SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, Irak'taki gelişmelerin Kürt meselesine ilişkin yönünün bilinçli bir şekilde köpürtüldüğünü belirtti.
Devamı
Türkiye'nin en büyük problemlerinden biri olan enerji ihtiyacının son 10 yılda gerçekleşen büyüme oranlarının sonucu olarak artması, Türkiye'nin enerji faturasını da artırdı.
Devamı
IŞİD'in dünya ekonomisine maliyeti ne olacak? IŞİD enerji arz güvenliği için bir risk unsuru mu? Dünya enerji denkleminde IŞİD, Türkiye için bir risk unsuru mu?
Analiz, Ankara ve Erbil arasındaki ilişkilerde yeni bir fenomen olarak devreye giren ve Türkiye'nin sadece Ortadoğu politikasını değil iç siyasetini de etkileyen enerji ilişkilerini irdeliyor.
SETA İstanbul Genel Koordinatörü Burhanettin Duran IŞİD başta olmak üzere, benzer örgütlerin önünü kesecek bir bölgesel işbirliğinin oluşması gerektiğine dikkat çekti.
IŞİD'in Türkmenlere yönelik ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirten SETA Dış Politika Araştırmacısı Can Acun, Türkmenlerin birçoğunun Kuzey Irak bölgesine doğru göç hareketi içerisinde olduğunu aktardı.
BDP cumhurbaşkanlığı seçimlerinde alacağı tavırla, sadece seçimlerde bir aktör olmayacak, dört yıl önceki ayıbını da kısmen telafi etme şansı yakalayabilir.
Devamı
Kürt siyasi hareketinin normalleşme barometrelerinden birisi de artık uzun yıllardır var olan günlük gazeteleridir. Türkiye'de en fazla gadre ve zulme uğramış olan bu gelenekteki gazetelerin, yaşadıklarının yanında, bugünlerde basının %70'ini aşan tirajını ellerinde bulunduranların ifade özgürlüğü' sızlanmalarını şımarıklıktan başka hiçbir şeyle telif etmek mümkün olmaz. Hal bu iken mezkur geleneğe ait gazetelerin, yaşadığı acılar ve zulümler içerisinde olgunlaşması ve normalleşmesini beklemek de hakkımız. Kürt ulusalcı medyası derin bir anakronizm içerisinde. Diyarbakır'dan ziyade Kandil okuyucusuna hitap ediyor. 1992'de hayatta kalan çalışanları ve yazarlarıyla çıkmaya gayret eden Özgür Gündem'in genel havası, içeriği ve perspektifi büyük ölçüde bugün de devam ediyor. Bugün 1992'de hayal bile edilemeyen bir Türkiye var. Bu Türkiye'nin elbette kat etmesi gereken daha çok yol var. Lakin 1992'nin çok uzağında olduğu da apaçık bir hakikat. Bu hakikatle yüzleşmenin aracı olmaya BDP talip olduğu oranda, kurucu siyasi bir aktöre dönüşme şansına sahip olacak. Aksi takdirde, medyaları gibi, 2014 senesinde, 1992'ye ait gazeteleri neredeyse tıpkı basım yapmaya devam edecekler.
Devamı
100 binden fazla insanın ölümü, yaklaşık 2 milyon insanın yaralanması ve mülteci durumuna düşmesine neden olan kanlı bir iç savaşın yaşandığı Suriye'yi anlamak için SETA uzmanlarının analizlerini bir arada sunuyoruz.
Star gazetesinden Fadime Özkan'a konuşan SETA Ankara Dış Politika Direktörü Ufuk Ulutaş, IŞİD'in Suriye'ye sokulmuş bir Truva atı ve arkasında Baas, İran ve Rusya'nın olduğu düşüncesinde.
Küresel ticaret ve finans akışlarına açık kalarak büyüme ve kalkınma hedeflerini gerçekleştirmeye odaklanan serbest piyasa ekonomilerinde güçlü gelecek vizyonunu inşa eden iki kurucu kavram, istikrar ve öngörülebilirliktir.
Insight Turkey Yayın Yönetmeni Talip Küçükcan, Türkiye açısından enerji meselesinin asıl öneminin jeopolitik ve jeostratejik özelliklerinden kaynaklandığını belirtti.
SETA Dış Politika Araştırmacısı Mehmet Özkan, Türkiye'nin Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ile imzaladığı anlaşmanın bölgedeki enerji koridorunun güvenliğini sağlaması açısından herkesin işine geleceği değerlendirmesinde bulundu.
SETA Ekonomi Direktörü Erdal Tanas Karagöl imzalı Perspektif çalışmasında, Türkiye'nin enerji görünümünde Kuzey Irak'ın rolü nedir? Irak Bölgesel Kürt Yönetimi enerjide yeni aktör olabilir mi? Türkiye enerji üssü olabilir mi? sorularına cevap aranıyor.
Başbakan Erdoğan ve Barzani'nin tarihi Diyarbakır ziyaretinin anlamını dört farklı bileşen üzerinden okumak mümkün. Bu buluşmayı tarihi kılan en önemli nokta,ziyaretin bu dört farklı bileşen için de dönüştürücü bir anlam taşımasıdır. Birinci ve en önemli nokta, ziyaretin çözüm sürecindeki tıkanma için bir cankurtaran görevi üstlenmesidir. İkinci nokta, bu ziyaretin Ortadoğu için ne anlam ifade ettiğidir. Diğer iki nokta ise ziyaretin yaklaşan yerel seçim ve Diyarbakır özelinde Türkiye halkları içinnasıl bir dönüştürücü rolü olduğudur.
Taha Özhan: Barzani'nin Diyarbakır'da ağırlanması devlet açısından son on yılda tutarlı bir hikâyesi olan ve nihai nokta olarak kabul edeceğimiz derin bir kırılmadır.
12 Ağustos 2005 Diyarbakır konuşmasında "Kürt sorunu bu milletin bir parçasının değil, hepsinin sorunudur. Bu sebeple 'Kürt sorunu ne olacak?' diyenlere diyorum ki, bu ülkenin başbakanı olarak, o sorun, herkesten önce benim sorunumdur" diye seslenen Erdoğan, Cumhuriyet tarihinde bir ilke imza atmıştı. Retorik düzeyde bile sorunu tartışmanın, isimlendirmenin imkânsız olduğu uzun yılların ardından, ilk kez bir başbakan sorunla bu denli açık bir şekilde yüzleşiyordu.
Çözüm sürecinin 2013 Nevruzu ile fiilen başlamasıyla birlikte ilk aşamada en temel soru(n) "Öcalan'ın Nevruz mesajının" PKKBDP çizgisi tarafından taşınıp taşınamayacağı meselesiydi. Mart 2013'ün üzerinden altı ay geçmeden 'Öcalan sancısının' ne kadar derin olduğuna işaret eden bir çok sorun ortaya çıkmakta gecikmedi. Bugün geldiğiniz noktada, Öcalan'ın Nevruz'da verdiği yeni mesaja adapte olanlarla, mesajla açıktan yüzleşemeyenlerin geriliminden ortaya çıkan marazlara şahitlik ediyoruz. Bu hastalığın iki temel özelliği bulunuyor.