Başbakan Davutoğlu'yla Dış Politika Turu

Bölgesel taşeron PKK konusundaki kararlılık dikkatlerden kaçmıyor. Türkiye PKK'nın eliyle Irak, Türkiye ve Suriye'de yapılan mühendisliğe Huzur ve Demokrasi operasyonuyla balta vurmuş durumda.

Devamı
Başbakan Davutoğlu'yla Dış Politika Turu
Nükleer Anlaşmanın İran Siyasetine Yansımaları Nasıl Olacak

Nükleer Anlaşmanın İran Siyasetine Yansımaları Nasıl Olacak?

Murat Yeşiltaş, Nükleer anlaşma sonrası İran-Batı ilişkilerinin sürdürülebilirliğini ve anlaşmanın İran için ne gibi siyasi sonuçlar doğuracağını yorumladı.

Devamı

İran-Batı gerilimini, nükleer anlaşmayı ve anlaşmanın bölge ve Türkiye'ye etkilerini daha iyi anlamak için SETA uzmanlarının analizlerini ve SETA'da yayımlanan İran raporlarını bir arada sunuyoruz.

Son yazımda Robert Fisk'in İran'la Batı arasındaki nükleer mutabakat sonrasında "mahallenin iyi çocuğu artık İran" seviyesindeki yazısını eleştirmiştim

ABD'nin 1979'dan beri İran'a karşı giderek sıkılaştırdığı yalnızlaştırma politikasının sona ereceğini gösteriyorsa ve İran'ın uluslararası sisteme entegre olmasının önünü açacaksa Tahran için gerçekten önemli bir dönüm noktası olacaktır.

Batı net bir şekilde İslam coğrafyasında derdinin demokrasi olmadığını, İslami hareketlere olan nefretinin Mısır'dan Türkiye'ye kadar İslam coğrafyasıyla ilişkilerindeki en belirleyici faktör olduğunu açık etmiştir.

İran'la Mutabakat Olumlu, Yol Çetin

Bir mutabakata varıldı fakat yol hala çetin. ABD'de Cumhuriyetçiler açık muhalefetlerini ortaya koydular, hatta Ruhani'ye mektup yazıp "biz yönetime geçince anlaşmayı iptal ederiz" bile dediler.

Devamı
İran'la Mutabakat Olumlu Yol Çetin
Obama'nın Politik Mirası

Obama'nın Politik Mirası

Zaman içerisinde hem Amerikan askerlerine Irak'ta muharip misyon verilmesi hem de Suriye'de stratejinin Esad'ın hedef alınarak genişletilmesi kaçınılmaz hale gelebilir ancak Obama'nın bu adımları atmaktan uzak duracağı neredeyse kesin diyebiliriz.

Devamı

Görünen o ki, iki ülke arasındaki ilişkilerin şekillenmesinde, ABD'yi “büyük şeytan”, İran'ı “şer ekseni ülkesi” olarak görenlerin daha etkili olacakları bir döneme doğru gidiyoruz.

Bölgesel güçler aşırı örgütlerle mücadelede makul bir işbirliği zemini yaratmak durumundalar.

SETA Dış Politika Uzmanı Abdullah Yegin, Ruhani'nin Ankara'da yaptığı görüşmelerde temel politikasının, ülkeler arasındaki sorunlara çok fazla değinilmemesi olduğunu ifade etti.

ABD-İran ilişkileri nasıl bir tarihsel seyir izledi? Taraflara yakınlaşma gereğini düşündüren ihtiyaçlar neler? Olası yakınlaşmanın taraflar, bölge ve Türkiye açısından muhtemel sonuçları neler?

Kemal İnat: Başbakan Erdoğan'ın iki günlük İran ziyareti, Türkiye ile İran'ın son iki yılda yaşanan gerginlikleri aşma yolunda önemli bir adımı olarak görülmelidir.

SETA İstanbul Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, 22 Ocak'ta gerçekleşecek Cenevre 2 Konferansı öncesi Suriye ve gündemdeki Gülen Cemaati merkezli son tartışmalarla ilgili olarak Sabah gazetesine değerlendirmelerde bulundu.

Batı, İran'ı yeniden kazanma çabasında; çünkü kontrol edilebilir bir İran Batı'nın bölgedeki en doğal müttefikidir.

Erdoğan, Davutoğlu ve Fidan kendi işlerini yaparken kendilerine dayatılan parantezleri aştıkları için hedef seçiliyor. Bu sebepten yapılan operasyonlar Türkiye kamuoyu nezdinde ters tepiyor.

İran'ın içeride ve bölgede karşı karşıya olduğu sorunlar, salt halkla ilişkiler kampanyasıyla çözülebilecek türden değil. Batı'nın İran algısı da sadece olumlu mesajlar ve gülen bir yüzle değişebilecekmiş gibi durmuyor.

Obama'nın Ortadoğu'da her türlü ciddi maliyetten kaçınması ve ne İran'a ne de Suriye'ye askeri bir müdahale yapmak istememesi, Ruhani'nin son diyalog çağrılarının karşılık bulabileceğine işaret ediyor.

Son aylarda yaşanan olaylar göstermiştir ki İslami siyasal aktörler bundan sonra ancak muktedir olma siyaseti geliştirebildikleri müddetçe siyasal kazanımlarını sağlama alabileceklerdir.

Mısır'da 30 Haziran'da Cumhurbaşkanı Mursi'ye karşı düzenlenecek protestolar öncesi ülkenin önde gelen Şii gruplarından Şiraziye mezhebinin dini lideri Hasan Şehate'nin de aralarında bulunduğu dört Şii'nin Selefilerce öldürülmesi, ülkedeki siyasi tansiyonu daha da yükselteceğe benziyor.