Yenilince Çirkinleşmek

Amaç yine aynıydı; yeni bir demokrasi tanımı bulmak. Aranan tanım da aynıydı; seçimlerin yapıldığı ve sonunda İhvan'ın kazanmadığı bir sistem. Bu arada ara tanımları da lügatimize soktular: Demokratik darbe, katılımcı darbe, darbeci liberalizm, liberal katliamcılık...

Devamı
Yenilince Çirkinleşmek
Mısır'da Katliam ve Ötesi

Mısır'da Katliam ve Ötesi

Mısır'da yaşananlar, İhvan ve darbeciler üzerinden tartışılsa da, aslında konu, nasıl bir vizyonun bölgemizi şekillendireceğiyle doğrudan alakalıdır.

Devamı

Müslüman Kardeşler Cemaati, ilk kez darbeye karşı sivil direnişi başlatıp sürdürerek, başta Mısır olmak üzere tüm İslam dünyası adına, yeni bir sınav vermekte ve yeni Mısır'ın geleceğini inşa etmektedir.

Geç kalmışlık ve denetici gözler, darbecileri telaşa dolayısıyla yanlış yapmaya sürüklemekte. Her geçen gün dozunu artırdıkları ve bir gün hesaba çekilecekleri katliamları yaparken, diyalog kapısı kapanmakta, bu yolla kendi hareket alanlarını yine kendileri daraltmakta.

100 binden fazla insanın ölümü, yaklaşık 2 milyon insanın yaralanması ve mülteci durumuna düşmesine neden olan kanlı bir iç savaşın yaşandığı Suriye'yi anlamak için SETA uzmanlarının analizlerini bir arada sunuyoruz.

Suriye'de Esed rejiminin, başkent Şam'ın Doğu Guta Banliyösü'nde gerçekleştiği iddia edilen kimyasal silahlı saldırıyı AA'na değerlendiren SETA Dış Politika Direktörü Ufuk Ulutaş, bu saldırının Lazkiye'deki çatışmaları ateşleyebileceği değerlendirmesinde bulundu.

Tunus'ta Siyasi Kriz

Tunus, son yaşanan gelişmelerle istikrarsızlığa sürüklenme riskiyle karşı karşıya kaldı. Son aylarda tansiyonun iyice arttığı ülkede, anayasa çalışmaları iktidarda bulunan muhafazakârlar ile laik kesim arasında yeniden bir diyalog kuruluncaya kadar askıya alındı.

Devamı
Tunus'ta Siyasi Kriz
Tunus'ta İkinci Mısır senaryosu' Alarmı

Tunus'ta ‘İkinci Mısır senaryosu' Alarmı

Tunus'ta muhalefet tarafından 24 Ağustos'ta başlatılacak “Yönetimin Gidiş Haftası” eylemleri öncesinde ülke gergin bir ortama girerken, ülkenin ikinci bir Mısır olmasını istemeyen iktidardaki Nahda Partisi, muhalefet ile uzlaşı arayışlarını sürdürüyor.

Devamı

Mısır darbesine desteğin Suudi dış politikası açısından anlamı aslında çok açık: Bölgenin Amerika müttefiki krallar ve diktatörler tarafından yönetilmesi, zenginlik ve iktidarın elitler arasında paylaşımı ve Amerikan ile İsrail çıkarlarının korunmasından müteşekkil olan statükonun devamını sağlamak.

Geçilmedik kırmızı çizgi kalmamışken ABD'nin Suriye'de sessiz kalabilme konforu gittikçe daralıyor. Herşeye rağmen ABD'nin Suriye'de “rejimi düşürecek” bir askeri müdahale peşinde olmadığı da anlaşılıyor. Fakat, ABD'nin özellikle bu olaydan sonraki sessizliği ABD için iki ağır maliyet üretiyor.

Yeni Asya Gazetesinden H. Hüseyin Kemal'e demokrasi, liberalizm ve alternatif modernite inşası konularında değerlendirmelerde bulunan SETA Araştırma Asistanı Ömer Aslan, “İslâm dünyasında hayat bulabilecek ve kendimize has bir çoğulculuk anlayışıyla kurulabilecek bir alternatif modernite inşasının, eğer bir gün gerçekleşecekse, olağanüstü zor ve zaman alacak bir mevzu olduğunu söyleyebiliriz.” dedi.

Darbe karşıtları verdikleri mücadele ile darbecileri devirememiş olsalar da darbeciler için mevcut durumu sürdürülebilir olmaktan çıkarmış durumdalar.

Türkiye askeri müdahalede taraf olmanın psikolojik ve ahlaki sorunlarından fazla 'müdahale sonrası' yaşanacak gelişmelere odaklanmalıdır. Çünkü müdahaleye önderlik yapacak aktörler Türkiye'nin yüzleşmek zorunda olacağı güvenlik riskleriyle karşı karşıya değildir.

Geçilmedik kırmızı çizgi bırakmayan Esed'in kimyasal silah kullanması sonrasında ABD ve diğer küresel güçlerin müdahaleyi tartışmaları, daha çok uluslararası sistemin meşruiyetini devam ettirme veya güçlendirme kaygısını yansıtmaktadır.

SETA Siyaset Direktörü Hatem Ete, ODTÜ'de bir grup öğrencinin başörtülü öğrencilere yönelik tacizlerinin, Gezi olaylarının Türkiye'yi getirdiği siyasal iklimin bir örneği olduğunu belirtti.

ABD ve Rusya perde gerisinde kontrollü bir krizin devam etmesinin kendi çıkarlarına aykırı olmadığı konusunda anlaşmış görünüyor, zira masa üzerindeki seçenekler sahadaki dengeleri değiştirecek cinsten değil.

Göstergebilim (semiyotik) denilen bilim dalı, dilin kendisini oluşturan göstergeleri sistemsel bir şekilde çözümleyerek anlamın nasıl üretildiği sorunsalına odaklanır. Gösterge ‘gösteren' ve ‘gösterilen' diye adlandırılan iki kategoriden oluşur; kabaca gösteren sesi (işitim imgesi), gösterilen de kavramı temsil eder. Gösteren ve gösterilen arasındaki bağın nasıl oluştuğuna dair çeşitli çalışmalar literatürde yer alır. Bu bilimin Avrupa'daki öncülerinden Ferdinand de Saussure aradaki bu bağın gizem dolu ve nedensiz olduğunu belirtse de, Roland Barthes Saussure'nin çalışmalarına yeni bir bakış açısı kazandırarak arada iki gösterge dizgesi bulunduğunu belirtir. İlki üzerinde uzlaşı olan düzlemken, ikincisi bir üst dildir ve ideoloji de tam olarak burada kurulur ve işler.

Dört yıl aradan sonra tekrar sandığa giden Almanya, merakla 22 Eylül Pazar günü yapılacak federal seçimleri bekliyor. İktidardaki Hıristiyan Demokratlar Birliği (CDU) ve anamuhalefetteki Sosyal Demokrat Parti (SPD)'nin oy oranları seçim öncesi yapılan tüm anketlerde sabit görünürken, seçim sonucunu belirleyecek liberaller, yeşiller ve solcuların sandıktan hangi oy oranlarıyla çıkacakları merak konusu. Bunların yanı sıra, seçimlerin bir de büyük bir bilinmeyeni var: Kriz sürecinde Almanya'da mevcut düzeniyle Avro'ya ve Merkel başkanlığındaki hükümete karşı ciddi bir toplumsal tepkinin oluşmasıyla birlikte kurulan “Almanya İçin Alternatif Partisi” (AfD)'nin, özellikle iktidardaki Hıristiyan muhafazakârlar ve liberallerden oy çalarak barajı aşabileceği ve dengeleri değiştirebileceğinin çok da uzak bir ihtimal olmaması.

Bir asır önce batının kolonyal savaşlarını bölgeye ihraç etmesine benzer şekilde, bugün de, batı merkezli küresel düzenin yaşadığı tıkanma bölgemize yansımaktadır.

Kendi içinde demokratikleşen, vesayet ve müesses nizam ile mücadele veren, darbe mirası kalıntılardan kurtulmaya çalışan bir hükümetin bölge ülkelerindeki benzer toplumsal talepleri ve süreçleri desteklememesi düşünülemez.

Gezi eylemleri, demokrasi talebinin yaşam tarzı kaygılarına feda edilmesini sembolize etmektedir.