Küreselci-Yerelci Karşıtlığı ve 24 Haziran Seçimleri

Muhalefet ne küreselci ne de yerelci bir perspektif üzerinden millete dört başı mamur bir siyaset sunamadan seçimlere gitmektedir. Erdoğan karşıtlığına indirgenmiş, medya yoluyla köpürtülen seçim kampanyalarıyla ancak kendi seçmen kitlesini tahkim etmeye yetecek, iktidarı hedeflemekten uzak bir yaklaşım sergilemektedirler. Böylece, muhalefeti oluşturan partiler, iktidar olmaya değil, karşıtlarının iktidar olmasını engellemeye odaklanmış görüntülerini devam ettirmektedir.

Devamı
Küreselci-Yerelci Karşıtlığı ve 24 Haziran Seçimleri
Türkiye de Muhalefet Popülist Dalgayı Kullanmaya Çalışıyor

Türkiye’de Muhalefet Popülist Dalgayı Kullanmaya Çalışıyor

SETA Avrupa Araştırmaları Direktörü Enes Bayraklı seçimlerdeki popülist dalga hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı

Bu analiz 16 Nisan referandumu ve sonrasında Türk siyasilere uygulanan yasaklar ve arka planını hem referandum süreci hem 24 Haziran seçim dönemi açısından değerlendirmektedir.

Seçimlere bir haftadan az bir süre kaldı. Bayramdan sonra kampanyanın son haftasına girilecek. Adaylar ve partiler ellerindeki son kozu oynayacak, son hamlelerini yapacaklar. Peki kampanyanın son haftasına doğru ilerlerken durum nedir?

G7 Liderler Zirvesi’nde neler yaşandı? Donald Trump’a karşı liderlerin tepkileri ne oldu? Ticaret savaşlarının gölgesinde dünya ekonomisi nereye gidiyor? G7’ye karşı Şangay İşbirliği Örgütü bir alternatif olabilir mi?

Türkiye’de seçimlerin yönetimi ve denetimi konusunda kurumsal yapı yeterince güvenilir mi? Seçim güvenliği yasasıyla hangi düzenlemeler yapıldı? Amaç neydi? Sandıkların taşınması ve birleştirilmesi kararı ne anlama geliyor? Eleştiriler haklı mı?

Atlantik Düzeni Sona Mı Erdi?

Trump'ın dış politikasına benzer, ABD tarihinde önemli örnekler var. En çarpıcısı Wilson’dan Roosevelt’e uzanan süreçte ABD’nin benzer şekilde attığı adımlar. Bu örnekler bize dünya savaşlarını hatırlatıyor.

Devamı
Atlantik Düzeni Sona Mı Erdi
AK Parti nin Dış Politika Karnesi -I

AK Parti’nin Dış Politika Karnesi -I-

Seçimler yaklaşırken, 15 yılı aşkın süredir Türkiye’yi yöneten AK Parti’nin dış politika karnesi..

Devamı

Türkiye şu anda çok şiddetli bir finansal saldırıyla karşı karşıya. Türkiye'nin makroekonomik görünümünün oldukça sağlıklı olduğu net bir şekilde ortada iken, dolar kurunun bu kadar hızlı ve bu kadar şiddetli bir şekilde yükselmesi artık sözün bittiği yerdir.

Seçim kampanyaları siyasetçilerin popülist vaatlerde bulunma dönemidir. Seçmenin duygularına hitap etmek oy almanın etkili bir yolu olarak denenir. Ekonomiden dış politikaya birçok konu propaganda malzemesi yapılır.

Trump ABD Büyükelçiliğini Kudüs'e taşıdı. Üstelik bütün Müslümanların hassasiyetini hiçe sayarak Ramazan ayının başında yaptı bunu. Dahası büyükelçiliğin açılış tarihi aynı zamanda Nekbe'nin yıl dönümü. Yani Filistinlilerin "büyük felaket" olarak nitelendirdikleri İsrail'in kuruluşunun yıl dönümünde.

Cumhurbaşkanı Erdoğan İsrail'in Filistinlilere yönelik soykırımına karşı her şeyden önce Müslüman ülkelerin ortak bir tavır takınabilmesini sağlamak amacıyla bu olağanüstü toplantıyı düzenliyor.

Türkiye’nin kendisinden güçlü devletlerle kurduğu ittifak ilişkisinde yaşadığı temel problem, bu güçlü müttefikin kendisini tahakküm altına almaya çalışması ve bir süre sonra bağımsız hareket etmesine fırsat vermemesi olmuştur.

Ortadoğu'da sürekli cepheleştirici, gücü ön plana çıkaran bir dış politika yürütülüyor...

ABD'nin düzen kurma iddiasında olduğu dönemlerde bile yeni çatışmalar yarattığı hepimizin malumu iken, kaostan medet uman Trump'ın hatalı kararlarının bölgemizi "ürkütücü bir savruluşa" taşıdığı aşikâr.

Türkiye-İngiltere ilişkileri Brexit sonrasında AB'nin kısıtlamalarından ve bagajından kurtulmuş bir boyuta taşınmaya başladı...

Cumhur karşıtı ittifak salı akşamı sosyal medyada bir kampanya başlattı. Bu kampanya Cumhur karşıtı ittifakın içine düştüğü acınası hali apaçık ortaya koyuyor.

İsrail yaklaşan nükleer anlaşmasını fırsat bilerek ABD, İngiltere ve Fransa'nın rejime yönelik operasyonun bir devamı niteliğinde saldırılarını artırdı.

Aslında Erdoğan karşıtlığının büyük ölçüde Türkiye karşıtlığını örtmenin yöntemlerinden biri olarak kullanıldığını belirtmek gerekir. 24 Haziran seçimlerine verilen ilk tepkilerde böylesi yoğun bir eleştirel dilin kullanılması, Batı medyasının seçim yaklaştıkça giderek daha hırçın ve saldırgan bir aşamaya geçeceğinin işaretidir.

AK Parti bu zamana kadar bütçe disiplininden seçim dönemlerinde dahi taviz vermedi ve bugün itibarıyla da söz konusu rakamlar hükümetin bütçe disiplininden yine vazgeçmediğini gösteriyor.