Yeni Anayasa Tartışması Neden Kaçınılmaz?

"Yumuşama" veya "normalleşme" diye adlandırılan mevcut siyasi süreç aslında bir geçiş dönemi. Mayıs 2023 ve 31 Mart 2024 seçimlerinde seçmen siyasi partilere bir mesaj verdi. Seçmen, kaosu ve riskleri artan yeni uluslararası ortamda hem mevcut sorunları çözmesi hem de Cumhuriyetimizi yeni yüzyıla taşımaları için partilerin yeni siyasalar geliştirmesini bekliyor. Bu kritik mesaj muhataplarına ulaşmış görünüyor. Parti liderlerinin diyaloğu, görüşmesi ve fikir alışverişi başlı başına değerli ancak yumuşama/normalleşme arayışının yeni bir siyasi iklime dönüşmesi, yani içinin siyasetle doldurulması gerekiyor.

Devamı
Yeni Anayasa Tartışması Neden Kaçınılmaz
CHP ve İyi Parti Rol mü Değiştiriyor

CHP ve İyi Parti Rol mü Değiştiriyor?

Son haftaların gündemi olan genel başkan görüşmeleri siyaseti bütün boyutlarıyla canlandırma imkânı taşıyor. Bu canlanma Türkiye'nin bugünü ve yarını üzerine çok sayıda konuyu kıyasıya tartışmak anlamına geliyor. İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "siyasette yumuşama", CHP Genel Başkanı Özel'in ise "normalleşme" dediği bu dönemi değerli bulduğumu ancak ihtiyatlı iyimserlikle karşıladığımı daha önce bu köşede yazdım. İhtiyatlı yaklaşmamın sebebi, siyasetin doğasındaki rekabet olgusunun yönetilmesinin zor olması ve kolaylıkla kutuplaşmaya gidebilmesi.

Devamı

Son günlerde toplum olarak canımızı çok yakan terör eylemlerinin faillerine ve örgütlerin yakalanan mensuplarına bakıldığında, karşımıza farklı kimliklerinden dolayı toplumun marjinlerine itilmiş değil aksine toplumsal merkeze yakın, büyük şehirlerde üniversite okurken radikalleşmiş profiller çıkmaktadır.

Ülke siyasetinde siyaset kurumunun maruz kaldığı baskılar göz önüne alındığında, milletvekilliği dokunulmazlığının nihai kertede demokratik siyaseti korumaya yönelik iyi niyetli bir uygulama olduğu gözükmemektedir.

Endişeli AKP'liler, karşı karşıya kaldığımız tezgâhları görmüyor olabilirler mi? Söz ve davranışlarıyla, Türkiye düşmanlarına karşı verilen bu haklı mücadeleyi akamete uğrattıklarını bilmiyorlar mı?

Muhalefet dış politikadaki ‘bataklık’ söyleminden, yeni anayasa ve başkanlık sistemi tartışmalarındaki ‘sultanlık’, ‘otoriterleşme’ söyleminden daha derinlikli ve geniş perspektifli yeni politikalar, teklifler ve projeler üretebilmelidir.

Geçmiş Olsun Devlet Bey!

Paralel Devlet Yapılanmasının ağzına çaldığı bal, Devlet Bey'e de tatlı geldi. Şimdi, Paralel Devlet Yapılanmasının kendisine operasyon yapmaya çalıştığını söylüyor.

Devamı
Geçmiş Olsun Devlet Bey
2014'te Türkiye

2014'te Türkiye

2014'te Türkiye analizi, geçmişin daha iyi anlaşılmasına katkı sunmanın yanında geleceğe yönelik bir perspektifin ortaya konulmasına dair önemli bir boşluğu dolduruyor.

Devamı

2015'in iç siyaset gündemi de belli şimdiden: Çözüm sürecindeki muhtemel gelişmeler ve gelgitler; başkanlık sistemi ve yeni anayasa tartışmaları gölgesindeki genel seçimler; Erdoğan-Davutoğlu arasındaki yetki dağılımı ve bunun pratik siyasete yansımaları.

Türkiye zor bir ülke. Etnik, inanç ve yaşam tarzı olarak bu kadar kutuplaşmanın varolduğu ama bir şekilde bu kutuplaşma içinde toplumsal kesimlerin hem birbirlerine temas ederek hem de temas ettiğini hissettirmeden yaşayabildiği çok az ülke bulabilirsiniz. Bu yüzdendir ki, bu ülkedeki iktidar sahipleri hangi sosyal yapının temsilcisi olursa olsun benzer şekilde birlik ve beraberlik çağrısı yapmaktan geri dur(a)mamıştır. Soğuk Savaş sonrası dünyanın siyasal hayata bir hediyesi olan kimlik siyasetinin yükselişi Türkiye'de de yankı bulmuş, adeta virüslerin canlı organizmalar dışında kristalleşmesi gibi, uygun ortam ve zamanı bulunca sessiz kalan kimlikler bir bir gündemde yer edinmeye başlamışlardır. Böylesi bir hava da doğal olarak sosyal kırılmaları beraberinde getiriyor.

Türkiye'deki mevcut siyasal iklimin, siyasi partilerin uzlaşmasına dayalı yeni bir Anayasa yazımını imkânsız kılan dinamiklerini üç madde üzerinden tartışmak mümkün.

SETA Siyaset Direktörü Hatem Ete, TRT1'de yayınlanan Enine Boyuna programında, Başbakan Erdoğan'ın Ergin Saygun ziyaretini yorumladı.

2013'e geldiğimizde 2009'daki Kürt meselesi ve PKK ile illiyet bağı olan dinamiklerde ciddi değişimler yaşandı. 2013 çözüm süreci Arap isyanlarının bütün bölgeyi kasıp kavurduğu bir siyasi atmosferde hayata geçmek zorunda. Bölgemizde yaşanmakta olan siyasal kırılmalar neticesinde iki eksen ortaya çıktı. Ortadoğu'da yıllardır devam etmekte olan statüko ve değişim ekseni amansız bir gerilim içine girdiler. Mezkûr gerilimin tabii olarak ortaya çıkardığı siyasal boşlukları oldukça naif bir siyasi akıl yürütmeyle yanlış okuyan PKK ve Kürt siyasi hareketi, derin bir yanlışa imza attı. Arap isyanlarının son durağı olan Suriye üzerinden yaşanmakta olan değişimden nasiplenmek yerine ortaya çıkan boşluğu istismar etmeyi tercih etti.

2012 yılının, 'geçmişin mirası' ile 'geleceğin hayaleti' arasındaki sıkışmışlığını, siyasi partilerin performansı üzerinden de test etmek mümkün.

SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete 2012 yılında Türkiye’nin siyasi dinamiklerini, iç siyaset, siyasi partiler ve demokratikleşme bağlamında 24 TV’de değerlendirdi.

SETA’nın her yıl düzenli olarak hazırladığı yıllık Türkiye analizi yayımlandı. Analiz, yeni anayasa çalışmalarından Kürt meselesine, Suriye krizinden ekonomideki gelişmelere geniş ve yetkin bir bakış sunuyor.

SETA’nın faaliyetlerinin tamamının birarada toplandığı SETA yıllığı, toplumun her kesiminin ilgilisine ufuk açıcı bir kaynak olmaya ve 2011 yılını kuşbakışı değerlendirmeye imkan veriyor.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları (SETA) Vakfı uzun bir çalışma sonunda Kürt sorunu konusunda bir başucu kitabı hazırladı. Dünden bugüne Kürt sorunu hakkında kaleme alınmış tüm belge ve raporların bir araya getirildiği kitap, hem analitik, hem de ansiklopedik bir kaynak niteliğinde. Çalışma, 23 Nisan 1920 TBMM'nin açılışı ile başlayıp, Demokratik Açılım süreciyle son bulan 90 yıllık bir öyküyü belgeler üzerinden ele alıyor. Gazi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi ve SETA Vakfı uzmanı Hüseyin Yayman tarafından uzun bir çalışmanın sonucunda hazırlanan Türkiye'nin Kürt Sorunu Hafızası isimli kitap, bu konuda yazılmış gizli-açık tüm belgeleri bir araya getiriyor. Çalışma, devletin belgelerinden partilerin çalışmalarına değin tüm literatürü tek tek irdeleyerek bir hafıza tazelemesi yapıyor.

2010 yıllığında, SETA tarafından hazırlanan analiz, rapor, kitap formatında birçok basılı metnin yanı Sıra, gazete yazıları, televizyon programları, saha araştırmaları ve diğer tüm etkinlikler birarada sunuluyor.