Türkiye-Rusya ilişkisi tabii ki bir dostluk ilişkisi değil..
Devamı
ABD'nin "YPG milislerinden oluşan 30 bin kişilik bir sınır gücü kurma" hamlesi Türkiye'nin güneyden kuşatılma siyasetinin en somut ve en son göstergesi.
Devamı
ABD’nin yeni adımı YPG’nin bir örgüt formatından çıkarılarak bir orduya dönüştürülmesi anlamına geliyor. Bu hamle birkaç katmanda Suriye’nin ve bölgenin geleceğini etkileyecek bir mahiyete sahip.
Bilindiği üzere ABD'nin YPG ile ilişkisi verdiği destekle sınırlı değil. Başka bir deyişle ABD YPG'ye yalnızca silah desteği vermekle kalmıyor, bir süredir bu örgütü bir orduya dönüştürmeye yönelik adımlar atıyor.
Türkiye Suriye’de diyaloğu öncelese de kendi milli güvenliği için müstakil adım atmaktan da geri durmayacaktır.
SETA İstanbul Genel Koordinatörü Fahrettin Altun Afrin’e yapılacak operasyon hakkında değerlendirmede bulundu.
İdlib operasyonu Fırat Kalkanı sonrasında Türkiye'nin Suriye'deki en önemli adımıdır..
Devamı
İki ülke arasında olumlu gelişmelere rağmen Türkiye-Rusya ilişkilerini bekleyen önemli riskler olduğunu ifade etmek gerekir.
Devamı
Astana süreci ve devamında oldukça üst düzeyde toplanan Soçi zirvesi, Suriye krizinin yönetilmesi ve hatta çözülmesi için önemli beklentiler oluşturdu.
2017 yılında Türkiye'nin yakın çevresinde meydana gelen krizlerde oynadığı rol ve elde ettiği kazanımları sıralamak bile uzun bir liste oluşturacaktır.
Ankara, 2017 yılında da kendi halkının çıkarını önceleyen bağımsız dış politika konusunda taviz vermeyen tavrını sürdürdü. Bu tavrın ABD ve Avrupa ülkelerindeki bazı kesimlerde meydana getirdiği rahatsızlık sonucu Türkiye’ye yönelik saldırıların artması da, Batı ile artık egemenliğe karşılıklı saygı temelli bir ilişki geliştirmek isteyen AK Parti hükûmetinin kararlılığını etkilemedi.
SETA Washington Genel Koordinatörü Dr. Kadir Üstün: Uluslararası kamuoyu Türkiye ile birlikte hareket ederken İsrail ve ABD yönetimi öngördükleri ama bu kadarını beklemedikleri bir yalnızlık içinde kaldı
Ne tek bir NATO üyesi, ne tek bir AB üyesi, ne de tek bir G-20 üyesi ABD'nin yanında yer aldı.
SETA Strateji Araştırmaları Direktörü Hasan B. Yalçın, Rusya’nın PYD’ye desteğinin Türkiye ile ilişkilerine etkisi hakkında değerlendirmede bulundu.
Kuşkusuz, Beyaz Saray'ın bu hamlesi Suriye politikasını netleştirirken siyasi çözüm masasında zayıflayan konumunu toparlamaya yönelik...
Türkiye, bu süreci adım adım değerlendiriyor. Bu son derece akılcı bir politika. Öncelikle PYD'nin dışlandığı bir masa kurulmalı. Sonra ise Amerika'nın dahil olacağı bir masa kurulacak. .
Türkiye uzun süredir Suriye meselesinin siyasi çözümü için en büyük çaba sarf eden ülkelerin başında yer alıyor. Ve bunun için başta Rusya’yla müzakereler yürütüyor.
Türkiye ve Rusya'nın güven esaslı yaklaşımları bölgede birçok alanda faydalı iş birliklerine kapı açabilir.
Bundan sonraki süreçte Türkiye’nin önündeki en ciddi konu Fırat’ın doğusudur. Kısa ve orta vadede angajmanlarını bu tehdide göre ayarlaması ve seçeneklerini bu tehdide göre planlaması elzemdir. Bu açıdan müttefiklerinin Türkiye’nin hassasiyetlerini dikkate alması ilişkilerin geleceği açısından önemli bir gösterge olacaktır.