiyan siyonizminin Amerikan teokrasisine dönüştüğünü iddia etmiştir (Philips, 2006).

Devamı
Hıristiyan Siyonizmi
Reisi Sonrası İran ı Bekleyen Süreç

Reisi Sonrası İran’ı Bekleyen Süreç

19 Mayıs Pazar günü İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Azerbaycanlı mevkidaşı İlham Aliyev iki ülke sınır hattını belirleyen Aras Nehri üzerinde ortaklaşa inşa edilen Kız Kalesi ve Hudaferin barajlarının açılışı için bir araya geldi. Açılış töreninde Reisi’ye Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tebriz Cuma İmamı Seyyid Muhammed Taki Ali Haşim ve Doğu Azerbaycan Valisi Malik Rahmeti eşlik etti. Reisi ve beraberindeki heyet üç helikopterle törene katıldı. Tören sonrasında bahsedilen dört isim ve Reisi’nin Koruma Müdürü Seyyid Mehdi Musevi bir helikoptere, diğerleri de iki helikoptere binerek geri dönmek üzere yola çıktı.[1] Ancak geri dönüş yolunda Reisi ve beraberindeki üst düzey heyeti taşıyan helikopter düştü. Diğer iki helikopter ise acil iniş gerçekleştirdi. Kaza yapan helikopter yaklaşık on iki saat sonra Türk Silahlı Kuvvetlerine ait AKINCI-01’in tespit ettiği koordinatlar sayesinde bulunabildi.[2] Kaza sonucunda helikopterde bulunan 8 kişi hayatını kaybetti.

Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Bağdat ve Erbil ziyaretleri nasıl bir konjonktürde gerçekleşmiştir? Bağdat’a gerçekleşen ziyaret ve görüşmeler nasıl sonuçlanmıştır? Erbil’in ziyaret edilmesinin anlamı nedir? Türkiye’nin terörle mücadelesinde Irak ziyaretinin etkisi nasıl olacaktır? Ziyaretin ekopolitik bağlamı hangi sonuçlar doğurabilir?

İsrail ile İran arasındaki çatışmanın uzun bir süredir devam ettiği bilinen bir gerçek. İsrail’in yıllardır Irak ve Suriye sahaları başta olmak üzere İran destekli Şii milis unsurlara yönelik hava saldırıları düzenlediği de kamuoyunun malumu. Özellikle 2020’den itibaren İsrail’in hava saldırılarında ciddi bir artış olduğu da söylenebilir. Ancak Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısının ardından İsrail ile İran arasındaki çatışma hem siyasi hem de askeri olarak başka bir noktaya evrilme eğilimi göstermekte. İsrail’in direkt olarak İran’ın Şam Büyükelçiliği hedef alması da bu mihenk taşlarından biri olarak görülebilir. Bu saldırının ardından İran’ın 13-14 Nisan’da kendi topraklarından balistik füzeler de dahil olmak üzere misilleme saldırısı gerçekleştirmesi çatışmayı tüm dünyanın gündemine soktu. Biz de söz konusu saldırıyı tüm boyutlarıyla uzmanlarıyla konuştuk.

Hakan Fidan dışişleri bakanı görevine geldikten sonra ilk ziyaretini Irak’a gerçekleştirmiştir. Dışişleri Bakanı Fidan görevinin henüz bir yılını tamamlamadan Irak Ulusal Güvenlik Konseyi tarafından PKK’nın yasaklı örgüt olarak listelenmesini sağlamış ve ortak mücadeleye ilişkin önemli mesafe katetmiştir. Terörle mücadelenin yanı sıra Türkiye’nin Irak ile birlikte hayata geçirmeyi planladığı Kalkınma Yolu Projesi de bu noktada akılda tutulabilir. MİT başkanı olduğu dönemden itibaren Irak’ın siyasi, güvenlik ve diplomatik isimleriyle yakın ilişkilere sahip olan Fidan dışişleri bakanı olarak da çok kısa sürede Irak sahasında özellikle Türkiye’nin PKK terörüyle mücadelesine katalizör etkisi gösterecek hamleleri birbiri ardına gerçekleştiriyor. Kapsamlı askeri operasyon ve Irak güvenlik güçleriyle koordinasyon hedefinin de bu noktada zirveyi temsil ettiği söylenebilir. Bu çerçevede Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın son Irak ziyaretini, Güvenlik Mekanizması Görüşmesini ve ortak bildirinin sonuçlarını uzmanlara sorduk.